Ali BADEMCİ
Masonluk basit bir iş değildir ve bal gibi batı sûfizmidir ve ister samimi ister samimi olmasın yaygın bir İslâmi versiyonu vardır. Sallayıp, çamurlayıp atmak yerine dünya kadar düzgün insan barındıran “Masonluk”un ciddî bir tarzda incelenmesi şarttır. İsteseniz de istemeseniz de İslâm dünyasında “Sufizm” masonların kontrolündedir ve onların finansörlüğü ile hayatını sürdürüyor! ABD Başkanı nedir, damadı kimdir?
MASONLUK BATI SÛFİZMİ Mİ?
Özellikle Türkiye’de “Masonluk” çok yanlış tercüme ve tahlillere maruz kalmıştır; hemen hemen ilmi bir değerlendirme yoktur ve genellikle siyasidir! Hatta çoğu zaman bu yanlış algıya bizzat düşüncenin sempatizanları oluşturmuşlardır. O sebeble Türk aydını nezdinde “Masonluk” hemen hemen bir muammadır. Tabiî olarak düşüncenin kökeni gibi karşıt görüşler de batı empozesidir! Öyle bir duruma gelinmiştir ki bu doğru veya yanlış düşünce ile ilgili olarak araştırma yapmak bile cesaret isteyen bir iş olmuştur. İşin daha kötü tarafı böyle araştırma yapacak olanlar gayri ciddi düşünülmüştür!
Tanımadığımız veya bilmediğimiz masonlara kötü diyebiliriz, peki ya iyi olduğu halde kötü dediklerimiz! Meselâ Talat Paşa, Celâl Bayar gibi isimler bu düşüncenin tepe makamlarına kadar çıkmışlardır; ya Enver Paşa’nın masonluğunu nasıl izah edersiniz! Tamamı bloke mason addedilen “Sebataistler” İstiklal Savaşı’nın finansörüdür, Mustafa Kemal’in eş kabul ettiği Uşaklıgiller’ın kızı da öyle değil mi? O kadar çok isim sayabiliriz ki, bu durum karşısında düşünmek ve irdelemek yerine neden çamurlamaya yöneliyoruz?
Mistizm, Sufizm, Tarikat, Cemaat İslâmi oluşumlardır; neden batı düşüncesinde bunların karşılıkları bulunmuyor, hiç düşünebildik mi? M.G.S. Hodson sosyoloji ağırlıklı bir tarihçi olarak “Masonluk batını bir tarikattır ve güçlü bir Yahudi sembolizmi vardır.” diyor. Elbette bu görüşün düşünülecek yanları çoktur. Fakat masonluğu sadece siyonizmin şubesi olarak düşünmek doğru mudur? Son ikiyüz yıl içinde dünyada Museviler’in dışında Hıristiyanlar’dan çok fazla mason vardır ve çıktığından beri de İslâmi tarikatlarla iç içedir! Sir Richard Burton bizim dervişlere “Doğulu Masonlar” diyor, Fransız ve İngilizler Masonluğu tarikat olarak kabullenmişlerdir. Neden görmemezlikten geliyoruz anlamak mümkün değildir! Daha adını duyunca ürperiyoruz, böyle bir düşünce Yahudi üstünlüğünü kabul etmek değil midir? Anlıyoruz ki Masonluk batıda bizim “ Sufizm-Tarikat” karşılığı kullanılıyor ve öyle anlaşılıyor, araştıran var mı?
Masonluk Orta Asya’dan evvel Afganistan’a girmiş, Ceditçi Tacik Sadrettin Ayni tarafından da Sovyet devrinde Buhara’ya sokulmuştur. O sebeble 1920’lere kadar Müslüman Masonluğu denildiği zaman akla Türk Masonluğu gelmiştir. Bizim Melâmilik, Hurufilik, Bektaşilik, hatta Nakşilik “Sebataistlik” ve Masonlukla iç içedir! Ve Sebataistler’in çoğu da Siyonist değildir, aksine zamanında Herzl’e karşı çıkmışlardır! Bizde İttihat Terakki, Orta Asya’da Terbiye-i Etfal masonik tekke kisvesindedir; açıklanmaya ve çalışılmaya ihtiyacı vardır. Thierry Zarcone’nin yazdığına göre Türkiye’de ölen Doğu Türkistan Lideri İsa Yusuf Alptekin de bir Etfalci olarak Fergana günlerinde mason olmuştur! Zarcone “Doğudaki bu sufi tarikatlarla batıdaki Masonluk eşdeğerdedir” diyor.
Bizde İstiklal Harbi’ne ilk savaşın devamı olarak “Subay Savaşı” derler; Milli Mücadeleciler asker bulamamıştır, kaçak sayısı 500 bin ile ifâde ediliyor! Subay bir anlamda paralı asker demektir, işte burada İzmir ve Haleb’in kıyağını görüyoruz ki Sebataistler para musluklarını açmışlardır ki Sovyetlerin de yardımı ile Milli Mücadele kazanılmıştır! İran’da Feramuşhaneler Türkiye’de Mason localarının karşılığıdır, elbette Malkum Han bir düşünürdür! Peki Cemaleddin Afgani’ye ne diyeceksiniz, “Hain ve Sapık” deyip geçebilir misiniz? Adama hâlâ kıymet veriliyor ve İslâm dünyası üniversitelerinde üzerine araştırmalar yapılıyor! Mısır Kavalalı hanedanını son temsilcileri dünya Masonlarının öncüleri, ya Mısır’ın Kutub’ları?
Masonluk basit bir iş değildir ve bal gibi batı sûfizmidir ve ister samimi ister samimi olmasın yaygın bir İslâmi versiyonu vardır. Sallayıp, çamurlayıp atmak yerine dünya kadar düzgün insan barındıran “Masonluk”un ciddî bir tarzda incelenmesi şarttır. İsteseniz de istemeseniz de İslâm dünyasında “Sufizm” Masonların kontrolündedir ve onların finansörlüğü ile hayatını sürdürüyor! ABD Başkanı nedir, damadı kimdir?
Hoşçakalın, bu fikir jimnastiğini hoşgörün!