MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “MHP’nin tarihi kuvva-i milliyedir, Cumhuriyet’i kuran iradedir. Sen bizi kendin gibi köksüz mü sanıyorsun? Biz Erdoğan gibilerden tarih öğrenecek değiliz. Diyarbakır’da tek millet, tek vatan diyorsun ama bu milletin adını söylemiyorsun. Bir taraftan tek vatan diyorsun, bu vatanın adını değiştiriyorsun, Kürdistan diyorsun. Sen bölücü zihniyetine, tek vatan, tek millet, tek bayrak söylemlerini çul olarak kullanıyorsun. Sen Diyarbakır’da ‘Türk milleti, ne mutlu Türküm diyene’diyebiliyor musun? Senin koyduğun eser ortada, Diyarbakır’da nur topu gibi bir Kürdistan peydahladın” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Erdoğan’ın maksadı Lozan’ı parçalamak, Sevr’i yeniden hortlatmaktır. Erdoğan’ın zihniyeti müstemlekeler tarafından işgal edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin çok önemli gündemi olduğunu belirterek,mücadelelerini demokratik ortamda düşünce ve ifade özgürlüğü kullanarak yapmak istediklerini söyledi. Diyarbakır’da yaşananlar
ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dün grup toplantısında ifade ettiklerine işaret eden Vural, şöyle konuştu:
“Başbakan’ın ortaya koyduğu söylemler, hedefinde Türk milleti ve devleti olduğunu ortaya koymaktadır. Başbakan Türk milleti gerçeğini, bu coğrafyayı vatan yapan Türk milleti varlığını, Cumhuruyeti kuran iradenin Türk
milleti olduğunu inkar etmektedir. Başbakan, Türk milletine karşı ret ve inkar cephesi oluşturmuştur. Başbakan, Türk devleti ve Türkiye Cumhuriyeti’ni de reddetmektedir. 1923 yılında kurulan Cumhuriyetimizi ifade etmekyerine,
Cumhuriyet’in kuruluşundan önceki dönemlere referans veren Erdoğan’ın amacı Cumhuriyet’i siyasi zaferle taçlandıran Lozan’ı yırtmaktır, yerine çözüm ve barış diye yeni Sevr’i getirmektir. Erdoğan’ın amacı ve hedefi, iflah olmaz
hayali Lozan’ı yırtmak, Sevr’i hortlatmaktır. Türk milletini bölmek ve Cumhuriyet ile hesaplaşmaktır. Erdoğan, PKK ve Barzani ile hayallerde buluşmuştur. Buna ulaşmak için adım atmaktadır. Bu adımları millete hazmettirmek için türlü türlü
oyunlar oynamaktadır. Başbakan hayalperesttir. Sevr hayalini kuranların bu hayallerini nasıl milletimiz yıkmışsa, bugün de Sevr’i hortlatmak isteyenlerin hayalini biz yıkacağız. Bu hayalperestleri tarihin karanlığına gömmeye andiçtik.
Geldiğimiz noktada Barzan’nin birleşik Kürdistan’ı, Öcalan’ın KCK’sı, PKK’nın affı Erdoğan’ın hayalidir ve bu hayalini de kursağında bırakacağız.”
Başbakan Erdoğan’ın MHP’ye “dil uzattığını” ifade eden Vural, “Erdoğan’a sesleniyorum; bizi Türkiye’nin tarihini, Türk milletinin varlığını, kimliğini AKP’nin iktidara geliş tarihi ile özdeş gören kendi anlayışınla karıştırma. Biz 1980 öncesinde mücadele ederken, idam sehpalarına yürürken sen kısa şortla top koşturuyordun. MHP’nin tarihi kuvva-i milliyedir, Cumhuriyet’i kuran iradedir. Sen bizi kendin gibi köksüz mü sanıyorsun? Sen bizi 11 yıl önce fikrini ve zikrini gömlek değiştirir gibi değiştirenlerden mi zannediyorsun?
Biz Erdoğan gibilerden tarih öğrenecek değiliz. Diyarbakır’da tek millet, tek vatan diyorsun ama bu milletin adını söylemiyorsun. Bir taraftan tek vatan diyorsun, bu vatanın adını değiştiriyorsun, Kürdistan diyorsun. Sen bölücü zihniyetine, tek vatan, tek millet, tek bayrak söylemlerini çul olarak kullanıyorsun. Sen Diyarbakır’da ‘Türk milleti, ne mutlu Türküm diyene’diyebiliyor musun? Senin koyduğun eser ortada, Diyarbakır’da nur topu gibi bir Kürdistan peydahladın” görüşünü savundu.
