kuşadası escortmalatya escortdeneme bonusu veren bahis sitelerihttps://1baiser.com/escort/parissexemodelbahis sitelerihttps://www.ertecongress.org/sweet bonanzacanlı casino siteleriBağdar Caddesi Escort
buca escort

Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası

beylikdüzü escort
ilbet

Tuzla azeri escort Alanya azeri escort Kayseri azeri escort Antalya azeri escort Diyarbakır azeri escort Anadolu yakası azeri escort Adana azeri escort Ataşehir azeri escort Şirinevler azeri escort Beylikdüzü azeri escort Halkalı azeri escort Maltepe azeri escort Ümraniye azeri escort Samsun azeri escort Avcılar azeri escort Pendik azeri escort Beylikdüzü azeri escort Maltepe azeri escort Ümraniye azeri escort Mersin azeri escort Avrupa yakası azeri escort Kocaeli azeri escort Bodrum azeri escort Bakırköy azeri escort Kadıköy azeri escort İzmir azeri escort bayan Beşiktaş azeri escort Eskişehir azeri escort Bursa azeri escort Şişli azeri escort Şişli escort bayan azeri escort İzmir Gaziantep azeri escort Ankara azeri escort Denizli azeri escort Samsun escort kızlar Malatya azeri escort İzmir azeri escorts Samsun azeri escort İzmir eskort bayanlar

ÜlkücüMilliyetçiTürkçüTürkeşÜlkü OcaklarıdövizakpchpmhpAhmet b.karabacakhasan külünk
DOLAR
19,0142
EURO
20,2737
ALTIN
1.222,26
BIST
5.066,69
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Çok Bulutlu
Salı Hafif Yağmurlu
12°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C
Cuma Az Bulutlu
16°C
adana eskort
Antalya Kumluca Konyaaltı Manavgat Muratpaşa Kaş Alanya Kemer aksu Döşemealtı kepez demre elmalı finike gazipaşa korkuteli serik
petshop

12 Eylül Ülkücü Edebiyatı: Emine Özgenç’in ”Eylül 12’den Vurdu” kitabıyla devam ediyor

12 Eylül Ülkücü Edebiyatı: Emine Özgenç’in ”Eylül 12’den Vurdu” kitabıyla devam ediyor

Dr. Hayati Bice

Yıllardır işitmekten bıktığımız bir teranedir: “Ülkücü hareketin 12 Eylül dönemini anlatan edebi eserler niye yok?”
Lütfi Şahsuvaroğlu’nun “Kafes”, Ş. Adnan Şenel’in “Elma ve Bıçak”, Dursun Kuveloğlu’nun “Koyu Gri Seneler”, Veysel Tekelioğlu’nun “Vurgunum” ,  Alper Aksoy’un “Kurt Nefesi” adlı roman formatındaki kitapları kitapçılarda kenarda köşede sergilenip, birkaç yılda 300-500 satışlarla tozlanırken artık bu teraneyi işitmek istemiyorum.
Burada isimlerini verdiğim eserlere Ahmet Aytaç’ın 12 Eylül sürecinin yurtdışı sayfalarını anlattığı “Firari Sevdam” kitabını da eklemeliyim. (Bahsettiklerim dışında benim kütübhanemde bulunan bazı eserler ile belki de haberdar olamadığım başka kitapların da var olduğunu biliyorum.)
***
Emine Özgenç’in “Eylül 12‘den Vurdu” kitabından daha ilk baskısının yapıldığı günlerde haberim oldu; çünkü o benim küçük kızımın okulunun edebiyat öğretmeni idi. Kitabın evimize girmesi de sanırım birkaç yıl önce oldu; ama bu yazıyı yazarken okuduğum 5. Baskısının başındaki nottan öğrendiğime göre daha önce ‘birbiriyle bağlantılı hikâyeler’ halinde kurgulanan eser, Kurgan Edebiyat tarafından yapılan baskısında otobiyografik bir roman formatına getirilmiş.

