Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, Adana’da faaliyet gösteren Alevi Bektaşi vakıf ve derneklerinin temsilcileriyle bir araya geldi. Başkan Sözlü, ilk etapta Yüreğir ve Seyhan’a, ardından Çukurova’ya Cemevi yapılacağını açıkladı.
Bir Otelde düzenlenen etkinlikte Alevi Kültür Derneği Adana Şube Başkanı ve Platform Dönem Başkanı Murtaza Moroğlu, camialarının Adana’da yaşadığı sıkıntıları anlattı.
CEMEVİ İHTİYACIMIZ VAR
Moroğlu, “13 üyeli platformun dönem başkanıyım. 116 şubesi olan bir kurumun Adana Şube Başkanıyım. Adana’da Alevilerin ciddi sorunları var. Köyden kente göç nedeniyle geldikleri şehirlerde yaşadıkları sorunlara bir de inançsal sorunlar ekleniyor. Köylerde yaşarken Cem’lerimizi bir büyük odada, avluda yapabiliyorduk ama burada ne yazık ki böyle bir şansımız yok. Adana’da yeterince Cemevi yok. Dolmuşla Cemevi’ne gitmek zorunda kalıyor Alevi vatandaşlarımız. Cemevlerimiz ibadethane statüsünde kabul edilmiyor fakat fiilen varız ve tabelalarımızı asıyoruz. Cemevlerini camiye alternatif görmüyoruz. Böyle düşünenleri de kabul etmiyoruz” dedi.
FARKLILIKLARIMIZDAN ÇOK, ORTAK YANLARIMIZ VAR
Başkan Sözlü de, Türkiye’de yaşayan insanların ortak paydasının Cumhuriyet, demokrasi kültürü, hoşgörü ve vatandaşların birbirlerini anlama noktasında alınan mesafe olduğunu söyledi. Başkan Sözlü, şöyle devam etti: “Türkiye’de Alevi ve Sünni’lerin birbirini daha iyi anlamalarına ve bir araya gelmelerine vesile olunmasındaki en büyük pay Cumhuriyet’indir. Aleviler der ki; ‘Biz Atatürk’le vatandaş olduk, Atatürk bizi daha iyi anladı.’ Bazen o sadakati bozma noktasında çıkışlar yapılır. Tunceli, Dersim kavramı içinde Aleviler tahrik edilir. Oysa hakikaten sarsılmaz bir bağ kurulmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, yaşamış olduğum şehir Adana’nın kurtuluşunda, Pozantı’da Dıblanzade’lerden birini belediye başkanı olarak tayin etmiştir. Atanan kişi Adana’nın yerli Alevilerindendir. Atatürk’ün o manada Cumhuriyeti kurmadan bile vatandaş olarak Alevilere, onların vatanperverliğine güvendiğinin kanıtıdır bu. Cumhuriyet değerleriyle bir araya gelişimiz, demokratik kültürümüzün kök salması, gelişmesi, birbirimizi anlıyor olmamız çok değerli. Birilerinin dediği gibi çok farklı değiliz. Toplumsal hayatta görüyoruz ki yaşantımız da, idrakımız da birbirine çok benziyor. Zaman içinde Cumhuriyet dönemini daha iyi değerlendirebilirdik ama telafi etmek de bizim elimizde” diye konuştu.
“BİZ YAPTIK” DEMEDEN, “ADANA İÇİN YAPTIK” DİYEREK…
Meseleye sadece siyasetçi olarak bakmadığını açıklayan Başkan Sözlü, şunları söyledi: “Şehrin belediye başkanı olarak inandığımız demokratik kültür ve Cumhuriyet değerleriyle, bize yüklenen sorumluluk çerçevesinde her insan grubunu anlamak, onları Adana’da mutlu etmek temel amacımız. Nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti dediğimizde bizim için büyük bir emanet ve iman meselesidir. Ben Adana’da yaşayan her vatandaşımızın önce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının bir şeref olduğunu iliklerine kadar hissetmesini isterim. Sonra da Adana’da yaşamanın mutluluğunu iliklerine kadar duyumsamasını arzu ederim. Meseleye bakış açım bundan ibarettir.
İlçelerimizin belediye başkanlarıyla da bu konuda siyasi bir rekabete girmeden, ortak paydada, beraber çalışmak isteyen arkadaşlarımıza elimizi uzatarak işbirliği yapıyoruz ve buna devam edeceğiz. Parti olarak, belediye olarak ‘biz yaptık’ demekten ziyade, ‘Adana olarak biz yaptık’ demeyi daha uygun buluyorum. Arkadaşlarımız, hemşehrilerimiz bizimle bu konuda diyalog kurmaktan hiç endişe etmesinler.”
YÜREĞİR VE SEYHAN’A BİRER CEMEVİ
Cemevi sorununa da değinen Başkan Sözlü, konuşmasını şöyle tamamladı: “
Bu konudaki ortak taleplerin, ihtiyaçlar doğrultusunda giderilmesi için, ilk yapacağımız Cemevlerinin, dile getirilen sorunların çözümüne olanak sağlamasını hedefliyoruz. Cemevlerinin sayısını da artıracağız inşallah.
İlk etapta Seyhan ve Yüreğir’de birer Cemevi yapılacak. Yer ayarlar ayarlamaz yapacağız. Seçim öncesi Alevi Bektaşi vakıf ve derneklerinden hangisine gittiysek orada insani, samimi şekilde karşılandık. İnsan olmanın paydaşlığıyla samimi diyaloglar gerçekleştirdik. Çukurova’da da, Çukurova Belediyesi’nin yaptığından başka bir ikinci Cemevi yapmak isteriz. Çukurova geniş bir yer.
Bunları yaparken şunu da söylüyorum ki; kimse bize borçlu olmayacak. Bunu bir lütufkar üslupla yapmıyoruz. Siz bu ülkenin 1. sınıf vatandaşlarısınız. Türkiye’de yaşayan insanların tamamına bakışım budur. Lütufkar üslupla yaklaşanın karşısında oluruz. Bu anlayışın temel önderi Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Bey’dir. İnsan haklarına saygılı olmayı, demokrasiyi içselleştirmeyi bize öğreten kişidir.”
SHA