DOĞU TÜRKİSTAN’LI KARDEŞLERİMİZİ TERÖRİST İLAN EDEN DAVUDOĞLU DERHAL İSTİFA ETMELİDİR
Doğu Türkistanlı soydaşlarımız Türkiye Dışişleri Bakanı tarafından Terörist ilan edilmişlerdir
İsmet Büyükataman: “Türklük fobisiyle yaşayan bu zat, Filistin’de evladını kaybeden bir babaya resim çektirmek için sarılıp ağlarken Doğu Türkistan’da çocukları katledilen babaların suratına sırıtarak bakmakta, onları suçlamaktadır. Davutoğlu’na göre Doğu Türkistan Türkleri suçludur çünkü Türktürler.” „
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Doğu Türkistan açıklamalarına” ilişkin sert bir yazılı açıklama yaptı. “Stratejik derinlik altında zekâyı, milli menfaati, öngörüyü derinlere gömen yok eden Davutoğlu, son açıklamasıyla ne kadar zalimleşebileceğini göstermiş, mazlumların değil zalimlerin yol arkadaşı olduğunu herkese ilan etmiştir.” diyen Büyükataman’ın açıklaması şu şekilde:
Hukuk sisteminde masumiyet karinesi ve susma hakkını barındırmayan Çin, bütün uluslararası kuruluşlara göre ifade, din ve hareket özgürlükleri konusunda dünyanın en kötü karnesine sahip ülkesidir.
Çin yıllardır Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Türklere her türlü işkenceyi reva görmekte, Müslüman Türkleri her fırsatta katletmekte, asimile etmeye çalışmaktadır.
İnsan havsalasının almayacağı ağır işkenceler altında inleyen Doğu Türkistanlı soydaşlarımız din kardeşlerimiz ne acıdır ki; bugün Türkiye’nin dışişleri bakanınca terörist ilan edilmişlerdir.
Stratejik derinlik altında zekâyı, milli menfaati, öngörüyü derinlere gömen yok eden Davutoğlu, son açıklamasıyla ne kadar zalimleşebileceğini göstermiş, mazlumların değil zalimlerin yol arkadaşı olduğunu herkese ilan etmiştir.
Türklük fobisiyle yaşayan bu zat, Filistin’de evladını kaybeden bir babaya resim çektirmek için sarılıp ağlarken Doğu Türkistan’da çocukları katledilen babaların suratına sırıtarak bakmakta, onları suçlamaktadır. Davutoğlu’na göre Doğu Türkistan Türkleri suçludur çünkü Türktürler.
Küçük bir kasabaya Güroymak yerine Norşin diyerek demokrat olduğunu zanneden Davutoğlu, üç bin yıllık Türkistan’ı sadece eli yıllık Sincan adıyla anmaktan insanlık onurunu utandıracak derecede zevk almaktadır.
Çin dışişleri bakanıyla yaptığı görüşmede Müslüman Türklere yapılan işkencelere, katliamlara göz yummak bir tarafa alenen destek veren Çin’le dayanışma içinde olacağını açıklayan Davutoğlu, söz konusu bölgede istikrar ve barışın devamını istemekte olduğunu da eklemiştir. O coğrafya da elli yılı aşkın zamandır Müslüman Türkler için kan ve gözyaşı hüküm sürmektedir. İnsanlık onurunu yaralayan işkenceler yapılmaktadır. Müslüman kız bebeklerinin saç köklerine iğneler batırarak ölmelerini bekleyen Çinlilerin bu yaptıkları Davutoğlu sözlüğünde istikrar ve barışmış.
Başta Japonya olmak üzere bütün dünya Müslüman Türklerin çığlığına kulak kesilmişken Davutoğlu sadece komünist Çin’in resmi yayın organlarının haberlerine göre açıklama yapmakta dahası bundan hiç utanmamaktadır. Davutoğlu koltuk bağımlısı ve heveslisi ruh haliyle bir gün öleceğini dahi aklından çıkarmış acı çeken Müslüman Türklerin çığlıkları eşliğinde Çin Dişişleri Bakanı Wang Yi ile dans etmektedir. Koltuk hevesini her türlü dini ve milli değere değişen Davutoğlu kendini bir ölümsüzlüğe inandırmış olabilir ama uyku da mı uyumuyor? Suratları dağlanan, bacakları kesilen, bedeni demir taraklarla taranan Müslüman Uygurların çığlıkları rüyasına da mı girmiyor?
Başbakanı uyarıyoruz, Davutoğlu’nun Türklük fobisi, bu aşağılık kompleksi artık onu en basit insan melekelerinden dahi uzaklaştırmıştır. Derhal görevinden azledilmeli ve şiddet katliam işkence yanlısı tutumu düzelene kadar bir hastanede yatırılmalıdır.