Bu yazımda Emine Özgenç’in “Eylül 12‘den Vurdu” kitabından biraz söz etmek istiyorum: Özgenç kitabında gerçek isimlerle ailesinin 12 Eylül’ün alacakaranlık kuşağı günlerinde ailece yaşadıklarını dile getirmiş.  Eşi Şahan Özgenç’in maruz kaldığı adlî takibatın kendi hayatına, kızı Nazlıhan’ın minik dünyasına, annesine en muhtaç olduğu bebeklik günlerini annesinden uzakta yaşamak zorunda kalan oğlu Fatih’in yaşadıkları çok duyarlı bir dille anlatılıyor. Bu noktada yazabileceğim o kadar duygu yüklü sözler var ki, yaşamayanın yazmasının riyakârlık olabileceği endişesi ile kendimi frenliyorum. Zaten Emine Özgenç kitabın sonuna eklediği  “Bitirirken” başlıklı sayfalarda söylenebilecek hemen herşeyi dile getirmiştir. Burada sözü uzatmadan sizleri Emine Özgenç’in satırları ile başbaşa bırakıyorum:

“Bitirirken

Kazım Karabekir Paşa, 1933’te bastırdığı “İstiklal Harbimizin Esasları” adlı eserinin ön sözünde, “Medenî camialarda, her hadiseyi müteakip alakadarlar, derhâl hatıralarını milletlerin, cihan ve tarihin huzuruna arz etmeyi en kutsi bir vazife bilirler. Biz tarihimizin en mühim hadiselerinin içinde yoğrulduğumuz halde bu mühim borcu ödemekte bazı sebeplerin tesiri ile geç kaldık. Daha ziyade gecikmek, hakikât nurunun gurubunu seyretmekten zevk almak demek olur.” diye yazmaktadır.

Biz, tarih yapan ancak yaptığı tarihi başkalarından öğrenen bir milletiz. Yazmamak hastalığını derhâl yenmezsek, bu illet gelecek nesillere de sirayet edecek korkusunu yaşamaktayım. O zaman tarihimizi iyi, kötü yanlarıyla dosdoğru öğrenmek ve tarihten ders almak şansını da yitirmiş olacağız. Korkarım ki, evlatlarımız bizim yaşadıklarımızı yaşamak zorunda kalacaklar ve tarihteki hataların tekerrüründen kurtulmak şansından da mahrum olacaklar.

Dünyada bazı köklü ailelerin aile tarihinin doğru oluşması için hatıralarını kaydedip sonraki nesillerine bıraktığını görüyoruz. Bizim böyle bir geleneğe sahip olan aile sayımız yok denecek kadar azdır. Muhakkak hatırat tutmak, tarih ve mekân belirterek olayları gelecek kuşaklara aktarmak alışkanlığını önce fert sonra da millet olarak edinmeliyiz. Bir hayli gecikmiş olmakla birlikte kendi hesabıma üzerime düşeni yapmakta olduğum için mesudum.

Bu kitapta yaşanmamış hiçbir şey anlatılmadı. Eksik anlatıldı belki veya anlatılmak istenmedi bazı şeyler. Belki anlatılması gerekenler de eksik kaldı ama yalan, sahte, yapmacık hiçbir şey girmedi bu anlatımların arasına. Uydurulmadı hiçbir şey.

Aslında bir sevda masalıydı bu, derin ve hazin!

Onlar, o derin sevdanın çocuklarıydı. Vatanı koydular yüreklerinin sırça köşküne diğer sevdaları unuttular. O sevdayla hemhâl olurlarken, uğruna kendilerinden vazgeçtikleri sevdalarını yaşatmak için gençliklerini, izbelerde, köhnelerde, zindanlarda, mezralarda, mezarlarda çürüttüler

İyisiyle kötüsüyle, doğrusuyla yanlışıyla; genç düşüncelerin gövereceği topraklarda yaşamanın ne demek olduğunu bile bile büyük bir hedef seçtiler. Ülkülerine koşarlarken hedef tahtasının ortasına yerleştirildiklerini bilemeden.

Onlar, hedef tahtasının tam ortasındaki noktaydı. Kendilerini merkez sandılar. Hedeftiler!

Batı rüzgârları soğuk esti zamansız. Sonra Eylül geldi. güçlü kuvvetli kollarıyla gerdi yayını. İthal malıydı yayı, Anadolu’nun çam ormanlarından gelmişti oku. Talimliydi önceden. Vaktiydi! Ortam, elverişli hale getirilmiş. “Olgunlaştırılmıştı.”

