MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel;Ağır Engelli Çocuğu ve Yakını Bulunan Kamu Çalışanlarına Eğitim-Bakım İzni Verilmesi ve Gece Çalışmasından Muaf Tutulmaları için TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi verdi.
Demirel’in teklifi şöyle:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
14/7/1965 tarih ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim ve Gerekçesi ektedir.
Gereğini arz ederim.
Saygılarımla.
17/11/2014
Ruhsar DEMİREL
Eskişehir Milletvekili
GEREKÇE
30.03.2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ‘Engellilik Ölçütü, Sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik”te; “Ağır engelli: Engel durumuna göre engel oranı %50 ve üzerinde olduğu tespit edilenlerden günlük yaşam aktivitelerini başkalarının yardımı olmaksızın yerine getiremeyeceğine engelli sağlık kurulu tarafından karar verilen kişileri” ifade etmektedir.
Ağır engelli yakını olan kamu çalışanları bakıma muhtaç yakınlarının öz bakımlarını yapmak, özel eğitime giden engelli çocuğu bulunan kamu çalışanları ise çocuklarını özel eğitim kurumuna götürüp getirmek için mesai saatleri içerisinde izne ihtiyaç duymaktadır.
30 0cak 2010 tarihli Sendikal Gelişmeler Doğrultusunda Alınacak Önlemler Konulu Başbakanlık Genelgesinin 3 üncü maddesinde; ‘‘Kamu çalışanlarının kanunen bakmakla yükümlü olduğu engelli aile bireyinin bakıma muhtaç olduğunun ilgili mevzuatına göre alınmış geçerli engelli sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi kaydıyla bu durumdaki personele; engelli aile ferdinin günlük bakımı için izin kullanımında gerekli kolaylık sağlanacak ve personel mesai saatleri dışındaki nöbet görevinden ve gece vardiyasından muaf tutulacaktır.’’ hükmü yer almaktadır.
Genelge hükmüne istinaden kurum amirlerine başvuran çalışanlar günlük eğitim/bakım izni talep ederek hayatlarının kolaylaştırılmasını istemekte, ancak çoğu zaman izin talepleri bakım izninin yasal dayanağının olmamasının bahane edilmesi nedeniyle uygun bulunmamaktadır.
Eğitim veya bakım iznini kullanabilen çalışanlar ise bu iznin yasal dayanağı olmadığı için gerek amirleri gerek mesai arkadaşları tarafından dışlanmakta, kadroyu boşuna işgal eden ve istenmeyen personel olarak tanımlanmaktadır. Birçok kurumda engelli çocuğu/yakını olan çalışanlar bu konuda mobbinge maruz kalmaktadır.
Özel eğitim alması gereken engelli çocuğu bulunan aileler, ‘‘Özel Eğitim Değerlendirme Kurul Raporu’’ ile çocuklarını bir özel eğitim kurumuna kayıt yaptırabilmektedir. Özel eğitim ve fizyoterapi alan engelli çocuklar bu kurumlara anne, baba ya da bakmakla yükümlü kanuni temsilcileri tarafından götürülüp getirilmektedir. Engelli çocukların özel eğitim alması ne kadar önemli ise bu eğitime ailelerin dahil olması Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nde de belirtildiği gibi önemli ve gereklidir.
1/7/2005 tarih ve 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanunun 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinde; “Engellilere yönelik politika oluşturma, karar alma ve hizmet sunumu süreçlerinde engellilerin, ailelerinin ve engellileri temsil eden sivil toplum kuruluşlarının katılımının sağlanması esastır.” hükmü yer almaktadır.
Bakıma muhtaç yakını ve özel eğitime devam eden engelli çocuğu olan çalışanların çalışma hayatında gerek amirlerince gerek çalışma arkadaşları tarafından baskıya maruz kalmadan eğitim ve bakım izinleri konusunda bir düzenlemenin yapılması zorunluluktur.
Anayasamızın 10 uncu maddesinde; “Çocuklar, yaşlılar, engelliler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.” hükmü yer almaktadır.
Bu Kanun Teklifi ile; engelli çocuğu olan ve ağır engelli yakını olan çalışana günlük eğitim ve bakım izni verilmesi, ağır engelli yakını olan çalışanlara mesai saatleri dışındaki nöbet görevinden ve gece mesaisinden muaf tutulması için gerekli düzenlemenin yapılması amaçlanmıştır.