MHP Grup Başkanvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Peşmerge güçlerinin Türkiye’den geçirilmesinin Anayasa’ya göre suç olduğunu ifade ederek, “Sayın Cumhurbaşkanı ve başbakan yaptığı açıklamada, PYD’yi PKK’nın eş değeri terör örgütü olarak nitelendirdi. Öyleyse bir terör örgütüne yardım etmek için Türkiye yardım ve yataklık mı yapıyor? Bunun anlamı nedir?” diye sordu.
MHP Grup Başkanvekili, Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Anayasa’nın 92’nci maddesine ve tezkereye tamamen aykırı bir durumun söz konusu olduğuna değinerek, şunları söyledi; “Şimdi Dışişleri Bakanı açıklama yaptı, herhâlde bu da yanlış değil. ‘Peşmergelerin geçişine izin verdik ve bir kısım Peşmergeler de Türkiye topraklarını kullanarak geçti’ dedi.
Buna izin verdiğini söyledi. Şimdi, Anayasa maddesine, 92’nci maddeye ve tezkereye tamamen aykırı bir durum söz konusudur ve Anayasa suçu işlenmiştir. Bu hareketle Anayasa doğrudan doğruya devletleri muhatap almaktadır. Birtakım güçleri, silahlı güçleri değil. ‘Türk Silahlı Kuvvetleri veya yabancı silahlı kuvvetler’ diyor. Şimdi, Anayasa maddesine göre ve tezkereye göre, Irak devletine ait bir ordu birliğinin Türkiye üzerinden geçişine veya Türkiye’ye gelişine izin verilebilir ama devlete ait olmayan bir silahlı gücün Türkiye üzerinden geçirilmesine müsaade edemezsiniz.”
Cumhurbaşkanı ve başbakanın açıklamalarına dikkat çeken Halaçoğlu, şunları söyledi; “Hem cumhurbaşkanı hem de başbakan yaptığı açıklamada PYD’yi PKK’nın eş değeri ve bir terör örgütü olarak nitelendirdi. Öyleyse bir terör örgütüne yardım etmek için Türkiye yardım ve yataklık mı yapıyor? Bunun anlamı nedir? Bunun altından nasıl kalkacaksınız? Bunları göz önüne almak zorundasınız.
Çünkü bir gün önce, bir saat önce, iki saat önce PYD’nin de PKK gibi terör örgütü olduğunu söyleyeceksiniz, Obama’dan gelen telefonla işin rengi değişecek. Neymiş efendim, Amerika Birleşik Devletleri Kobani tarafına 14 ton silah atmışmış.
Şimdi, arkadaşlar, Amerika Birleşik Devletleri PYD’yi muhatap alıyorsa PKK’yı da muhatap alıyor anlamına gelir. Siz o zaman kiminle iş birliği yapıyorsunuz ve kimin sözleriyle hareket ediyorsunuz? Bunların açıklığa kavuşması gerekir. Dolayısıyla, bu yürüttüğünüz operasyonda, maalesef, geçmişte olduğu gibi, dış politikada yine büyük hatalar içerisine düşmüş durumdasınız, ne yapacağınızı şaşırmış durumdasınız.”