Gerdi yayı elleri titremeden bıraktı. Ok gitti! Gitti! Gitti! Kendi ormanından gelen, çam kokulu hedefin üzerindeki noktayı buldu. Ve… Eylül, emredildiği gibi tam 12‘den vurdu. (…)

Evet, merkez sanmışlardı kendilerini hedef olduklarını anladıklarında artık çok geçti. Okun ucunda parçalananlar çok gençti.

Ondan beridir ülkede yeşertilmez yerli düşünceler.

Ondan beri gündelik telaşlar takdir bulur da geleceğe dair fikirler gönenemez.

Ondan beridir yandaş olmak, güçlüden yana olmak, yan yatmak, yana yatmak, el avuç açmak hoştur. Yeni ufuklara bakmak, merak etmek, yol yordam aramak, karşı çıkmak, tartışmak, düşünmek, üretmek boştur…

Hak etmeden almak, düzenin adamı olmak, güçlüye yakın olmak, güçlüden yana olmak, gününü gün etmek, gücü biteni tanımamak meziyettir; insana yakışanı aramaksa ahmaklık.

Dedim ya aslında bir sevda masalıydı bu. “Ne yazık ki hicrandı bu aşkın sonu.” demeyeceğim. Çünkü dünya durdukça farklı mekânlarda, farklı kahramanlarca yaşanacak bitimsiz bir sevda bu! Biliyorum ki en acı veren deneyimler yaşansa da birçok adam gibi adam, koşmaya devam edecek inandığı değerlerin ardından. Düşünceden ve düşünenlerden ürkenlerin insanlık dışı çözümleriyle, hayattan bezdirilseler de…

Biz, bu hikâyede anlatılan sevdanın çocuklarıydık. O sevda insanlık tarihi boyunca izin alamadı, onanmadı büyük (!) adamlarca. Onanmayan bir sevdanın çocuğu olmak yeterince zorken ve sevdamızın uğrunda, ölümlere giderken; sevdasıyla yandığımız ülkemizin geleceği karartıldı. Ne sevdamıza doyabildik ne de anlatabildik derdimizi. Gençliğimizin heder edilmesi yetmez gibi üstüne bir de “asi” damgası yedik ve “ Asi Seksen Kuşağı” adıyla tarihe geçtik.

Dünya kurulalı beri hep vardı bu sevda, özneler, mekânlar, zamanlar farklıydı sadece. Ama acılar aynıydı, acı verenler de…

Bu yaşananlar da unutulsun ve sadece masal olsun isterim. Okuduklarınızdan sonra uykunuz kaçtı mı bilmiyorum. Zaten bu hikâyeleri uyumanız için anlatmamıştım, itiraf edeyim…

Ne yapayım? Ne yazık ki anlattığım her şeyi yaşadık. Anlatmalıydım. Bir daha sonu kötü biten öyküler yaşanmasın diye. Yaşamak yeterince zordu ama anlatamamak da o kadar dayanılmazdı.

Son ricamdır, söylemeliyim; “Sevgili okurlarım; sakın etrafta papatya aramayı ihmal etmeyin, olur mu? Belki de sevgiyle bakan gözlerinize ihtiyacı vardır. Ya da susamıştır kim bilir? Şefkatle okşamanızı bekliyordur, hemen yanı başınızdadır belki de… Unutulmuş ve önemsenmemiş olmak bir kara bulut gibi çökmüştür yapraklarına. Belki bir yaprağını daha gün ışığına çıkarabilmesi için üzerine basan taşı kaldırmanızı bekliyordur ha!

Bir gün taş blokların arasında yaşam savaşı veren bir papatyanın sesini duyar da ellerimizle olmasa bile okşarsak gözlerimizle ve baharını baharda kaybeden papatyaları hatırlarsak… Onun hayata tutunuşu güç verirse ayaklarımıza ve bu cömert topraklarımıza daha sağlam, daha fark ederek, severek ve “Benim!” diyerek, basarsa ayaklarımız, bu ne övünülesi bir fark ediştir ve bence can sağlığı kadar önemli bir şeydir.

Hele bir de daha serpilmesi, büyümesi için verebilirsek can suyunu bu davranış, ne vefalı ne asilcedir! Kendimden biliyorum bir “Merhaba”ya dünyaları değişmiyor insan. Üstüne bir de “Nasılsınız?” diye sorulunca; uzun soluklu bir gülümseme geliyor yanaklara. Bir “Nasılsınız” a muhtaç olan papatyayı bulduğunuzda nasıl gülümseyecek gözleri göreceksiniz.

