Ergun KAFTANCI
UĞUR Dündar arkadaşımız dikkat çekti…
PKK saldırılarından sonra yayın yasağı koymuyorlar, fakat IŞİD adındaki dinci örgütün saldırılarına ilişkin yayınları yasaklıyorlar…
Oysa ikisi de terör çetesi…
İkisi de vatan evlâtlarını hunharca katledip şehit ediyor.
İkisinin de çıkası gözleri topraklarımızda, bölünmez bütünlüğümüzde, cumhuriyetimizde, demokrasimizde, özgürlüklerimizde…
Al birini vur ötekine…
Farkları yok…
Yoksa “Benim teröristim iyi – senin teröristin kötü” ayrımı mı başladı?
Uğur, iktidarın bu farklı tavrına “Oy kaygısı” yakıştırması yapmış…
PKK ile mücadele oy getiriyormuş, IŞİD ile mücadele oyları götürüyormuş…
İktidarın ince hesabı buysa yazıklar olsun…
Şayet öyleyse…
PKK saldırılarından sonra yayın yasağı koymuyorlar, fakat IŞİD adındaki dinci örgütün saldırılarına ilişkin yayınları yasaklıyorlar…
Oysa ikisi de terör çetesi…
İkisi de vatan evlâtlarını hunharca katledip şehit ediyor.
İkisinin de çıkası gözleri topraklarımızda, bölünmez bütünlüğümüzde, cumhuriyetimizde, demokrasimizde, özgürlüklerimizde…
Al birini vur ötekine…
Farkları yok…
Yoksa “Benim teröristim iyi – senin teröristin kötü” ayrımı mı başladı?
Uğur, iktidarın bu farklı tavrına “Oy kaygısı” yakıştırması yapmış…
PKK ile mücadele oy getiriyormuş, IŞİD ile mücadele oyları götürüyormuş…
İktidarın ince hesabı buysa yazıklar olsun…
Şayet öyleyse…
Ülke, Allah muhafaza bu ince hesabın nârına yanacak!
* * *
KILIÇDAROĞLU da tıpkı AKP’liler gibi, demokrasinin önünü tıkayan antidemokratik yasaların yerine yeni yasalar yapılmasını istiyor…
Kemal Bey‘in CHP Genel Başkanı olduğu tarih o kadar uzak değil…
22 Mayıs 2010…
Yani altı yıldır CHP’nin başında…
O gün bu gün, kendisinin ya da partisinin, antidemokratik yasaların kaldırılmasını sağlayacak kaç girişimde bulunduğunu ve yasa teklifi yaptığını açıklamalı.
Demokrasinin önünü de CHP’nin değil, iktidar partisinin tıkadığını halka göstermeli…
Yasa çıkarmak yerine, kararnameye sığınmak, ya da torba yasa usulüyle topluma yeni antidemokratik hükümleri dayatmak demokratik olmayacağına göre Kemal Bey iktidarın çizdiği bu manzarayı da halkın önüne sermeliydi.
* * *
KILIÇDAROĞLU da tıpkı AKP’liler gibi, demokrasinin önünü tıkayan antidemokratik yasaların yerine yeni yasalar yapılmasını istiyor…
Kemal Bey‘in CHP Genel Başkanı olduğu tarih o kadar uzak değil…
22 Mayıs 2010…
Yani altı yıldır CHP’nin başında…
O gün bu gün, kendisinin ya da partisinin, antidemokratik yasaların kaldırılmasını sağlayacak kaç girişimde bulunduğunu ve yasa teklifi yaptığını açıklamalı.
Demokrasinin önünü de CHP’nin değil, iktidar partisinin tıkadığını halka göstermeli…
Yasa çıkarmak yerine, kararnameye sığınmak, ya da torba yasa usulüyle topluma yeni antidemokratik hükümleri dayatmak demokratik olmayacağına göre Kemal Bey iktidarın çizdiği bu manzarayı da halkın önüne sermeliydi.
Serdi mi?
Hayır; “Mevcut yasalar değiştirilmeli” diyerek yakınmayı yol göstermekten daha kolay buldu.
Hayır; “Mevcut yasalar değiştirilmeli” diyerek yakınmayı yol göstermekten daha kolay buldu.
…………………….. ………………………
Demokrasi yakınmayla, oturup dövünmeyle, cicili bicili nutuk atmalarla yürümez, ona sahip çıkmakla yürür ve yol alır!
Demokrasi yakınmayla, oturup dövünmeyle, cicili bicili nutuk atmalarla yürümez, ona sahip çıkmakla yürür ve yol alır!
Demokrasimiz yürümüyorsa, ikide bir tökezleniyorsa nedenini görmek lâzım…
* * *
ŞAYET Tayyip Bey Cumhurbaşkanı olmasaydı da o koltuğu bir başkası doldursaydı, AKP’liler ille de başkanlık sistemi diye dayatıp duracak mıydı?
Cumhuriyet Türkiye’sinin kemikleşmiş parlamenter sistemini değiştirip milli iradenin temsil edildiği Meclis’i ikinci plana atmayı düşünecekler miydi?
Milli iradeyi bir kişinin varlığına bağlayarak katılımcı demokratik anlayışın boğazlanmasına izin verecekler miydi?
………………………… ……………………..
Bizdeki sisteme katiyen dokunmamak lâzım…
İyi yürümüyorsa kusuru sistemde aramayalım; kusur, onu iyi yürütmeyen siyasetçilere aittir.
Demokrasi ve parlamenter sistem, çağdaşlığa ve toplumların fıtratına uymayan, düşüncelere ve ihtiyaçlara yanıt veremeyen siyasal yapılar olsaydı, herhalde gelişmiş ülkelerde uygulanmazdı.
Başkanlık sistemi başlangıçta fevkalâde iyi bir sistem gibi görünse de demokrasiyi evrensel değerleriyle özümsememiş toplumlarda kısa sürede dayatmacı bir hüviyete bürünebilir…
Başkanlık sistemi başlangıçta fevkalâde iyi bir sistem gibi görünse de demokrasiyi evrensel değerleriyle özümsememiş toplumlarda kısa sürede dayatmacı bir hüviyete bürünebilir…
………………………… ……………………….
Amerika Birleşik Devletler‘indeki sistem ekstra bir yapı…
Ama mesela Burkina Faso‘daki başkan Blaise Compaore‘ye bakın, herif tek tabanca; ülkede seçim yapılıyor, parlamentosu da var ama başkan diktatör…
Bizde de öyle olur demiyorum ama “İhtimal” olarak düşünülmesi gerektiğini hatırlatıyorum…
Ya Tayyip Bey‘den sonra gelecek kişi Tayyip Bey gibi çıkmazsa…
Diktatör olursa…
Yandık işte o zaman!
* * *
KOÇ Holding‘in Yönetim Kurulu Başkanı iş adamı Mustafa Koç kalp krizi sonucu hayata veda etti.
Mustafa Bey, iş çevreleri dahil ülkenin hemen her katmanı tarafından sevilen ve sayılan bir insandı. İyilikseverdi, mütevazıydı, çalışkandı, aydın bir kişilikti ve daha önemlisi yurtseverdi…
Vefatı ülkemiz ve milletimiz için büyük kayıptır…
Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun…
Ailesine, Koç Grubu çalışanlarına ve sevenlerine sabır diliyorum.