EKONOMİST TÜRK‘ün “Kime oy vereceksiniz” anketine bakarsak MHP de, CHP de, AKP‘nin önünde gidiyor… AKP üçüncü parti konumunda, onu HDP izliyor… Dikkatimi çekti; seçmen, barajı aşamayacak partilere de oy veriyor. Bu oylar heba olup gidecek ve milli iradenin oluşmasında rol oynamayacak oylardır… O nedenle seçmeni uyarıyorum. Bağımsız Türkiye Partisi’ne, Büyük Birlik Partisi’ne, Demokrat Parti’ye, Demokratik Sol Parti’ye, Doğru Yol Partisi’ne, Genç Parti’ye, Hak ve Adalet Partisi’ne, Liberal Demokrat Parti’ye, Merkez Partisi’ne, Saadet Partisi’ne, Vatan Partisi’ne ve Yurt Partisi‘ne oy vermesinler, oylarını MHP ve CHP’de bir araya getirsinler… Bu buhranlı ve umutlarımızın yitirilmesine neden olan kaotik günlerden ve AKP sultasından ancak belirli mecralarda toplanarak kurtulabiliriz.
Benden hatırlatması…
……………………………………
7 Haziran seçim öncesinde AKP‘ye oy versin diye değişik illerde binlerce seçmene tam 63 milyon lira dağıtmışlar; eski parayla 63 trilyon lira…
Buna rağmen hayal kırıklığını da para dağıttıkları o illerde yaşamışlar.
Seçmen parayı almış ama oy’unu vermemiş…
1 Kasım seçimine giderken de para dağıtabilir ve seçmeni parayla satın almaya kalkabilirler.
Önceki seçimde dağıttıkları paranın kaynağını bilemiyoruz; bu defa dağıtacaklarının kaynağını da. AKP değirmenine suyun nereden geldiği önünde sonunda belli olacaktır…
Kimi örtülü ödenekten diyor, kimi yandaş müteahhitlerden…
En akla yatanı ise kaynağın devletin yaptığı parasal yardım olduğu söylentisi…
Bazıları “Para Katar’dan geldi” diye dedikodu yapıyor…
Sanmıyorum; emir hazretleri Tayyip Bey’e 50 at yani bir eküri armağan etti diye bu yakıştırma yapılmamalı.
Yapan yanılır!
Emir’den gelmemiştir.
Galiba bol miktarda paranın dolaşacağı bir propaganda sürecine giriyoruz. Bakalım daha ne tür gelişmelere ve söylentilere tanık olacağız…
* * *
DÜN bir haber düştü bilgisayarlara…
Hürriyet mahreçli; habere bakarsanız Türkiye’de eğitilen 75 kişilik bir silahlı grup, Suriye’ye girmiş ve Halep iline konuşlanmış…
Bu güç, IŞİD ve El Kaide yanlısı Nusra örgütüyle savaşacakmış…
Yanlarında da galiba 500 bin dolar götürmüşler…
Bir başka habere göre de bu kuvvetten önce 54 kişilik bir grup Suriye’ye geçerek IŞİD ve Nusra militanlarıyla çarpışmış…
Haberlerde muğlak noktalar var…
Bu eğitilenler Türk mü, Suriyeli mi, Amerikalı mı, orası belli değil.
Eğitenler Türk mü, Amerikalı mı, Suriyeli mi, o da meçhul…
Elbet de bu kabil haberlere ilişkin geniş bilgi verilmez ama hiç olmazsa bazı soruların zihinlere çöreklenmesini önleyecek imalarda bulunulabilir.
……………………………..
Eğer eğitilen kuvvet Türkler’den oluşuyorsa fena, Suriye’deki iç savaşa bulaşmış ve savaşa fiilen girmiş sayılırız. Terör örgütleri o zaman Türkiye’yi hedef alabilir ve PKK’nin yaptığı gibi, saldırılara başlayabilir…
Bu olasılıkları düşünüyor muyuz!?
Bölgede izlediğimiz politikanın dibinde ya da kıyısında köşesinde Suriye’deki terör örgütleriyle ve Esad kuvvetleriyle fiili durum yaratma niyetimiz bulunmuyordu.
Ne oldu; yoksa bu düşünce yerini savaşa mı bıraktı!?
Başbakan’ın ve Dışişleri Bakanı’nın konuya ilişkin sağlıklı açıklamalar yapması lâzım!
* * *
“HİÇBİR yanlışın içine girmedim bugüne kadar. Aldığım kararları da aklımla vicdanımla alıp ona göre hareket ediyorum”
Bu cümlenin kime ait olduğunu bilene dondurma ısmarlayacağım…
Hem de meyveli, kaymaklı ve çikolatalı, yani karışık…
………………………………..
Şu soruma da yanıt bekliyorum; insan akıl ve vicdan sahibi değilse onlarla nasıl hareket edebilir!?