Dilerim “Nasılsınız?” diyeniniz hiç eksik olmasın!

Dilerim, “Bundan sonraki Eylüller,” genç nesillerce, ciğerimizi, kalbimizi, bütün değer ve hasletlerimizi 12’den vuruşuyla değil de yeniden “bolluk bereket getiren güzel bir sonbahar ayı” olma sıfatıyla yaşansın, yaşatılsın ve hatırlansın.

Eylüllerimize bereket getirecek o asil tohum, hala topraklarımızda… Her şeye rağmen ezeli sevdamızı iletecektir yarınlara. Yeter ki fırsat vermeyelim asil şifresiyle oynanmasına.

Hikâyesi anlatılacak yüzlerce papatya var daha. ”Eylül 12’den Vurdu” üçlemesinin ikinci kitabında beraber olacağımız güne kadar ben de hasretinizi taşıyacağım kalbimin en mutena semtinde!

12 Eylül müteahhitlerinin tüketmeyi başaramadığı bitimsiz sevgi ve saygılarımla…”
***
Birkaç Değini

“Polis Muhbirleri”
Kitabın 12 Eylül sürecini anlatırken vurgulamadan geçemeyeceğim iki yönüne değinerek yazımı noktalamak istiyorum: Bunlardan birincisi 12 Eylül’ün o meşhur “karıştır-barıştır” safsatasının eserde tüm ayrıntıları ile ve insanî duyarlılık korunarak Şahan Özgenç’in deneyimini yansıtır şekilde büyük bir başarı ile anlatılmasıdır.  İkinci husus, Şahan Özgenç’in yakalanması esnasında değinilen “ajan” konusudur.  Bilemiyorum gerçek isimleri midir ama, kitapta verilen isimleri ile ülkücüler arasında polis muhbirliği yapan “Hasan” ve “Remzi” tipleri 12 sürecinde “kaçak” yaşayan ülkücülerin acı anılarının “kötü” kahramanlarıdır.
***
Ahmet Kerse
Kitabı okurken Şahan Özgenç’in Gaziantep cezaevinde koğuş arkadaşı olan ve 12 Eylül cuntasının idamını onaylayarak kanına girdikleri Ahmet Kerse’yi -ve hele de annesini- anlatan satırları hala yüreğimi oyan bir matkap, bir gönül burkuntusudur. Ruhu şâd olsun.

***

Hasta Mahkûmların Dramı
Benim –özellikle bir hekim olarak- değerlendirmeme göre Emine Özgenç’in kitabında en başarılı bölümlerinden birisi eşinin hapishane sürecinde yakalandığı Tüberküloz (=verem) hastalığı ile mücadelesini anlattığı satırlar oldu. Bu bölümlerde ismine rastladığım ve eski kuşak Türk milliyetçilerinden birisi olarak -bugüne kadar çevremizde hep saygı ile anıldığını işittiğim- “asker kökenli” bir başhekimin (M.Ü.) kendisine zarar gelebileceği düşüncesiyle ülkücü bir mahkûmun sağlık sorunun çözümü için yetkisi çerçevesinde basit bir yardımdan kaçınmasını öğrenmek oldu. (Yazar kitabında bu başhekimin ismini verirken, soyismini yazmadığından ben de sadece baş harflerini kodlamakla yetiniyorum.)
***
Kitabın Mutlu Sonu
Neredeyse baştan sona bir hüzün yumağı olan kitabın en gönül ferahlandıran bölümü olan beraat sonrası Şahan Özgenç’in yeniden hayata tutunmasına el veren iki ismi de -Emine Özgenç de kitabında anarak haklarını teslim ettiği için- belirteyim: Rahmetli Galip Erdem ve Hüsnü Poyraz.
***

Son olarak, kalb sahibi bir anne duyarlılığının her satırında hissedildiği bu eseri için Emine Özgenç’e teşekkür ederken, Şahan Özgenç ve onların çilelerinin masum ortakları Nazlıhan ve Fatih’i gönlümden taşan en sıcak duygularla selamlıyorum. Eserin 5. ve son baskısını güzel bir kapak ile okura ulaştıran ve dağıtım kanallarına ulaştırarak dünyanın her yerinde okunabilmesine imkân veren Kurgan Edebiyat Yayınları’nın sahibi Cuma Ağca‘yı da piyasada satış rakamlarından ürkmeden, ülkücü edebiyat eserlerinin baskısı gibi zor bir işe girişmesi vesilesiyle kutlarım.

