SOFRAYA iştahlı olarak oturduk ve afiyetle dört gol yedik…
Hesap ne geldi gördünüz…
Hesap ne geldi gördünüz…
Tam 2 milyon dolar …
Hovardalığımıza bakın, mirasyediyiz sanki…
Hovardalığımıza bakın, mirasyediyiz sanki…
Yüzden fazla ülke de bu aç gözlülüğümüzü izledi; hiç utanmadık, ağzımızı şapırdata şapırdata sofradan kalktık…
Futbolumuzun başına musallat ettiğimiz direktörü hâlâ görevde tutacak mıyız!?
Derkenar; bu görüşümü Kazakistan maçından önce açıklıyorum. Kazakistan’ı yensek dahi düşüncem değişmeyecek…
Futbolumuzun başına musallat ettiğimiz direktörü hâlâ görevde tutacak mıyız!?
Derkenar; bu görüşümü Kazakistan maçından önce açıklıyorum. Kazakistan’ı yensek dahi düşüncem değişmeyecek…
* * *
DÜN de Edirne’de bir maden ocağında grizu patlaması yaşandı…
DÜN de Edirne’de bir maden ocağında grizu patlaması yaşandı…
Üç işçi yaralandı, çok şükür ölen yok…
Maden sektörünü, teknolojik olanaklarla donatarak ne zaman can almayacak hale getireceğiz merak ediyorum…
Çalışmalar yapılıyor ama henüz sorunu çözecek bir gelişme yok…
Ha yaptıkları çalışmalar, ha “Dipsiz kiler boş ambar”
“Hayat odası” mecburiyeti getirecekleri yerde madenciye çip takılmasına karar verdiler…
Herkes bilir ki maden kazaları hiç beklenmedik zamanda meydana gelir…
Edirne’de olduğu gibi grizu patlar, Soma’da olduğu gibi galeri çöker, Ermenek’te olduğu gibi madeni su basar; hepsi habersiz gelen kazalardır ve madencinin kaçarak güvenli bir yere sığınmasını gerektirir.
Hayat odaları kurtarıcıdır; madenciyi, kurtarılana kadar yaşatır…
Çip konusuna gelince…
Herkes bilir ki maden kazaları hiç beklenmedik zamanda meydana gelir…
Edirne’de olduğu gibi grizu patlar, Soma’da olduğu gibi galeri çöker, Ermenek’te olduğu gibi madeni su basar; hepsi habersiz gelen kazalardır ve madencinin kaçarak güvenli bir yere sığınmasını gerektirir.
Hayat odaları kurtarıcıdır; madenciyi, kurtarılana kadar yaşatır…
Çip konusuna gelince…
Bu gibi ahvalde çip, madenciyi nereye kadar ve nasıl koruyacak aklım almadı…
Herhalde, kazaya maruz kalan madenciye çip sayesinde ulaşmak kolaylaşır diye düşündüler ve hayat odalarının pabucunu dama attılar.
Herhalde, kazaya maruz kalan madenciye çip sayesinde ulaşmak kolaylaşır diye düşündüler ve hayat odalarının pabucunu dama attılar.
Oysa öyle değil; madenci can verdikten sonra çip sadece cenazelere ulaşmaya yarar o kadar.
…………………………
Değerli okurlar, bu iktidarın doğru dürüst bir şey yapamayacağını şimdi daha iyi anlıyorum…
Anlamakta geciktiğimi de…
* * *
RİZE -Erzurum Karayolu güzergâhında bulunan Ovit Dağı‘nı delerek tünel açma işi, yıllarca önce başlatılmıştı. Çalışmalar bitmedi ve birkaç gün önce de durduruldu…
Sebep de açıklandı…
Tünelde havalandırma delikleri yok, unutulmuş. O yüzden tünel ağzına kadar zehirli gazla dolmuş. Uyarı sistemi de kurulmadığı için tünelde güvenlik söz konusu değil!
Çalışma Bakanlığı müfettişleri denetleme sonunda “Noksanlar tamamlanmadan çalışmalar yapılamaz” raporu vermiş…
Noksanların tamamlanması paraya bağlı; işi üstlenmiş olan kuruluş devletten istihkakını istemiş ama “Para yok”yanıtı verilince tasını tarağını toplamaya başlamış.
Ak Saray için trilyonları bulan zihniyet, önemli bir karayolu çalışmasına nedense kuruş bulamıyor…
Manidar…
………………………… .
Üstüne üstlük Beştepe‘deki kâşanenin sol tarafına bu defa 250 odalı bir “Ek Saray” inşa edecekler. İzin (!) alınmış, belgelerini de gösterdiler…
Ak Saray ve Ek Saray…
Ana saraya yavru geliyor…
Bakalım bu aileye daha neleri katacaklar…
Nasıl olsa paralar halkın cebinden tırtıklanıyor ya, mali külfet bütünüyle yine yurttaşın sırtına yüklenmiş gam değil!
……………………….. …….
Ak Saray konusunda savunmaya geçtiler. Beştepe sakinine göre bir devletin ve milletin büyüklüğü cumhurbaşkanlığı sarayından anlaşılırmış.
Demokrasiyi sahiplenmeyen, sosyal bir hukuk devleti anlayışına dayanmayan, bağımsızlıktan dem vurmayan, bölücü ve özgürlüklerin katili bir devletin itibarından bahsetmek ve büyüklüğünü savunmak mümkün müdür?
Binalar devasa, değerler kırıntı gibi…
Kim yer!?
………………………… ….
Unutmadan; Ak Saray‘ın aylık elektrik gideri 700 bin lira olarak hesaplanmış…
Su gideri saptanmadı daha…
Personel sayısı da kesinleşmedi, dolayısıyla maaş, sigorta ve vergi gideri de belli değil…
Araç, benzin, motorin, doğalgaz giderleri de yavaş yavaş ortaya çıkacak…
Ek Saray yapıldığında bu giderler katlanacak…
Papa geliyor; gazeteci arkadaşlar adama sarayımızı (!) nasıl bulduğunu sorsunlar. Vatikan’da bizimki kadar büyük saray olup olmadığını araştırsınlar. Varsa o saray için aylık ne kadar harcamak durumunda kalındığını öğrensinler…
Öğrensinler ki ihtişam bakımından onlar nerede biz neredeyiz anlayalım!..
İtibarsa, maalesef Vatikan bizden itibarlı!
* * *
ANDAVALLI tiplere “Çemişkezek’ten mi geldin” derler. Oysa bu ilçemiz, andavallıların yeri değil, cin gibi akıllı tiplerin yurdudur…
TOKİ burada beş altı katlı modern evler yapmış ve aylık geliri 2 bin küsur liranın altında olan yurttaşlara az peşin ve uzun vadeli bir uygulamayla dağıtmış…
Daire alanların başında aylık geliri binlerce lira olan milletvekili var, belediye başkanı var, ticaret ve sanayi odası mensupları var, bir iki ensesi kalın iş adamını da unutmayalım…
Durum ortaya çıkınca kıvırmaya başlamışlar:
-Halka teşvik olsun diye daire aldık…
Teşvik haaa…
İyi halt ettiniz…
Bu köftehorlar, halkın akıl tutulması yaşadığını mı sanıyor ne!