Ergun KAFTANCI
TÜRKİYE Suriye’ye girer mi?
Bunun için “Başkomutan” sıfatına sahip Cumhurbaşkanı’nın askere “Girin” talimatı vermesi yetmez. Meclis’in bu yönde karar alması lâzım. Şu anda geçici hükümet durumuna düşmüş olanDavudoğlu Hükümeti‘nin de bir başına karar vermesi mümkün değil…
Anayasamız bütün bu yolları kurallara bağlamış durumda…
Dolayısıyla bu koşullarda askerimizin Suriye’ye girerek beş ayrı silahlı grubu karşısına alması beklenemez…
TSK tereddütler içerisinde; o tereddütler, siyasal iradeden yazılı talimat istenmesine yol açtı. Ancak dediğim gibi, bu talimatın uygulanması ancak Meclis’ten karar çıktığında söz konusu olabilecek…
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel tedirgin, silahlı kuvvetlerin Suriye’deki kaosun içine itilmesini istemiyor. Haklı, ortada bize yapılmış bir saldırı yok, olsa can kurban. Özel’in ve kurmayların düşüncesi bu yönde…
Siyasal gözlemcilere göre Tayyip Bey, erken seçim gerekçesi arıyor. Suriye’ye girmek ve beş ayrı silahlı çeteyle boğuşmak hem erken seçim koşulunu hazırlar, hem de AKP oylarını artırır.
Hesap bu…
Ama evdeki hesap her zaman çarşıya uymuyor!!
…………………………
Varsayalım ki TSK Suriye’ye girdi, kimlerle savaşacak…
Öncelikle IŞİD ile…
PKK’nın uzantısı YPG, Mehmetçik’e karşı silah kullanmayacak mı…
Kuzey Suriye’de, muhtemel bir Kürt Devleti için koridor açılmasını sağlayan YPG‘nin askerimizi dost bellemesi ihtimali çok zayıf, âdeta yok…
El Nusra, Esat’ın kuvvetleri, hatta yardımlarımızdan en fazla yararlanan ÖSO dahil hiçbir silahlı kuvvet TSK‘ya yakın durmayacak, bunlar da silaha sarılacak…
Sonuçta Mehmetçik’i terörist çetelerle savaşa mecbur bırakmış olacağız…
Bu, hiç de akıllı işi değil!
…………………………
Suriye’ye girmek için gerekçemiz ne?
Gerekçemiz Tayyip Bey‘in şövenist tavrı ve bu tavra bağlı şu beyanı:
-Kuzey Suriye’de bir devlet kurulmasına asla izin vermeyeceğiz.
İstişareye önem verdiğini söyleyen Tayyip Bey, bu gerekçeyi öne sürerken kimlerle, kaç kişiyle ve hangi kurum ve kuruluşların temsilcileriyle istişarede bulunduğunu da açıklamalıydı…
TSK’nın Suriye’ye girmesi yönündeki Tayyip Bey‘in kararından,
sanıyorum ne başbakanın, ne bakanların, hatta ne de Genelkurmay’ın bilgisi vardı…
…………………………
Eski Genelkurmay Başkanı’mız İlker Başbuğ‘un dediği gibi TSK Suriye’ye girebilir ama nasıl çıkar; girdiği gibi yani zedelenmeden ve yıpranmadan çıkabilir mi?
Mümkün görülmüyor…
Ayrıca TSK’nın harekete geçmesinden önce Türkiye’nin milletlerarası zeminlerde temaslar yapması, istişarelerde bulunması, bu ülkeyle doğrudan ya da dolaylı biçimde ilişkili olan ülkeleri de harekâtın gerekçesine inandırması lâzım…
Bunlar yapılmadan sellem selam Suriye’ye girersek, silahlı çetelere ek olarak birçok ülkeyi de karşımıza almış oluruz.
Türkiye’yi, erken seçim gerekçesini oluşturmak amacıyla silahlı- silahsız geniş bir muhalefet cephesiyle karşı karşıya bırakmak, felâkete “Gel” çağrısı yapmaktan başka bir şey olmaz…
Tayyip Bey bunu göze alacak görünüyor ama milletimiz bu siyasal yanlışa evet demez…
…………………………
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel Suriye konusunda sancılı… Özel Paşa bir ay sonra emekli olacak; o nedenle harekât başlamadan önce görevden affını isteyebilir.
Elbet de bu TSK’nın yasal prosedür sonucu harekâta geçmeyeceği anlamına gelmez. Silahlı Kuvvetler asla başsız kalmaz; hiyerarşik düzen içerisinde bir Genelkurmay Başkanı atanır, görevi o üstlenir…
Yanıtı verilmesi gereken asıl soru şu:
-Yasal prosedüre uyulmadan harekât kararı verilirse yeni Genelkurmay Başkanı selefinin aksine, kararı uygular mı?
Asıl onu düşünmek ve yanıtlamak lâzım!
* * *
OTOMOTİV işçisi, verilen sözler üzerine grevi bitirdi, iş başı yaptı.
Türkiye’nin en büyük otomobil üreten firmalarından biri ise çalışmaya başlayan işçilerden bir kısmını çıkardı.
Çıkarılanlar arasında engelli işçiler de var…
Duymayan ve konuşamayan işçiler, şirket aleyhine slogan atmakla suçlanarak görevlerinden uzaklaştırıldı…
Sağır ve dilsiz işçilerin nasıl slogan attığına fabrika ve şirket yönetiminden başka kimsenin aklı ermedi…
Devreye avukatlar girdi…
Bakalım akılsız, mantıksız ve haksız olduğu anlaşılan bu karar nasıl tamir edilecek; edilmeyecek de engelli yurttaşlarımızın haklarının yenmesine rıza mı gösterilecek göreceğiz…
………………………
Hak ve hukukun ayaklar altına alındığını gösteren son olaydır bu; inşâllah akıllanacağız ve benzeri başka olayları da yaşamayacağız, yaşatmayacağız!