
Hüseyin HATIL
Türkiye, dünyanın kalbi sayılabilecek bir noktada bulunuyor, üç kıtanın birleştiği yerde…
Ortadoğu, Kafkaslar ve Türk Dünyası’nın enerji kaynaklarına hakim bir jeopolitik değere sahip olan cennet vatanımız; yıllardır, dışarıdan besleme bölücü terörle uğraşıyor.
7 düvel, bin yıldır bu coğrafyayı yöneten Türk Milleti’ni böyle bereketli ve güzel topraklar üzerinde, bir milletler mücadelesi olan tarihin hiçbir devrinde kendi haline bırakmamıştır, bırakacağını da düşünmüyorum.
Son günlerde yaşadığımız olayları irdelediğimizde, “Türk’ün Türk’ten başka dostu yok” sözünün ne kadar da anlamlı olduğunu anlarsınız.
Rusya uçağını haklı gerekçelerle düşürdüğümüz günden itibaren;
Bir yandan Putin, nükleer bomba kullanabileceğini ima ediyor, üst perdeden tehditler savuruyor ve Rusya çok kapsamlı bir boykot uyguluyor diğer yandan İran, Türkiye’yi saldırganlıkla suçluyor ve düşmanca tavırlar sergiliyor.
Ve tam da bu gerginlik sürerken, geçen yıl İşıd Musul’a çöktüğünde Türkiye’den askeri destek isteyen Irak Merkezi Hükümeti, Musul’daki Türk Askerini varlığını işgalci olarak lanse ediyor ve Bağdat’ta Türk Bayrağı yakılıyor.
Düşmanlıklar bununla da kalmıyor, Araplar Türkiye’yi kınarken, Yunanistan Rusya’nın üstlerini dilediği gibi kullanabileceğini açıklıyor.
Dışarıda İran-Rusya kuşatması süredursun, yıllarca Batı’nın kucağında büyüttüğü bölücü teröristle sokaklara hendekler kazıyor, bomba tuzaklıyor, okulları yakıyor, camileri bombalıyor, canım vatanımı yaşanmaz hale getiriyor.
Türkiye bir çıkış yolu bulmak zorundadır.
Çıkış yolu, ne yıllarca bölücü örgüt PKK’yı destekleyen Emperyalist Batı ile Avrupa Birliği;
Ne her fırsatta 100 yıl önce yarım kalan idealleri gerçekleştirmek için sırtlanlar gibi saldırmayı bekleyen Rusya ile Avrasya ittifakı;
Ne de tarihten günümüze sırtımızda hançer izi silinmeyen Araplarla kurulacak bir birliktir.
Bütün bu yaşananlar, milletimiz için yegane kurtuluş yolunun Türk Birliği olduğunu göstermektedir.
Türkiye, yüzünü ata yadigarı topraklara dönmek zorundadır. Dili, dini, tarihi, kimliği, gönlü bir olan kardeş ülkelerle birlikteliği sağlamalıdır.
Türkiye, taşıdığı manevi miras ve devlet tecrübesi ile Türk Birliği’nin öncüsü, kurucusu, lideri olmalıdır.
Japonlar diyor ki; “Türkler her zaman bir süper güçtür. Bunu Türkler hariç herkes bilir.” Gücümüzün farkına varmalı, geçmişin tecrübesi ışığında geleceğe güvenle bakacak tarihi adımları atmalı, asrı Türk Asrı yapmalıyız.
Selam ile