MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, hükümetin açıkladığı terörle mücadele eylem planına “Bu terörle mücadele eylem planı değil, terörle mücadeleyle eğlenme planıdır. O askerimin, o polisimin kanı, canı senin eğlence, politik aracın değil” diyerek tepki gösterdi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Mardin’deki açıklamalarına değinerek, “Sözde tekrar çözüm planlarıyla yeni bir mütareke ve müzakere çağrısı yapmaktan çekinmiyorlar. Utanmıyorlar” ifadesini kullandı.
Bu sürecin Türkiye’yi hangi noktaya getirdiğinin gayet açık ve net olduğunu belirten Vural, şöyle devam etti:
“Sayın Başbakan’ın Mardin’de açıkladığı, Dolmabahçe’de PKK’nın 10 talebine paralel, Mardin’de yine bu 10 talebi dile getirmek suretiyle PKK terör örgütüne adeta bir zeytin dalı uzatılmıştır. Sürekli olarak mutasyona uğratarak açılım, çözüm, milli birlik ve kardeşlik adlarıyla millete bu süreci hazmettirmek için kelimeler yetmemiş ve şimdi de ‘birlik, huzur ve demokrasi eylem planı’ diyerek, ikinci çözüm paketini yani Dolmabahçe mutabakatına bağlılıklarını ifade etmiştir. Bu ne cürettir, bu ne rezalettir. Terörle bu kadar yoğun bir şekilde mücadele sürdürülürken siyasi çözüm arayışları kime mesajdır? Müzakereyle varamadığınız sonuçları mücadele adı altında mı millete hazmettireceksiniz?”
Oktay Vural, böyle terörle mücadele olamayacağını, öncelikle terör örgütünü destekleyen politik açılımların bitirilmesi gerektiğini bildirdi. Vural, “Bu terörle mücadele eylem planı değil, terörle mücadeleyle eğlenme planıdır. O askerimin, o polisimin kanı, canı senin eğlence, politik aracın değil” ifadesini kullandı.
“Sayın Davutoğlu Mezopotamya vurgusunu yaparken Kut’ül Ammare’ye mi, Sykes Picot’a mı hizmet etmektedir?” diye soran Vural, bütün bunlar dikkate alındığında bu zihniyet, bu ifadeler ve söylemlerin Sevr ile Sykes Picot’a hizmet ettiğini savundu.
Dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir hükümetin terör örgütüne silah depolarken göz yummayacağını, “valilere terör örgütüne karşı operasyon yapma izni vermedik” demeyeceğini ifade eden Vural, “Sizler bunları yaptınız. Hiç olmazsa bu yaptıklarınızdan dolayı biraz utanmalı, vicdan azabı çekmelisiniz” dedi.
Davutoğlu’nun, “Sivil toplumdan gelen tepkileri göz önüne alarak paketi revize ettik” dediğini belirten Vural, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bin 128 sözde akademisyenin tepkileri midir, PKK’nın sivil unsurları mıdır? Ne paketi ya? Bunlar bombalı paket oldu. Son zamanlarda hem Meclis Genel Kurulu’nda hem birtakım yerlerde güya birtakım siviller varmış gibi operasyonların yapılmasına yönelik terörle mücadele sorgulanırken, acaba alanda terörle mücadele eden güvenlik güçlerimize bu operasyonları durdurma konusunda bir talepte bulundunuz mu, bulunmadınız mı?”
Davutoğlu’nun bazı söylemlerini anımsatan Vural, şunları ifade etti:
“Bu söylemler tesadüf değildir. Bu kadar terörle mücadele edilirken birdenbire bir siyasi çözüm edebiyatına girmek, yerel yönetimlere özerklik, anayasa yapım sürecini adres olarak göstermek terör örgütünü siyasi amaçlarına ulaşma konusunda cesaretlendirmek olduğu kadar dış dünyanın baskı ve dayatmaları çerçevesinde önüne konulan planları, yeni haritaları kabul etmek demektir. Onun için bu mücadeleye gölge düşürmeyin. Biraz susun. Adam gibi susun. Bırakın da güvenlik güçlerimiz burayı temizlesin, alan hakimiyetini sağlasın. Oradaki vatandaşlarımız huzura kavuşsun. Bu ne rahatsızlıktır?
Davutoğlu, ‘Diyarbakır Sur’u öyle inşa edeceğiz ki aynen Toledo haline gelecek’ dedi. Ne dediğini biliyor musun sen ya? Toledo’nun neresi olduğunu biliyor musun? Toledo benzetmesi gerçekten bir gafsa bu cehaletten dolayı özür dilemelidir. Bu gaf köy kahvesinde bile yapılmaz. Çünkü Toledo İspanya’da bir özerk bölge olan Kastilya’nın başkentidir. ‘Diyarbakır Sur’u bir Toledoya benzeteceğiz’ demek Diyarbakır’ı bir özerk bölgenin başkenti haline dönüştüreceğiz… Siyasi anlamı budur, bu ne rezalettir.”
Vural, terörle mücadelenin başarılı olabilmesi için siyasi iradenin kafasının karışık olmaması gerektiğini bildirdi.
Vural, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, öğretmen atamalarında yaptığı konuşmaya değinerek, “Şu itirafa bakın. Bir Cumhurbaşkanı bu toprakların vatan olmaktan çıktığını ifade ediyor. Vatan olmaktan çıktığı bu dönemde siz ne yapıyordunuz? Ne zaman vatan toprağı olmaktan çıktı. Hiçbir güç bu toprakları vatan olmaktan çıkartamayacaktır. Varsa pislik temizlenir. Herkes bilmelidir ki bu topraklar hep vatandır, hep vatanımız olarak kalacaktır” dedi.
Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Güney Amerika gezisi dönüşünde “Irak’ta düşülen hataya Suriye’de düşmek istemiyoruz. 1 Mart tezkeresinin yanındayım, birileri de gizli kulisler yaptılar. Maalesef biz kendi arkadaşlarımızın yanlışıyla baş başa kaldık” dediğini iddia ederek, “Öyle karnınızdan konuşmayın. Kimse bu arkadaşların çık açıkla” görüşene yer verdi.
Vural, Suriye’deki yanlış politikanın bedelini herkesin ödediğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugün muhtarlar toplantısında ise terörle mücadeleden bahsettiğini ve bir twitter ya da bir fotoğrafta güvenlik görevlilerinin ay yıldızlı bayrağın arkasında ve altında ‘seni seviyoruz uzun adam’ gibi bir şey kullandığını belirten Vural, “Terörle mücadeleyi böyle kazanacağız” dediğini savundu.
Vural, “Buradan söylüyorum; asker ve polis bu bayrak, bu devlet, Türk milletinin huzuru için mücadele ediyor. Onlar için en üst olan vatanın bölünmez bütünlüğüdür” ifadesini kullandı.
Meclis Haber