Kırıkkale Diva düğün salonunda gerçekleşen kongreye katılım oldukça geniş oldu.
MYK Üyesi Halil Öztürk, MYK Üyesi Ömer Demirel, MYK Üyesi Atilla Kaya, Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş, İl Başkanı Erdal Baloğlu, Eski İl Başkanı Seyit Ahmet Göçer, Ülkü Ocakları Başkanı Serkan Tunçbilek, CHP İl Başkanı Ahmet Önal, Sulakyurt Belediye Başkanı İsmail Bildik, Eski Kırıkkale Belediye Başkanı Mustafa Pekdoğan, Avukat Abdullah Peköz, Türk Eğitim Sendikası Şube Başkanı A. Yücel Karabacak, gazetemiz köşe yazarlarından Mehmet Gençer, sivil toplum başkanları, Sendika üyeleri, partililer ve vatandaşlar katıldı.
Seçimlere geçilmeden önce divan belirlendi.
Divan Başkanlığına Atilla Kaya, divan üyeliklerine Osman Durmuş, Halil Öztürk, Ömer Demirel getirildi.Seçime geçilmeden önce siyaset konuşmaları gerçekleştirildi.
İlk konuşmayı Eski İl Başkanı Seyit Ahmet Göçer gerçekleştirdi.
Göçer konuşmasında 2007 yılında geldiği İl Başkanlığını alnının akıyla bıraktığı söyledi.
MHP İl Başkanı olarak son kez karşınıza çıkıyorum.
13. Ekim 2004 yılında Kırıkkale Ülkü ocağına atandım.
Bu süreç içerisinde ülkücü Türk gençliği yetişmekte gerekse teşkilatlanmada önemli görevli üstlendik.
Kendi şahısı sorunlarımızı bir kenara bıraktık.
Gece gündüz çalışarak MHP için çalıştık.
Kişiler gelip geçer asıl olan davamızdır.
Görevimi tertemiz yaparak 7 yıl çalıştım.
Ben bizimle çalışan yönetimimize, dava arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum.
Allahın izniyle Haziranda iktidar olacağız.’’şeklinde konuştu.
Baloğlu, Türkiye’nin büyük bir tehlike altında olduğunu belirtirken “Bu doğrultuda Güzel Türkiye’miz her yönden büyük tehlike altındadır.
Bir yandan bölücü tehtid ve ona çanak tutan ihanet çemberi, diğer yandan amacı sadece yandaşları zengin etmek ve onların çıkarlarını korumakla görevli iktidar müsvetteleri.
Bu ihanet koalisyonu 13 yıldır içimizi kanatmakta ve dini motiflerle halkımızı istismar etmektedir.
Yalan, dolan ve dolandırıcı ekipler zevki sefalarında, kaçak saraylarında altın kadehte içeceklerini içmekte, ceylan derisi koltuklarda oturmakta, israil tohumlu lale bahçelerinde stres atmaktadırlar.
Yolsuzluk ve hırsızlık sanki normal bir durum gibi algı operasyonu yapılmaktadır.
Hırsızı mağdur, hırsız var diyen, hırsızı yakalayan ve hırsızı yargılamak isteyenler ise maalesef suçlu konumuna sokulmuştur.
Hani hırsızlık yapanların kolları kesilecekti. Kol kesemediler ama iyi rol kestiler.’’dedi.
İbrahim akpınar /kırıkkale