Emine Özgenç’in Bitirirken” yazdığı satırlarından ”Eylül 12’den Vurdu” üçlemesinin ikinci kitabının yolda olduğunu öğreniyoruz.

Çok gecikmez inşaallah…

Escort Kayseri Escort Ardahan Escort Balıkesir Escort Nevşehir Escort Muş Escort Tunceli Escort Niğde Escort Şırnak Escort Giresun Escort Çanakkale Escort Manisa Escort Afyonkarahisar Escort Tekirdağ Escort Kars Escort Ankara Escort Polatlı Escort Mamak Escort Çankaya Escort Haymana Escort Sincan Escort Keçiören Escort Pursaklar Escort Etimesgut Escort Aydın Escort Kırklareli Escort Trabzon Escort Ordu Escort Konya Escort Siirt Escort Kahramanmaraş Escort Artvin Escort Kilis Escort Yalova Escort Batman Escort Van Escort Eskişehir Escort Antalya Escort Muratpaşa Escort Kemer Escort Kaş Escort Alanya Escort Konyaaltı Escort Manavgat Escort Kumluca Escort Tokat Escort Bayburt Escort İstanbul Escort Sancaktepe Escort Bağcılar Escort Kayaşehir Escort Mecidiyeköy Escort Fulya Escort Beşiktaş Escort Zeytinburnu Escort Kartal Escort Tuzla Escort Küçükçekmece Escort Üsküdar Escort Merter Escort Güngören Escort Sarıyer Escort Bayrampaşa Escort Çatalca Escort Esenler Escort Bakırköy Escort Kadıköy Escort Maltepe Escort Şerifali Escort Çekmeköy Escort Kağıthane Escort Beylikdüzü Escort Başakşehir Escort Kurtköy Escort Beykoz Escort Ataşehir Escort Sultanbeyli Escort Esenyurt Escort Fatih Escort Eyüpsultan Escort Avcılar Escort Büyükçekmece Escort Beyoğlu Escort Nişantaşı Escort Pendik Escort Bahçelievler Escort Ümraniye Escort Şişli Escort Kocaeli Escort İzmit Escort Gebze Escort Karaman Escort Ağrı Escort Rize Escort Adana Escort Seyhan Escort Çukurova Escort Amasya Escort Erzincan Escort Kastamonu Escort Malatya Escort Yozgat Escort Mersin Escort Anamur Escort Yenişehir Escort Akdeniz Escort Erdemli Escort Mezitli Escort Silifke Escort Edirne Escort Çorum Escort Gaziantep Escort Şehitkamil Escort Şahinbey Escort Nizip Escort Isparta Escort Karabük Escort Düzce Escort Gümüşhane Escort Kırıkkale Escort Bartın Escort Burdur Escort Uşak Escort Adıyaman Escort Muğla Escort Dalaman Escort Marmaris Escort Milas Escort Datça Escort Fethiye Escort Bodrum Escort Samsun Escort İlkadım Escort Atakum Escort Aksaray Escort Bilecik Escort Şanlıurfa Escort Zonguldak Escort Osmaniye Escort Sakarya Escort Bingöl Escort Kütahya Escort Elazığ Escort Bursa Escort İzmir Escort Konak Escort Çeşme Escort Gaziemir Escort Buca Escort Bayraklı Escort Karşıyaka Escort Urla Escort Balçova Escort Bornova Escort Bergama Escort Çiğli Escort Bolu Escort Bitlis Escort Diyarbakır Escort Sivas Escort Iğdır Escort Denizli Escort Sinop Escort Erzurum Escort Kırşehir Escort Çankırı Escort Mardin Escort Hatay Escort Hakkari
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mecidiyeköy escortlar Şişli escortlar Bakırköy escortlar Halkalı escortlar Avcılar escortlar Şirinevler escortlar Bahçeşehir escortlar Taksim escortlar Beşiktaş escortlar Kartal escortlar Kadıköy escortlar Ümraniye escortlar Anadolu Yakası escortlar Maltepe escortlar Beylikdüzü escortlar Pendik escortlar Avrupa yakası escortlar Adana escortlar Kocaeli escortlar Antalya escortlar Gaziantep escortlar