Kenan EROĞLU
Monşer-Usta: -“Ya… Nereye gitti bu sihirli değneğim, Daha düne kadar elimin altındaydı. Bir türlü bulamıyorum”.
Odgurmuş: -Nereye gidecek siz kaybettiniz her halde o sihirli değneği.
Monşer-Usta: -Nasıl kaybederim, elimdeydi, hiç elimden bırakmamıştım. Gözüm gibi bakıyordum ona.
Odgurmuş: -“Kılıçkar” almış olmasın?
Monşer-Usta: -Mümkündür. Son günlerde onunda bu güne kadar ortaya çıkarmadığı gizli bir “sihirli değneği” var deniliyor, etrafta bir takım rivayetler dolaşıyordu.
“Kılıçkar” zaten baştan beri elinde sihirli değnek olmamış olmasına rağmen, sanki varmış gibi, bir gün aniden çıkartacakmış gibi zımni bir şekilde duyurup duruyordu.
Odgurmuş: -Yalnız “Kılıçkar’da” mı var bu sihirli değnek?
Monşer-Usta: -Yok, tabi, yine aldığım duyumlara göre “Merakşen’de” de bir sihirli değnek olduğu söyleniyor.
Ayrıca “Devletlu” da da böyle bir değnek olduğu söylentileri var, fakat “Devletlu” sihirli değnekle pek ilgilenmezmiş..
Hatta “Merakşen” çok çok iddialıymış. Elindeki sihirli değneğin gücü, dünyadaki az gelişmiş ülkelerde bulunan tüm sihirli değneklerden daha güçlüymüş. Öyle iddia ediyorlarmış.
Odgurmuş: -Yok ya, Böyle bir sihirli değnek mi varmış? Varsa bile bu güne kadar neden hiç duyulmamış. Ortaya çıkarılmamış.
Monşer-Usta: -Bak burada duracaksın. O sihirli değnek var ya da yok. Burası pek önemli değil.
Büyük tecrübelerime ve bilgi birikimime göre konuşuyorum; Bir konunun var ya da yok olmasının hiçbir önemi yoktur. Önemli olan toplum tarafından böyle bir beklentinin olması veya böyle bir beklentiye girilmesidir.
Ya da ellerine sihirli değnek alacağını iddia eden siyasilerimiz toplumda bu gibi bir algı oluşturuyorlar. Sanki en güçlü sihirli değnek kendi ellerinde ve bu değnek neye dokunursa anında düzeltecek.
Odgurmuş: -Yani bu sihirli değneğin gerçekte bir gücü yok da o eline almayı hedef edinenlerin bir uydurması mı?
Monşer-Usta: -Elbette bu sihirli değnek günümüzde hiçbir yerde olmadığı gibi, ne “Uzunadamın”, ne “Kılıçkar’ın” elinde ne de “Merakşen’in” elinde böyle bir değnek yok.
Onlar ne kadar, sanki gizli bir hazineleri varmış gibi değnek edebiyatıyla insanları oyalayadursunlar. Netice itibariyle bu sihir bozulur. Ama değnek sahiplerinin belli bir makama gelmeden de bu sihrin bozulduğu pek görülmezmiş.
Odgurmuş: -Yani diyorsunuz ki. Her liderin bir sihirli değneği var. Ve her liderin sihirli değneği diğer liderlerin sihirli değneklerinden hem daha güçlü, hem daha hızlı ve hem de daha kapsamlıdır.
Monşer-Usta: Evet evet,
Yalnız toplumda da böyle bir algı var.
“Benim liderimin elindeki sihirli değnek var ya, benim liderimin sihirli değneği diğer liderlerin sihirli değneğini döver” ve “sadece benim liderimin elinde sihirli değnek var, diğerlerinin elinde olsa olsa kızılcık değneği vardır”, “onlar hayal âleminde geziyorlar”.
Bak iktidardaki “Uzunadam’ın” da elinde çok güçlü sihirli bir değneği olduğu iddiaları vardı. Netice itibariyle gördük ki bu değnek ellerinde kırılmış.
Odgurmuş: -Yani buradan anlaşılan şu; “Her liderin elinde sihirli değnek var”, “her liderin elinde sihirli değnek yok”
Sadece bizi oyalıyorlar.
Sadece biz oyalanıyoruz.
O halde oyalanmaya devam(!)