Ergun KAFTANCI
TAYYİP Bey bu defa da taşeron işçileri, “Provoke etmeyin, nankörlük yapmayın” diye bağırarak azarladı.
Batman’da Erdoğan‘ı dinlemeye gelenler arasında yer alan işçilerin ortamı tahrik ettikleri söylenemez. Zira işçi topluca ve bir kez, sadece “Başkan bize sahip çık” diye bağırdı; beyefendinin tahrik ve nankörlük olarak değerlendirdiği olay bu…
Bir yandan sadrazam hazretleri taşeron işçilerin sorunlarının çözüleceğini ve devlette çalışanların taşeron işçi olmaktan çıkarılıp kadrolu yapılacağını söylüyor, bir yandan da Tayyip Bey, bunu tek cümleyle hatırlatan taşeron işçilere fırça atıyor…
AKP politikası böyle, hem nalına hem mıhına!
…………………………
AKP’nin oylarının erimesini durdurmak amacıyla il il gezen ve anayasanın hükümlerine inat parti propagandası yapan Tayyip Bey, “Yüzde 52 oy aldım, bu benim hakkım” diyerek yanlış mantığa sahip olduğunu sergilemekle meşgul.
Anayasa, cumhurbaşkanının aktif siyaset yapamayacağını ve partisiyle ilişiğini -ilişkilerini– kesmesi gerektiğini söylüyor.
Anayasanın 103, 104 ve 105’inci maddelerinde cumhurbaşkanının görev ve yetkileri tadat edilmiş. İçlerinde“Cumhurbaşkanı eski partisi için meydanlara çıkıp 400 vekil isteyebilir, propaganda sürecine katılabilir, eski partisine mal edilmiş hayali toplu açılışlarda hazır bulunabilir, çıkar konuşur, muhalefete yüklenir” filan demiyor ki…
Bütün bunların ve tarafsızlığı ihlâl eden benzeri işlerin tamamının cumhurbaşkanı tarafından yapılamayacağını söylüyor…
Yüksek Seçim Kurulu; Tayyip Bey’in anayasayla tadat edilmiş görevinin ve yetkilerinin dışına çıkmasına fiilen müdahale edemez ama AKP’yi “Bu suçu paylaşma” diyerek uyarabilir…
Onu da şu ana kadar yapmış değil…
…………………………..
AKP, bu suçu paylaşır mı, paylaşmaz mı onu bilemem…
Yalnız ortaya çıkan gerçek şu; cumhurbaşkanının anayasanın dışına çıkarak tarafsızlığını bozması bir anayasa suçudur. “Anayasa Mahkemesi harekete geçmeli” diyorlar, katılıyorum; prosedür neyi gerektiriyorsa yapılmalı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu konuda ilk adım atabilir…
………………………….
Sadrazam hazretleri muhalefeti işaret ederek “Onlar konuşur, biz yaparız” diyor… Oysa Tayyip Bey gibi Ahmet Bey de neredeyse konuşma rekoru kıracak, susmak bilmiyor.
Susmayı bilmediği gibi muhalefetin sesini de kısmak için elinden geleni yapıyor. Havuzdan fırlama tasmalı yandaş basın da yardımcısı; muhalefetin sesini boğma görevini, vallahi pek güzel yapıyorlar…
Televizyonları da, gazeteleri de muhalefet düşmanlığını kotarma uzmanı. Muhalefetin haberlerine yer vermiyor, ilanlarını yayınlamıyorlar…
Sırtlarına geçirdikleri o demokrasi elbisesi var ya, kumaşı çuvaldan!
……………………………
Tayyip Bey de konuşma şampiyonluğuna aday…
Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu‘nda dereceye girenlere ödüllerini vermek için çıktığı podyumda yine siyasal konuşma yaptı; dayanamayan yabancı bisikletçilerden biri kürsüden indi ve gitmek istedi; korumalar sporcuyu kolundan tutup zorla podyumdaki yerine yönlendirdi…
Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başında görev yapan insanın konuşması, yabancıların bile sabrını taşırıyorsa…
Tayyip ve Ahmet Beyler, yurttaşlarımızın sabrına şapka çıkarsınlar şapka!
* * *
TAYYİP Bey, halkın aklını çelip başkanlık sistemini sahiplensin diye öyle lâflar ediyor ki hepsi evlere şenlik…
Parlamenter sistem berbat bir sistemmiş…
Darbelere çanak tutuyormuş…
Bu sistemden vazgeçilmeliymiş…
Başkanlık sistemiyle ülke uçuşa geçermiş…
Daha neler, neler…
…………………………..
