
Ergun KAFTANCI
BİR haftaya yakın, menfur kalkışmayı konuşuyoruz…
Aramızda maalesef yalan yanlış lâf edenler de var. Kulaktan dolma lâfların sahih bilgi gibi ortaya savrulmasını tehlikeli buluyorum.
……………………..
Yaşananları abartmaya alışmış bir toplumuz…
Değişmiyoruz…
Bu arada, provokasyon amaçlı söylentilere yaygınlık kazandırmak suretiyle girişimi haklı göstermeye çalışanlar da olabileceğini düşünmeliyiz.
Bu ihtimal de endişelenmemize yol açıyor…
Bunlara da dikkat diyoruz!
…………………..
Bire bin katmayalım ve olanı biteni saptırmayalım..
Kalkışmanın bütün ayrıntıları sorgulamalarla yargı tarafından saptanacak. Oradan, yani resmi ağızlardan bilgilendirme gelmedikçe konuya abartılar yaparak müdahil olmaya kalkanların da amacından kuşku duymak lâzım…
………………….
Soruşturma ve yargılama sürecinde göreceksiniz yargı titiz, dikkatli ve hakkaniyetli olacak; bundan kimsenin kuşkusu olmasın…
Yalnız bir hususa tekrar parmak basmak istiyorum; kurunun yanında yaşı da yakmayalım. Kim neye müstahaksa onu yaşamalı…
………………….
Kalkışmanın temel felsefesini saklayamadılar ve deşifre oldular. Yaygın hale getirmeye çalıştıkları temel felsefe “Gülen mehdi, Erdoğan deccal” biçimindeki sapkın düşünce, belli ki hepsi onu sahiplenmiş…
Anlaşılan bu sapkın düşünce, darbecilerin düsturu olmuş…
Başka bütün nedenler herhalde teferruat…
…………………..
Darbeci amacın demokrasiyi tamir etmek, onu çağdaş normlara kavuşturmak, özgürlükleri kullanılır hale getirmek, hukukun üstünlüğünü tesis etmek ve ülkenin dış itibarını sağlamak olmadığı anlaşıldı…
Amaç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ı ortadan kaldırmak ve AKP iktidarına son vermekti.
Silahları bunun için kullandılar…
Benzerliğe bakın; Amerika da Irak’a girerek sözde demokrasiyi getirecekti. Saddam’ı bu amaçla devirdiler ama o söylediklerini yapamadılar.
Bugün Irak’ta demokrasi yok, mezheplerin çarpışması var…
…………………..
Darbe girişiminin şekline ve yaşanan gelişmelere bakılırsa kalkışmanın bir hedefi de doğrudan Türk Silahlı Kuvvetleri idi. Darbecilerin ordunun bütün kademelerini ele geçirmeyi hedefledikleri ortaya çıktı…
Belgeler bulundu, birinde darbeciler arası görev taksimi yer alıyordu…
…………………..
Anlaşılan o belgelerin gereğini yapmak için de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güler‘i ve karargâhtaki diğer general ve komutanları derdest etmeye çalışmışlar.
Sıcağı sıcağına yaydıkları asılsız bilgilerden biri deOrgeneral Yaşar Güler‘e ilişkin; sözde paşa kendi saflarındaymış…
Öyle olmadığını kainatın bilmesini umursamadılar ve güçlü gözükmek için bu varsaymayı kullanmaya kalktılar…
Sonuç fiyasko…
Bu arada şunu da kaydediyorum; kalkışmanın silahlı kuvvetleri hedef alması da, Türk askerlik tarihinde emsali yaşanmamış bir ihanettir…
Hainler, bu ihanetin de hesabını vermelidir!
Fren yaptıran uyarı
—————————————–
SAPIR sapır dökülüyorlar. Kamuya sızmış olan cemaatçiler, devlet ve toplum hayatımızın bütün değerlerine saldırdıktan sonra tamamen dışlandı.
Yakasına yapışılmadık paralelci bırakılmıyor…
……………………….
Darbeci mi, paralelci mi ne halt iseler, hainlerin kötü emellerini önlemeye çalışanların başında Genelkurmay Başkanı Akar‘dan sonra gelen üst düzey ikinci isim Orgeneral Yaşar Güler…
Güler de mümtaz bir asker…
Tam bir vatansever…
Halkın darbecilere tepki koyduğu sırada basın aracılığıyla bir duyuru yaptı ve yurttaşların askere saldırmasını önlemek için “Hepsi sizin evlâtlarınızdır, onlara tepki koymayın, saldırmayın”diye seslendi.
Böylece halkla ordunun karşı karşıya gelmesini engellemeye çalıştı…
Yerinde bir duyuruydu bu; zira darbeciler silah kullanmayı meşru hale getirmek için halkın saldırmasını istiyordu…
Nitekim darbecilere yön veren rütbeliler, Mehmetçik’e ateş emri vermekten çekinmedi…
Güler Paşa‘nın Genelkurmay Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Tuğgeneral Ertuğrulgazi Özkürkçü vasıtasıyla yaptığı bu duyuru etkili oldu.
Büyük hizmet, tam yerinde takınılan vatansever tavır…
Unutmadan, darbeciler Özkürkçü Paşa‘yı da tenkil edilecek isimler arasına almıştı…
Yarın inşallah, bu duyurunun önemli bulduğum kısmını da yayınlayacağım…
Darbeci hainlerle mücadele eden ve ülkenin bekası için fedakârlık yapmaktan kaçınmayan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin a’dan z’ye bütün mensuplarını saygı ve muhabbetle selamlıyorum!
Moral motivasyon
—————————–
GÜVENLİK uzmanı Mete Yarar eski bir asker…
Aynı zamanda stratejist…
Bir tehlikeyi işaret ederken darbecilerin ülkeyi nasıl bir badireye sürüklemeye çalıştığını da gözler önüne sürdü…
Meydana gelen olumsuz gelişmeleri fırsat bilen bölücü terör örgütünün, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde saldırıya kalkabileceğine dikkat çekti.
Gelen haberler Yarar‘ı teyit eder mahiyette…
Teröristler yollara ve kendilerine göre stratejik alanlara EYP ve mayın döşemeye çalışıyormuş.
Gereğini yapmalıyız…
……………………..
Ayrıca…
Terörle mücadele eden askerlerimize ilk iş olarak da moral vermeliyiz ve onları motive etmeliyiz.
Zira hainler hepimizin olduğu gibi askerimizin de moralini bozdu…
………………..
Önlem alalım ki daha vahim günler yaşamayalım.
Toplum hayatımızı ve bekamızı tehdit eden tehlikeler henüz tamamen geçmiş değil, bunu da unutmayalım!
BİR SÖZ
———————-
YALANCILIK zekâ işidir, dürüstlük ise cesaret.