Vural, Başbakan Erdoğan’ın dün grup toplantısında “ulan hepiniz oradayınız” şeklinde konuştuğunu belirterek, “Ne diyelim. Al valiyi, vur Başbakan’a. İkisini birbirine vur. Atatürk’ün adını ihanetine ortak ediyor.
Atatürk ve Türkeş ismini, bölücü düşünceleri için araç olarak kullanıyor” dedi.
“Erdoğan’ın zihniyeti müstemlekeler tarafından işgal edilmiştir” diyen Vural, “Başbakan konuşmasında hep Mustafa Kemal diyor, Atatürk’ü ağzına almıyor.
Atatürk’e adıyla hitap ediyor. Neden? Türk adı geçtiği için Atatürk ismini almıyor, alerjisi çok derin” ifadelerini kullandı.
-“AKP VE CHP TOPLANTILARI ‘O SES TÜRKİYE’YARIŞMASI GİBİ”
Dün AK Parti ve CHP grup toplantılarında adeta “O Ses Türkiye” yarışması düzenlendiğini, Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun jüri üyesi olduğunu belirten Vural, “Birisi Ahmet Kaya’ya, diğeri Şivan Perver’e bana gel, bana gel diye yalvarıyor. Ahmet Kaya da Şivan Perver de sizin olsun. Hem okutun, hem söyletin. Ama bu arada olan İbrahim Tatlıses’e oldu, kimse ona bana gel demiyor” diye konuştu.
Erdoğan’ın Diyarbakır’da cezaevlerinin boşaltılmasından söz ettiğin anımsatan Vural, “Dün, hayalim diyor. Buradan Başbakan’ı mertliğe davet ediyorum; biraz ciğerin varsa, eğer mertsen, madem hayalim diyorsun, bu hayalini gerçekleştirmek için yarın Bakanlar Kurulu’ndan getir. Bu hayalini gerçekleştirmek konusunda adım at. Hangi sonuçlar doğuracağını sana gösterelim.
Cesaretin varsa, hodri meydan… Hiç laf etme. Hani ‘hayaldi gerçek oldu’diyen sendin. Hiç hayal kurmana gerek yok, sen Türkiye Cumhuriyeti başbakanısın. Eğe sen PKK’ya hayalperestlik yapıyorsan, biz de bu perestlerin hayalini yıkmaya hazırız. Bu millet bunu yıkmaya hazır. Yarından tezi yok, sözünün altında kalma. Dik dur eğilme. Getir, bununla ilgili adımını at. Görelim bakalım sende bu kadar cesaret var mı acaba?” şeklinde konuştu.
TSK’nın PKK sldırılarına cevap verirken “meşru müdafa” sözünü neden kullandığını soran Vural, birilerine hesap veriyormuş gib tavır takınmayı Türk milletinin kabul edemeyeceğini söyledi. Dün TBMM Genel Kurulu’nda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in konuşmasının “utanç verici” bir tablo olduğunu belirten Vural, “Bakan, ‘PKK’ya asker sağladı’diyor. PKK devleti mi var, asker mi topluyor. İşte bu zihniyet PKK’yı bir otorite, teröristleri de asker olarak nitelendiriyor. Eğer bir coğrafyada TSK’dan başka asker varsa, bu coğrafya otoritesini başkalarına vermiş demektir. Bir bakan, PKK terör örgütü diyemiyor.
Teröristlere dil uzatamıyor. Yakında PKK’nın topladığı haraca da vergi diyecekler” görüşünü savundu.
Vural, yeni anayasa çalışmalarının maliyeti ile ilgili soruya karşılık, “Allah akıl fikir versin. Bunu parayla mukayese etmek, bu kadar maddeci, oportünist anlayış, kendisine muhafazakar demesin. AKP Komisyon’dan kaçmasın. Er meydanına gel ey Recep Tayip Erdoğan. Uzlaşma Komsyonu’nda milletimizin ve devletimizin anayasasını yapma gayretlerimiz devam edecek. Toplantılar devam ediyor, devam etmeli” dedi.