Parlamenter sistemin yok edilmesi demek, milli iradenin ortadan kaldırılması demektir.
Seçim denilen demokratik uygulamanın unutulması demektir…
Kuvvetler ayrılığının tek elde toplanması demektir…
Ülkenin anayasa ve yasalarla değil, saraylardan neşet edecek hükümlerle (!) daha açıkçası emirlerle yönetilmesi demektir…
Böyle bir ortamda ülke uçmaz, batar; dünyada örnekleri var, uçarsa başkan uçar, başka ülkeye sığınır.
* * *
MİLLİYETÇİ Hareket Partisi Türkçülük Bayramı’mızda seçim beyannamesini açıkladı. Açıklamayı Genel BaşkanDevlet Bahçeli yaptı…
Açıklama neden dört partiden sonra?
Çünkü AKP, MHP‘nin plana, programa ve yatırıma ilişkin görüşlerini çalmaya alışmış bir parti. Bu, engellenmek istendi ve MHP o nedenle beyannamesini en geç açıklayan parti oldu.
Mensupları arasındaki yolsuzluk yapanları, rüşvetçileri, yalancı ve talancıları aklayan bir siyasal yapı, düşünce, fikir, söylem ve eylem hırsızı olmaz mı; oluyor; örneği, işte AKP!
……………………………
Gelelim MHP beyannamesinin özetine…
*Asgari ücret 1400 lira olacak ve vergi dışı tutulacak.
*Büyük şehirlerde herkese 100 lira ulaşım desteği verilecek.
*Muhtaç ailelere aylık 700 lira aile desteği sağlanacak.
*Her ailenin en az bir ferdine iş imkânı sağlanacak.
*Muhtaç ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için harcama kartı, Hilal Kart verilecek.
*65 yaşını doldurmuş muhtaç durumdaki kişilere ödenen aylık 300 liraya yükseltilecek.
*Evi olmayan muhtaç ailelere sosyal konut imkânı sağlanacak.
*Konut sağlanamadığı durumlarda her ay 250 lira kira yardımı yapılacak.
*Devletin asli ve sürekli hizmetlerinde çalıştırılan taşeron işçilere kadro verilecek.
*Terörle uluslararası ölçekte mücadele edilecek.
*Güvenlik güçlerinin kışla ve karakola hapsedilmeleri uygulamasına son verilecek.
*17-25 Aralık rüşvet, yolsuzluk, kara para soruşturmasıyla ortaya dökülen, hükümet üyeleriyle aile fertlerinin içinde yer aldığı yolsuzluk iddiaları başta olmak üzere, tüm yolsuzluk olaylarının üzerine titizlikle gidilecek.
*Yolsuzlukları önlemek, mücadele etmek, etkin ve kalıcı politikalar üretmek üzere özerk bir “Yolsuzlukla Mücadele Kurulu” oluşturulacak.
*Teşvik, ihale ve bilirkişi gibi, yolsuzluğa açık müesseseler denetlenebilir hale getirilecek.
*Siyasi ahlâk yasası çıkarılacak.
*Mazot, gübre ve yem üzerindeki vergiler kaldırılacak.
*Mazot 1 lira 75 kuruş olacak.
*Okullarda sınıf mevcudu 25 öğrencinin altına indirilecek.
*İkili eğitim uygulamasına son verilecek.
*Okul öncesi eğitim 4-5 yaş grubundaki nüfus için tedricen zorunlu hale getirilerek zorunlu eğitimin süresi 13 yıla çıkarılacak.
*Üniversiteye giriş sınavı kaldırılacak.
*Dersane kurumuna izin verilecek…
*Elektrik kaçak ve kayıp bedeli alınmayacak…
*Şiddete, tacize ve istismara uğrayan kadınlar korunacak, hak araması sırasında ise adli yardım desteği sağlanacak
*Çocuğa karşı işlenen suçlarda cezalar ağırlaştırılacak, zaman aşımı kaldırılacak.
*Diyanet İşleri Başkanlığı’nda Aleviliğe ilişkin bölüm oluşturulacak, cemevleri ibadethane sayılacak.
Bunların ve daha birçok sorunun çözümü MHP seçim beyannamesinde yer alıyor. Bundan sonrası seçmenlere kalıyor; oylarımızı MHP’de toplarsak insanca yaşamak ve her türlü maddi- manevi değeri sahiplenmek imkânına kavuşmuş olacağız…
MHP tek başına iktidar olmalı ki ülkemiz ve insanlarımız her alanda güzel günlere kavuşsun…