SİYASET soytarılık sahnesi değildir, soytarılığı kaldırmaz… AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin “Seçim sandıklarının yeri değiştirilemez. Buna YSK bile karar veremez, ancak yeni yasa gerekir” demişti de öteki Genel Başkan Yardımcısı bir dakika sonra soluk almadan “Takdir yetkisi YSK’da” diyerek hırlamış ve hukuk tanımazlığını ortaya sermişti…. YSK noktayı koydu, sandıkların taşınamayacağını söyledi ve bunu yapmaya dönük yetkisi olmadığını vurguladı. Hem de oy çokluğuyla…
……………………………………..
“Sandık taşımak mümkün” diyerek soytarılığa sapan öteki Genel Başkan Yardımcısı bu açıklama üzerine şişti mi…
Mosmor oldu mu…
Müstahak! Bilmeden konuştuğunu söylemek mümkün değil. Her taşın altından çıkan ve her bir şeyi bilen, bunu da bilir…
Amacı, seçmen kitlesini YSK’nın kararının karşısına dikmek ve ahaliyi karşı harekete geçirmekti…
O nedenle konuştu, aldı payını!
* * * AHMET Hakan‘a saldırı olayında fail sayısı yediye çıktı…
Savcılık biraz deşse, işin ucu taa Ankara’ya gidecek, fail sayısı da artacak.
Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı olay karşısında suskun kalan Tayyip Bey adına medyaya geçmiş olsun dedi ve Erdoğan‘ın sessiz kalmadığını, çok üzüldüğünü anlattı.
Tayyip Bey ise bu açıklamadan ancak 48 saat sonra Suriye’ye ilişkin açıklama yaparken üzüntü beyan etti ve yandaş yazarların, muhalif yazarları hedef göstermekten kaçınmalarını istedi…
Ne var bunda diyeceksiniz; ne yok ki…
Düşünün nelerin var olduğunu görün!
* * *
SURİYE tam bir savaş alanı…
Amerikan uçaklarının IŞİD mevzilerini bombalamasından sonra Lazkiye’deki Rus askeri üssünden havalanan Mig savaş uçakları da Esad‘a karşı olan silahlı grupların üzerine bomba yağdırdı…
IŞİD hemen yer değiştirdi, Irak’a kaydı; kalanlar Doçka’larla Rus uçaklarına ateş açtı…
Mig’lerin bombaladığı insanlar arasında çok sayıda Türkmen var. Türkmenler silahsız, dolayısıyla Esad’ın askerleriyle çarpışamıyor. Öteki silahlı çeteler tarafından da, “Neden Esad’a karşı harekete geçmiyorsunuz” diye aşağılanıyorlar.
Nasıl geçsinler, silahları yok ki…
“Türkmenler’e silah gönderdik” diyen AKP sözcülerini unutmadık; hepsinin yalan söylediği bir kez daha ortaya çıktı…
“Gönderdik” dedikleri silahlar IŞİD’e verilmiş olmasın…
* * *
ALTI Asırlık Haliç Tersanesi’nin yerine beton santralı kurdular…
Karşı çıkanlara “Geçici olarak” dediler…
Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Raportörü yurttaş, durumun farkına vardı da ilgilileri harekete geçirdi.
………………………………..
Haliç Tersanesi günümüze kadar hizmet vererek geldi; yakın zamana kadar da hizmet veriyordu.
Tersaneyi felç ettiler…
Kasımpaşa – Sütlüce bağlantı tüneline beton üretmesi için ortasına kaşla göz arasında santralı diktiler…
Tersane bölgesi SİT alanı…
Kimin umurunda…
……………………………….
Bu alanda üç tersane var; Haliç, Taşkızak, Camialtı…
Üçü de devre dışı bırakıldı; alan yandaş bir konsorsiyum tarafından “Haliçport” adıyla turistik yapılaşmaya açıldı…
Üzerine kim bilir neler inşa edilecek..
……………………………….
AKP iktidarı yeşil alan düşmanı…
Boş alan düşmanı…
SİT alanı düşmanı…
Ağaç düşmanı…
Park ve bahçe düşmanı…
Şimdi de tersane düşmanı oldu…
Bu tersanelerde mühendis ve işçilerimiz taa Osmanlı’dan bu yana sayısız savaş gemisi üretti. Üretilen gemilerin ikisi denizaltı…
İlk yüzer havuz ve ilk buharlı gemi de bu tersanelerin işbirliğiyle yapıldı…
Şu halimize bakın; altın yumurtlayan tavuktan vazgeçiyor, yerine kaz gelsin de yolalım diyoruz…
Allah AKP’lileri a’dan z’ye ıslah etsin… * * * Tayyip Bey‘e beş soru sorulmuş: * İmralı canisiyle mektuplaştın mı; caninin İmralı’dan günübirlik çıkışlarına izin verdin mi?