
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani ile Diyarbakır’da yapacağı görüşmede İbrahim Tatlıses ile Şivan Perwer’in düet yapacağı haberlerine ilişkin, “Daha renkli olmasını istiyorsa, bölücü fitneyi kendinden geçirecek bir düetin altına imza atsın, Başbakan, Öcalan ile düet yapsın” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Erdoğan’ın dünkü AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşma ve Barzani ile yapacağı görüşmeye ilişkin görüşlerini açıkladı.
Erdoğan’ın “Bugüne kadar hiçbir dayatmanın içinde yer almadık. 200 yıldır yapıldığı gibi millete değer dayatmayız” dediğini anımsatan Vural, “Bir taraftan da ‘oyunlarına gelmeyin, bitaraf olan bertaraf olur’ diyerek, milleti tehdit ediyor” dedi. Erdoğan’ın 200 yıllık geçmişe giderek ecdada hakaret ettiğini savunan Vural, “Sen bu milletin geçmişine hakaret etme memuru musun? Milletin geçmişinden niye rahatsızsın? Senin derdin kimle? Başbakan’a göre Sevr’i yırtıp atmak, Kurtuluş Savaşı’nı yapmak, ‘Çanakkale geçilmez’ demek, dayatmadır” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan’ın, kendisine biat etmeyenleri düşman ilan ettiğini belirten Vural, “Düşman kim? Bu milletin evlatlarını, seni benimsemiyor diye düşman görüyorsun. Bu düşünce millete düşman bir düşünce” ifadesini kullandı.
Vural, Erdoğan’ın, “Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’u yedirmeyeceğini” söylediğini anlatarak, “Öfke dilini siyaset tarzı olarak benimseyen birisi, küfür diliyle konuşan bürokratına sahip çıkmaktan geri kalmıyor. ‘Valim küfredebilir’ diyor. Millete küfretmek serbest” dedi. Erdoğan’ın, Vali Coş hakkında usulen inceleme başlatacaklarını söylediğini aktaran Vural, şunları söyledi:
“Valilikleri sırasında hep olaylar yaratan bu kimse Erdoğan tarafından korunup kollanıyorsa, bunun altında diyet borcu vardır. Millete hakaret edenler vali sıfatıyla Adana’da görev yapamaz. Bir de ‘usulen inceleme başlatacağız’ diyor. ‘Numaradan, sahte inceleme yapacağız’ diyor. Bir Başbakan’a yakışır mı bu? Açıkça milleti aldatıyor. Müfettişler nasıl usulen inceleme yapacakmış? Başbakan’ın yönettiği ülke de usulen yönetiliyor, iktidarı da usulen, icraatları da usulen, AKP her şeyi usulen yapıyormuş gibi gösteriyor. Vali olarak Adanalılar bir kavas istemiyor. Bence Başbakan, Adana Valisi’ni müsteşarı yapsın, istiyorsa kavası yapsın.”
Erdoğan’ın konuşmasında omurgalı olmaktan bahsettiğini, ancak konuşmalarının ve tutumlarının çelişki içinde olduğunu savunan Vural, özel okullarda anadilde eğitimin, ana dilde savunmanın, Andımız’ın kaldırılmasının terör örgütünün tehditleriyle hayata geçirildiğini söyledi.
Erdoğan’ın, Diyarbakır’da Barzani ile yapacağı görüşmeden de bahsettiğini ve renkli bir düet yapılacağını söylediğini dile getiren Vural, şöyle devam etti:
“O düetin daha renkli olması için Erdoğan’a bir tavsiyede bulunuyoruz. Daha renkli olmasını istiyorsa, bölücü fitneyi kendinden geçirecek bir düetin altına imza atsın, Başbakan, Öcalan ile düet yapsın. Yakışır. Bu kadar aracılarla mektuplaşmayla, bu platonik aşkı karşılıklı düete dönüştürdükleri zaman çok güzel barış ve çözüm süreci meajı vermiş olurlar. Başbakan’ın düet tecrübesi de var. Öcalan ile ‘Aynı dağın yeliyiz, aynı sudan içmişiz’ şarkısını söylerlerse güzel bir düet yapmış olurlar.”
Barzani’nin Diyarbakır’da kabul edilecek olmasını eleştiren Vural, “Böyle bir kabulün siyasi anlamı, mesajı vardır. Bu millet üzerine hesap kitap yapan, milleti ve devleti bölmek üzere haydut pozisyonuna giren insanlarla orada buluşmak Türk milletine, Diyarbakırlılar’a hakarettir” diye konuştu.
Vural, görüşmeye BDP ve CHP’nin de itiraz ettiğinin belirtilmesi üzerine, AK Parti, BDP ve CHP’nin “Kim daha fazla Öcalancı, kim daha fazla Barzanici” diye “siyasal Kürtçülük” rekabetine girdiğini öne sürdü. Oktay Vural, bu partilerin devletin üniter yapısını düşünmek yerine, iç politikanın parçası olarak değerlendirmelerinin, bu partilerin Öcalan ve Barzani’nin ipleriyle politika yapmak istediklerini ortaya koyduğunu iddia etti.
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun yarın toplanacağı hatırlatılarak, bütün partilerin tıkanıklığın aşılması için öneri getireceği yönünde haberler yayınlandığının belirtilmesi üzerine Vural, şu görüşleri dile getirdi:
“Milletin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin anayasasını yapmak için görüşlerimizi söyleyeceğiz. Bütün siyasi partilere çağrımız var; millete yalan söylemekten vazgeçin. AKP’ye sesleniyorum, anayasada ilk üç maddeyle ilgili önerin neyse, Türk Vatandaşlığı, Türkçe ile ilgili önerin neyse mertçe getir. Dolanma. Komisyon tarihi bir fırsattır. Bütün partilerin nasıl Türkiye, nasıl bir millet, nasıl hukuk devleti istediğinin ortaya çıkmasını temin etmelidir. Bundan sonra milletin karşısına çıktığımızda, muğlak ifadeler yerine, hangi siyasi partinin hangi kırmızı çizgisi var, netleşme yapılmalıdır. Siyasi partilerin hangi temel konularda uzlaşıp uzlaşamadığını bu millet görsün.”