Ergun KAFTANCI
YUNANİSTAN‘da da çok parti var. Bizde olduğu gibi, orada da her seçimde, en fazla 3 parti başa soyunuyor. Diğerleri, yağlı güreş deyimiyle söyleyim deste, deste altı, küçük deste, orta deste gibi alanlarda siyasetçilik oynayanların tatmin merkezi olmaktan öteye gidemiyor…
Yunan halkı, yıllardan beri sosyalist PASOK ile ulusalcı Yeni Demokrasi (ND) partilerine oy veriyordu. Seçimi PASOK almışsa halk sonraki seçimde oylarını Yeni Demokrasi’de topluyordu…
Amerika Birleşik Devletleri gibi…
Orada da insanlar bir seçimde cumhuriyetçilere oy verdiyse ertesi seçimde oylarını demokratlara akıtıyor.
Yunan halkı da ABD halkı gibi…
İki güçlü partiden herhangi birinde ısrar etmedi, tercihini yeni bir siyasal akımın öncülüğünü yapan partiye oy vererek gösterdi….
Evet değerli okurlar; Yunan seçmeni günün siyasal, ekonomik ve sosyal koşulları hangi partiyi işaret ettiyse orada buluştu ve Syriza’yı iktidara taşıdı…
Ortaya çıkan bu tablo Yunan halkının, hoşgörü ağırlıklı geniş demokrasi anlayışını gösteriyor…
Ortaya çıkan bu tablo Yunan halkının, hoşgörü ağırlıklı geniş demokrasi anlayışını gösteriyor…
İmrenilecek bir siyasal tavır!
………………………… …
Değerli okurlar; Yunan seçmeni son tercihiyle hem Pasok’u, hem Yeni Demokrasi Partisini (ND) hem de dünya kamuoyunu şaşırttı.
…………………………
Değerli okurlar; Yunan seçmeni son tercihiyle hem Pasok’u, hem Yeni Demokrasi Partisini (ND) hem de dünya kamuoyunu şaşırttı.
Öğrenciliğinden beri sosyalist olan genç siyasetçi Aleksis Çipras‘ın Syriza adlı sol partisinin 149 milletvekiliyle iktidara taşınması yadırganacak bir gelişme değil, demokratik bir gelişmedir.
Yunan halkı bu sonucu coşkuyla kutluyor; evet Yunanistan’da bayram var bayram!
…………………….. ……
Syriza, Demokratik sosyalist bir parti. PASOK ise sol segmentte yer alan sosyal demokrat ve sosyal liberal bir topluluk. Bir de Fotis
Syriza, Demokratik sosyalist bir parti. PASOK ise sol segmentte yer alan sosyal demokrat ve sosyal liberal bir topluluk. Bir de Fotis
Kouvelis‘in lideri olduğu Demokratik Sol Parti var. Seçmen bu iki sol partiyi dışlayarak Syriza’yı tercih etti…
Siyasal yorumcular gibi, Yunan halkı da çöken Yunan ekonomisinin yeni bir siyasal anlayışla ayağa kalkacağına inandı ve sandıktan Çipras’ı birinci çıkarmakta hiç tereddüt etmedi.
. …………………………
Bir toplum, israf ekonomisiyle, lüks harcamalarla, yolsuzluk, hırsızlık ve rüşvetin tırmanmasıyla başa çıkmak için iktidarı değiştirmek hakkına sahiptir; Yunan halkı işte bunu yaptı, demokratik hakkını kullanarak hayatı zindan edenleri iktidardan dehledi…
Bir toplum, israf ekonomisiyle, lüks harcamalarla, yolsuzluk, hırsızlık ve rüşvetin tırmanmasıyla başa çıkmak için iktidarı değiştirmek hakkına sahiptir; Yunan halkı işte bunu yaptı, demokratik hakkını kullanarak hayatı zindan edenleri iktidardan dehledi…
Yunan halkının bu tercihi, ekonomik sıkıntıya maruz bırakılan başka
halklara da örnek olur inşallah…
…………………………
Çağdaş insan için birinci koşul yani olmazsa olmaz demokrasidir…
Demokrasi, laikliği gerektiren bir değerdir. Onun var olduğu ülkelerde din, siyasal malzeme yapılamaz ve oy avcılığı için kullanılamaz.
