ARADA bir de olsa ülkenin genel durumuna göz atmaya çalışıyorum.
Konular birbirinden uzak da olsa hepsi bir araya geldiğinde, ne halde olduğumuz gayet güzel biçimde gözlerimizin önüne seriliyor.
……………………….
Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Genel Kurul toplantısına ilişkin haberlere baktım; ancak bu kadar şark usulü bir rezillik olur…
Tek başkan adayının seçilmesini sağlamak amacıyla her delegeye 250’şer lira dağıtıldı…
Hem de zarf içerisinde
Aday amcam, bununla da yetinmemiş olmalı ki her delegeye bir ipek kravat, bir deri cüzdan, bir deri kemer, bir deri evrak çantası dağıttı…
Sonuçta, bir deri bir kemik kaldığını zannediyorsanız yanılıyorsunuz…
Kalmadı…
O kalabalığın içerisinde Ankara dışından gelenler vardı, hepsini çok yıldızlı otellerde ağırladı…
Şimdiii…
Değirmenin suyu nereden geliyor diye düşünün ve nereden geldiğini de keşfedin!
………………………..
Ağustosta cumhurbaşkanı seçimi var…
Ters tepmesin diye iktidar, adayının adını henüz açıklamadı ama kimin aday olacağı zaten belli…
Federasyon toplantısında ne yapıldıysa, benzeri ülkede de yapılıyor…
AKP’nin adayı kazansın diye 4 milyon vergi mükellefinin borçları uzun vadeye yayılarak taksitlendiriliyor.
Öğrenci kredileri yeniden yapılandırılıyor, prim borçları geniş bir zaman dilimine bölünüyor…
Bitmedi…
İdari para cezaları siliniyor
………………………… …
“Taşeronluk kurumu yeniden düzenlenecek” dediler, maden işçilerinin kıdem tazminatlarını devletten Almalarına karar verdiler…”
Bu işçilerinin emeklilik yaşını da 50’ye çekiyorlar…
Muhterem Çankaya’ya çıksın diye bütün bu saydıklarımızın hepsi peş peşe hayata geçirilecek…
Devlet, 150 milyar liradan olacakmış kime gam…
Bu paranın yerine konacak para mı?
Merak etmeyin, değirmene suyun nereden geleceğini biliyorlar…
Siz biz bilemeyiz; ama Çankaya yolcusu, riske edilen 150 milyar lira açığın nasıl sağlanacağını iyi bilir…
El Kadı filan gibi dostları (!) ne güne duruyor!
………………………… …
Demedin arkadaş demeyin; memura, memur emeklisine ve işçi emeklisine enflasyon oranı kadar bir zammın da eli kulağında olabilir ve Temmuz’da böyle bir müjde gelebilir!
………………………… …
Her şey para diyenler ne kadar da haklı!
………………………… …
Eski köye bu âdeti yani ülkeye parayla oy satın almayı da bu iktidar getirdi…
Ayakkabı kutularına para istiflemek, paraları banka yerine evdeki kasalara saklamak, çikolata kutularının altına dünyanın en pahalı saatlerini yapıştırmak, o saatleri gümrükten kaçırmak, canım koylarda SİT mit dinlemeden villa yapımına izin vermek, o villalardan üç beş tane edinmek, çocuklara vakıf kurdurup Katar paralarıyla arazilere el koymak…
Ucu ülkeye dokunan daha yığınla mazarrat…
Hepsi ama hepsi bu iktidarın marifet silsilesindendir…
………………………… …
Adamı deli ettiler; koca gökdelenleri dikerek sonunda kentlerin siluetlerini de bozdular…
Her taraf beton yığını oldu…
İklimler yer değiştirdi…
Yağmur her defasında sele dönüşmeye başladı. Aptal belediye başkanları rıhtımları basan suyu tsunami diye yorumlayıp alay konusu olmaktan utanmadı.
Muhterem “Yıkın” dedi ama diş geçiremedi. İnşaatçılığı rant kapısı haline sokmanın ceremesini iplenmemekle çekmeye başladı. Rantçıların ve rontçuların paralarıyla karuna dönen partisinin siyasal gücünü de böylece hükümsüz hale getirdi.
………………………… …
DP‘nin ve Menderes‘in başına gelenler hatırlatıldığı zaman bunu tehdit sayan muhterem, bu örneği göstererek yanlış yapmaktan kurtulmasını istediğimizi bile kavrayamadan sahne-i siyasetten çekilmek üzeredir…
Didişeceği gölgesiyle baş başa kalacaktır inşallah!