MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz’ın TBMM Genel Kurulu’nda, AKP’ye ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na yönelik sözleri gerginliğe neden oldu.
MHP, kamuoyunda “yargı paketi” olarak bilinen Hakimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 1. bölümde yer alan maddeler üzerinde önerge verdi.
Önerge üzerinde konuşan MHP Isparta Milletvekili Korkmaz’ın sözleri Genel Kurul’daki atmosferin yükselmesine neden oldu.
Başbakan Davutoğlu’nun grup toplantısında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelttiği hususlara açıklık getirmek istediğini söyleyen Korkmaz, Davutoğlu’nun, Bahçeli’nin, “Dersim isyanının 3,5 oy için istismar edildiği” eleştirisine, “cesaretin varsa git bunları Tunceli’de söyle” dediğini anlattı.
Korkmaz, şöyle konuştu:
“Dersim isyancılarına övgü düzmek korkaklığınızın, pısırıklığınızın eseri mi? PKK ve bebek katili ile masaya oturmanız, onu müzakereci konumuna getirmeniz de teröristlerden ve örgütten korkunuzdan mı kaynaklanıyor? Kendinize eziyet eden, döven, çarpan iri kıyım bir zorba karşısında taşın, kovuğun arkasına saklanıp, ‘ben söyleyemiyorum, cesaretin varsa sen söyle Tunceli’de söyle’ demekten ne farkı var?
Çocukca ve maalesef çapsız bir söylem. Sayın Başvekil, korkarak ve saklanarak yalçın kayalar aşılmaz. Devleti yönetmek cesaret ister, cesur yürekli olmayı gerektirir. Zamanı geldiğinde anadan, yardan, serden, mevki ve makamdan vazgeçmeyi gerektirir. Bugüne kadar bulunduğunuz makama emeksiz, asansörle yükseldiğiniz için, ağa babanız tarafından görevlendirildiğiniz için, bunları bilmezseniz.
Sayın Başvekil, senin yönettiğin ülkede farklı görüşlerin ifadesi, cesaret gerektiriyorsa bu kimin acizliği, basiretsizliğidir? Devletin gücünün, hukukun, ifade hürriyetinin oluşmadığı yerler olduğunu itiraf ederken, ben de soruyorum; Sayın Davutoğlu siz ne iş yaparsınız? Herkesin ağzına bir parmak bal çalmak değildir devlet adamlığı. Bizi cesaret sınavına davet etmek, senin kalibreni aşar.
Biz devlet, millet için, al yıldızlı al bayrak için canından vazgeçmiş ülkücüleriz. Bunu dün de yaptık, gerektiğinde bugün de yaparız. Sizin gibi ülkenin doğusunda ayrı, batısında ayrı konuşup siyasi literatüre dans numuneleri sunan değil, batıda her daim söylediğimiz gibi ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ desturunu, Diyarbakır’da da Rize’de de Şırnak’ta da Isparta’da da Van’da da da meydanlarda söyleyen efeleriz, seymenleriz, Türk milliyetçileriyiz.”
Sataşma gerekçesiyle kürsüye gelen AKP Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, “Eğer orada ay yıldızlı al bayrak dalgalanıyorsa, kusura bakmayın, MHP o bölgede niye yok? Devri iktidarınızda o bölge olağanüstü hallerle idare ediliyordu.” diye konuştu.
Bunun üzerine MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu ise “Kimin nereyi bölüp bölmediği meselesini bizimle burada tartışmaya yüzünüz var mı bilmiyorum ama 5 bölgede özerklik ilan eden bir grup var; Diyarbakır, Silvan, Cizre başta olmak üzere” dedi.
Halaçoğlu, “Siz oraya gidemediğimizi iddia ediyorsanız, kendi ayıbınızı itiraf ediyorsunuz demektir. Eğer o bölgeler güvenli değilse, oralara gidilemiyorsa siz oraları güvenli hale getiremediniz demektir, suçu başkasına atmakla kurtulamazsınız. Oralara 5 bin, 10 bin kişi ile Ankara’dan, Kayseri’den polis götürerek gidiyorsanız, bu başarı değildir. Siz saray yapmakla meşgulsunuz, oralar ile meşgul değilsiniz. Genel başkanımız da Tunceli’ye gidecektir” dedi.