MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, bazı bakan ve çocuklarının da adının karıştığı 17- 25 Aralık büyük yolsuzluk ve rüşvet olayının ortaya çıkmasının birinci yıl dönümü münasebetiyle bu büyük yolsuzluk ve rüşvet olaylarının unutturulmaması amacıyla bu hafta farklı etkinlikler düzenleyeceklerini belirterek, 17-25 Aralık haftasının asrın yolsuzluğu olarak tarif edileceğini söyledi.
Yozgat’ın Akdağmadeni ilçesinde AKP’liler tarafından MHP İlçe Teşkilatı’na asılan afişin indirilmesi üzerine parti teşkilatını ziyaret eden MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, “Geçtiğimiz yılın 17-25 Aralık haftası, Cumhuriyet tarihine geçecek asrın yolsuzluğu olarak tarif edilecek” dedi.
Bakanların çocuklarıyla aileleriyle birlikte katıldıkları bürokratların, iş adamlarının içerisinde olduğu, ihale imar yolsuzluklarından kara para aklamaya ve altın kaçakçılığına varan bir dizi yolsuzluğun ortaya çıkarıldığı hafta olması münasebetiyle bu yolsuzlukların, bu hırsızlıkların unutturulmaması maksadıyla Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak Türkiye çapında bir dizi etkinlik yaptıklarını aktaran Durmaz, “Bu çerçevede olmak üzere ilçe teşkilatımızın kendi binasına balkonuna asmış olduğu ve dinimizin emir ve yasaklarını hatırlatan rüşvet ve yolsuzluk karşısında hükmünü hatırlatan bir pankart ne hikmetse hükumet yetkililerini buradaki hükümetin uzantısı olan devlet görevlisi olması gerekirken hükümet görevliliğine soyunan bazı yetkilileri rahatsız etmiştir.
Burada bu pankartta rüşvetin, yolsuzluğun, haramın günah olduğu hatırlatılmaktadır. Bundan rahatsızlık duyanların ne gibi bir gerekçe ile bu rahatsızlığı duydukları ve bu pankartı hangi gerekçe ile kaldırdıklarını anlamakta güçlük çekiyoruz ” dedi.
Kendilerinin 2010 Eylül referandumunda yargının siyasallaştığını söylediklerini hatırlatan Durmaz, “O zaman birileri aksini söylediler. İşte yargının siyasallaştığının en somut örneklerinden bir tanesi budur. Hırsızlığın, rüşvetin, yolsuzluğun haram olduğunu hatırlatan bir Ayet-i Kerimeden kim rahatsız olabilir?Niçin rahatsız olunur? Söylemeyelim mi Ya Allah Ya Bismillah diyerek küpünü dolduranları, harama bulaşanları, harama tevessül edenleri milletimize anlatmayalım mı? Sonra aile boyu sülalece hırsızlığa bulaşacaksınız, Milliyetçi Hareket Partisi bunu gündeme getirince de rahatsız olup ilçe teşkilatlarına baskın düzenleyeceksiniz, zorbalıkla teşkilatımızdaki Kur’an-ı Kerim hükmünü hatılatan pankartı kaldıracaksınız.” diye konuştu.
“AKP DÖNEMİNDE İHALE MEVZUATI 164 DEFA DEĞİŞTİRİLDİ”
AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana adım adım yolsuzluklara zemin oluşturduklarını bu yüzden ihale mevzuatını 164 defa değiştirdiklerini vurgulayan Durmaz, şöyle devam etti: “Geldikleri günden beri adım adım yolsuzluklara zemin oluşturmuşlardır. Geldikleri günden beri ihale mevzuatında ve denetim mevzuatında yaptıkları düzenlemelerle hırsızlığa, yolsuzluğa zemin oluşturmuşlardır. İhale mevzuatı AKP döneminde 164 defa değiştirildi.
Denetim zaafa uğratılmıştır. Asırlık teftiş kurulları lağvedilmiştir. Meclis adına denetim yapan Sayıştay’ın raporları Meclis’e getirilmemektedir. Bu bir AKP klasiği haline getirilmiştir. Bütün söylemlerimize, bütün taleplerimize rağmen Sayıştay raporları Meclis’e gelmemektedir. Yani Türkiye, hırsızlar,yolsuzlar, soyguncular için bir cennet haline getirilmiştir. Kamu İhale Kanunu’ndaki değişikliklerden sonra ihaleye fesat karıştırma suçunun cezaları bu dönemde düşürülmüştür. Bunların hepsi yolsuzluk yapanların yolsuzluklarını aklamaya paklamaya yönelik yapılan çalışmalardır.”
“17- 25 ARALIK SÜRECİNDE ADLİ KOLLUK, SAVCILARIN TALİMATLARINI YERİNE GETİRMEMİŞLERDİR”
17 -25 Aralık sürecinde adli kolluk kuvvetlerinin savcıların talimatlarını yerine getirmediğini söyleyen Durmaz, “Bunlar 3 Y diyerek yola çıktılar. Yani yoksullukla, yasaklarla ve yolsuzlukla mücadele edeceğiz diye yola çıkanların bugün içine düştükleri duruma bakın. Bugün 3 Y düsturu değişmiş; ” Yerim, yedirmem, yasaklarıma dönüşmüştür. ” Hani dokunulmazlıkları kaldırcaklardı, sınırlandıracaklardı, dokunulmazlıkların sınırlarını genişlettiler. Anayasa ortadan kaldırılmıştır. Adli kolluk kuvvetleri 17-25 Aralık sürecinde savcıların talimatlarını yerine getirmemişlerdir. Bir bakan bakan olmadan müsteşarken soruşturma yürüten savcı için kolluk kuvvetlerine ‘tutun kolundan tutun atın bunu dışarı’demiştir. Sonradan ödüllendirilmiş ve bakan yapılmıştır ” ifadelerini kullandı.