Yunanistan örneği önümüzde…
Halk demokratik hakkını, tercihini değiştirerek kullandı; inancı olan Ortodoksluğu öne çıkarmadı ve ateist bir lideri başına getirdi…
İnsan şimdi “Yunan halkı…” diye başlayan ve takdir ifade eden pek çok cümle kurabilir…
Demokrasi, laikliği gerektiren bir değerdir. Onun var olduğu ülkelerde din, siyasal malzeme yapılamaz ve oy avcılığı için kullanılamaz.
Yunanistan örneği önümüzde…
Halk demokratik hakkını, tercihini değiştirerek kullandı; inancı olan Ortodoksluğu öne çıkarmadı ve ateist bir lideri başına getirdi…
İnsan şimdi “Yunan halkı…” diye başlayan ve takdir ifade eden pek çok cümle kurabilir…
* * *
İSRAF ekonomisinden vazgeçmeye niyetleri yok. Beştepe’deki kâşane ve yerleşkesi için harcanan para hâlâ devlet sırrı gibi saklanıyor. Kâşane sakini, bir açıklama yaptı ama verdiği rakam inandırıcı olmadı.
İSRAF ekonomisinden vazgeçmeye niyetleri yok. Beştepe’deki kâşane ve yerleşkesi için harcanan para hâlâ devlet sırrı gibi saklanıyor. Kâşane sakini, bir açıklama yaptı ama verdiği rakam inandırıcı olmadı.
Uzmanlara göre bir inşaatın metrekare maliyetiyle kâşane gibi pahalı binaların metrekare maliyeti farklı olur. Kâşanenin metrekare maliyeti herhalde lüks bir konutun metrekare maliyetine on basar…
Her malzeme ithal…
Her dikilen ağaç dışarıdan…
Altın varaklı kadehler, astronomik fiyata alınan koltuklar, süslemeler, mermerler, kapı kolları, avizeler, halılar, masalar, tabaklar, çatal bıçak ve kaşıklar…
Kâşane sakinlerine ucuz bir şey elbet de yakışmaz (!)
Şimdi de, Erdoğan‘ın İstanbul’a armağan (!) ettiği Kadir Topbaş‘ın, Galatasaray Kulübüne ait stadyumun tam karşısına bir gökdelen dikme hazırlığında olduğu saptandı…
Tayyip Bey Beştepe yerleşkesinin ortasına bin yüzelli odalı saray yaptırır da Kadir Topbaş durur mu; o da 55 katlı bir gökdelen yaptırıp en tepesine kurulmayı düşünmüş…
İsraf ekonomisi ne kadar hızlı işliyor görün!
Tepelere tırmanıyor!
………………………..
Kamuoyunun dikkatlerinden kaçırılan daha ne tür israf yapılıyor bilmemiz mümkün değil. İşledikleri suçları gizleme becerisine sahip, gizleyemediklerini de cazgırlık yaparak karşıtlarına yükleme yöntemi uygulayan iktidarın, kirli çamaşırları herhalde haziran seçimlerinden sonra ortaya dökülecek ve yaptıkları, fitil fitil burunlarından getirilecektir…
Devlet Bahçeli tarafından ülkenin kara kutusu diye nitelendirilen Beştepe el değiştirdiğinde, bütün münasebetsizlikler ve musibetler birer birer halkın önüne dökülecektir.
Bu ülkede yargı zaafa uğratılsa da mahkemeler el’an var; namuslu ve vicdanlı yargıç ve savcılar da çok şükür değerli kişilikleriyle adaleti sahipleniyor.