Bu defa da kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarını sakıncalı ilan ederek gündeme taşıdılar…
Yeni saplantıları bu ama dillerinden dökülenler farklı; Tayyip Bey gibi düşünmeyenler Bülent Arınç’a hak veriyor. Partide sinsi bir kutuplaşma var; Erdoğan ile Arınç bir konuda daha zıtlaştı, bir kez daha karşı karşıya geldiler…
Kız ve erkek öğrencilerin birlikte kalmalarına karşı çıkanlar AKP’nin hem iç, hem dış itibarına onanmaz bir darbe vurdu. Arınç, işte bu darbenin önünü kesmeye çalışıyor…
Bundan sonra “Dur bakali n’olcek”
…………………………
Geçen çarşamba akşamı yazar Nazlı Ilıcak, CNN ekranından AKP’ye oy verdiği için pişman olduğunu ve utanç duyduğunu açıkladı. Ertesi gün de AB Genişlemeden Sorumlu üyesi Stefan Füle adına sözcüsü Peter Stano Ilıcak’ın yakınmasına koşut bir açıklama yaparak “Bu tür tercihlerin demokratikleşme anlayışında yeri olmamak gerekir”cümlesiyle Tayyip Bey‘i ve peşinden gidenleri uyardı…
Kim dinler?
Kampanyaya devam…
Beri yanda Egemen Bağış, kız-erkek öğrenci karması karşısında tutucu tavrını sürdüren Tayyip Bey adına AB ile yeni fasılları müzakere etmeye başladı…
İktidar hâlâ, bu kafamızla bizi AB’ye alacaklarını sanıyor…
Birliğin, yeni bir kafaya gereksinimi olabilir ama herhalde kelleye ı-ıh…
………………………
Kız ve erkek öğrencilerin birlikte kalmalarını, en hafif tabiriyle, edepsizlik ve ahlâksızlık sayıyorlar. İçişleri BakanıMuammer Güler, “Bu evler, fuhuş ve yaygın terör kaynağı” diyerek öğrencileri çok ağır bir dille itham etti…
Düzeysiz lâfa bakın; her çeşit melânet, öğrenci evlerinden neşet ediyormuş…
Kişilik değeri, üfleseniz uçacak kadar olan Güler‘in, meğer ne de ağır ve kumandasız bir dili varmış…
Yuh yani…
Bu denli ağır bir suçlama olur mu be kardeşim…
…………………………
Açık ve net ifade edeyim; egemen siyasal güç, devleti kullanarak bireyin temel hak ve özgürlüklerini kısıtlayamaz, ortadan kaldıramaz, toplum hayatını cehenneme çeviremez. Bunları yapmayı seçerse o zaman da demokratik hak ve hukuktan bahsedemez, “Demokratikleşme sürecine start verdim” de diyemez.
Ama ülkemizde siyasal maskaralık serbesttir, herkes yapabilir…
Toplumun her değeriyle oynayabilir…
“Demokrasi ve demokratikleşme” denildiğinde sanki insanlar evrensel demokrasiye kontra giden kurallara ve kararlara şapka çıkarmak zorundadır…
Vatanseverliği Erdoğan’ın yanında yürümek sanıyorlar…
…………………………
İktidar, yanlış söylem ve kararlarla kendi kuyusunu kazmakla meşgul…
Attığı her adım yanlış…
Kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmasına karşı çıkmaları da, atılan yanlış adımdan biri…
Üstelik çirkin de…
İki ayrı cinsin zaruret sonucu bir arada yaşamasına edep dışı anlamlar yüklemek, yükleyicinin bilinç altında nelerin yattığını gösterir…
Ülkede 181 üniversite var diye biliyorum…
Fakülte ve öğrenci sayısını siz hesaplayın…
Binlerce öğrenci yüksek tahsilini ailesinin yaşadığı kentte yapmıyor, başka kentlerde okumak zorunda kalıyor; o kadar genç nerede kalacak, sokaklarda mı yaşayacak…
İhtiyaca cevap verecek kadar yurt yok; öğrenciler mecburen ev kiralıyor. Kiraya ekonomik güçleri yetmediği için birlikte oturma yolunu seçiyorlar, böylece kira yükü üçe veya dörde hatta beşe bölünebiliyor…
…………………………
Sanki sokaklar, karma yaşayanlara ait gayrı meşru çocuklarla dolu…
Kimsenin özel hayatına ve yaşam tarzına dokunmuyoruz diyen fakat dokunan ve sıkça da dokunmaya kalkan zihniyeti temsil edenlere soruyorum; insanlarımızın bacakları arasında ne işiniz var!
O tür suçların, kız kaçırmaların, tecavüz olaylarının, darpların, cinayetlerin, fuhuş gibi ahlâk ve edep dışı yaşantıların çoğunda özne, cahil ve okumamış kadınlar değil midir!
Okuyan genç kızlarımıza zımnen bunları yakıştırmak ise seksüel psikopati hastalığına işarettir…
Tedaviyi gerektirir…
Hastalara duyurulur!
…………………………
Hukukçular polisin çat kapı eve girerek denetleme yapma hakkı olmadığını söylüyor.
Oysa polis, bir şikâyet olduğunda yurttaşın kapısını çalıp uyarmakla yükümlü, ötesi yargıya ait…
Şikâyet tekrarlanırsa karakola davet söz konusu, oradan da savcılığa sevk…
Kesin hukuk kuralıdır; hiçbir yasa anayasaya aykırı yapılamaz…
Yapılırsa ne olur?
Geri döner!
…………………………
Bu arada öğrencileri dinleyen yok…
Yandaşlıktan kolay ne var…
Oysa öğrenciler bu konuda çok dertli…
Kalacak yurt bulamıyorlar. Özel yurtlarda kalmak da çok pahalı. Çare, gruplar halinde kalmak ve kişi başına düşen kira payını azaltmak…
Çocukların bacak arasına gözünü dikenler bu masum hesabı bile çirkinliğe çeviriyorlar…
…………………………
Şimdi aklıma geldi; zinayı suç olmaktan çıkaran kim?
Tayyip Bey‘in başında bulunduğu iktidar…
Dinen günah olan zinayı meşruiyete taşıyacaksın, sonra da meşru ve zaruri nedenlerle oluşan birlikte yaşama tablosunu ortasından kesip “İşte eserim” diyerek duvara asacaksın….
Ne tezat ama!
* * *
DERKENAR: İki kadîm dost Arınç ile Erdoğan‘ın zıtlaşmasını CHP’liler olumlu gelişme saydı. Sadece Arınç’ı alnından öpmedikleri kaldı. Erdoğan’ı çaresiz bırakmak ve puan kaybetmesini sağlamak için Arınç’ın tepkisine alkış tutmayı, kimse kusura bakmasın, siyasal hafiflik sayıyorum…