Ergun KAFTANCI
ADAM eski özel harekâtçı…
Meslektaşları, bölünmez bütünlüğümüzü savunmak için ülkenin her köşesinde teröristlerle mücadele ederken o, rüşvet vererek karanlık işler çeviren bir acemin adamı olarak yazar dövdürüyor…
Acı olanı söyleyim; bu şerefsizliğe de kimse sesini çıkaramıyor…
Türkiye bu iktidar tarafından, işte buralara kadar getirildi…
* * *
MERKEZ Bankası Başkanı Erdem Başçı‘yı takdir etmiyoruz…
Ama dünya onu alkışlıyor…
Hem de ayakta…
Başçı dünyada, yılın Merkez Bankası Başkanı seçildi değerli okurlar. Bilir bilmez üzerine çullanıp“İlle de faiz indirimi yap” diye baskı altına aldığımız para uzmanımızdan bahsediyorum…
………………………… …………………………
O günlerde Başkan’a haksızlık yaptığımız için utanmalıydık…
Utanmadık…
Üzerine çullandığımızda yüzümüz dahi kızarmadı…
Bugün ortam olarak “Eller aya, biz yaya” sürecini yaşıyoruz; herhalde yüzümüz pancara dönmüş, kıpkırmızı olmuştur!
* * *
İTTİFAK halinde olmasınlar…
Baksanıza PKK ile IŞİD aynı anda saldırıyor…
Dün Kilis’e dinci örgütün havan mermisi düşerken bölücü örgütün roketatarlı saldırısı da Yenişehir’de can alıyordu…
İstihbaratçıların yanı sıra uzmanlar da bu birlikteliğin nasıl sağlandığını araştırmalı…
Yetmez…
İki cinayet şebekesinin kordinatlarına da bakmalı…
Hangi boyutta bir hainlikle karşı karşıya olduğumuzu iyice görmeliyiz.
* * *
DOKTOR Cem Argun mikrobiyoloji uzmanı…
İddiası düşündürücü:
-Suriye’den kontrolsuz insan girişi nedeniyle gizli tutulan bazı virüs kökenli hastalıklar arttı…
Mesela Domuz Gribi…
Bakan “Panik yapmayın” diye etrafı sindirmeye uğraşırken Dr. Argun‘un önerisine kulak verin:
-Basit görünen durumlarda bile hekime başvurun…
Siz siz olun bu uyarıyı dikkate alın; malûm, hastalık çocuk oyunu değil dostlar!
* * *
ADALET Bakanı, “Yeni Alevi Reformu yolda” diye açıklama yaptı…
Nisyanla malûl olmayan hafıza-i beşer anımsayacak ve soracak:
-Bu kaçıncı reform yolda açıklaması?
Hakikaten kaçıncı?
Soruyorum; çünkü mübarek reform, onca yıldır yolda, bir türlü gelemedi!
* * *
KİPTAŞ. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin konut şirketi…
Amacı dar gelirli yurttaşların ucuz yolla ve kolaylıkla daire sahibi olmalarını sağlamak…
Çatalca’da, Hadımköy’de, Beykoz’da, İstanbul’un merkeze uzak alanlarında geliri belirli yurttaşlar alsın diye daire yapıyorlar…
Bu amaçla Çatalca’da tam 2 bin 200 adet konut üretildi. Bunlar talep sahiplerine kurayla verilecekti. Talepte bulunanlar heyecan içerisinde dağıtım gününü bekliyordu…
O da ne?
Bir sabah dağıtımın yapılmayacağı açıklandı…
Çünkü konutların tamamı bir gecede topluca el değiştirmiş ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından dar gelirli yurttaşlara değil fakat paralı birine ya da birilerine verilmişti…
Bu el değiştirme karşısında susan başkana dün bir üniversitemiz tarafından fahri doktor sıfatı verildiğini de kaydedelim…
Demek ki insanın bu sıfatı elde edebilmesi için garibana yapılan evleri para babalarına devretmek gibi bir eylemi yapmış olması gerekiyor…
* * *
CUMHURBAŞKANI‘ndan sonra Başbakan da gezilerine sadece yandaş gazetecileri götürmeye başladı. Muhalefet yapan medya mensuplarına selam bile vermez oldu…
Aynı alışkanlık!
Ülkeyi medyada yaptıkları gibi, işte böyle kutuplaştırdılar, ayrıştırdılar…
Oysa birlik, beraberlik, kardeşlik filan gibi kaynaştırıcı sözcükler ağızlarından eksik olmuyordu. Demek ki o sözcükler sadece dillerine perseng olmuş; uygulamaya gelince söylediklerini unutuyorlar…
Yani, kutuplaştırmaya da, ayrıştırmaya da devam!
İyi olur inşallah!
* * *
HAKKARİ‘nin merkezi Yüksekova olacak, Şırnak’ın merkezi de Cizre…
HAKKARİ‘nin merkezi Yüksekova olacak, Şırnak’ın merkezi de Cizre…
Nedeni açıklanmadı…
Bilen de yok…
Bu değişim acaba hangi akla hizmet?
………………………… …………………….
Kan ve gözyaşının aktığı bölgede ne olağanüstü hal ilan ettiler, ne sıkıyönetim…
Duruma bakarak oraya buraya sokağa çıkma yasağı koyup olayları bastırmaya çalıştılar. Acaba olağanüstü hal ya da sıkıyönetim ilan etselerdi, terör bugüne kadar bitirilmiş olmaz mıydı?
Mesela sıkıyönetim ilan edilseydi, ya da olağanüstü hal getirilseydi iktidarın zaafı ortaya çıktı derler diye mi korktular…
Anlayamadım!