
TÜRK Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş memurun emeğinin satıldığını belirterek, “Memurlar 2015 yılında 1,8 enflasyon kaybına uğradı” açıklaması yaptı. Yokuş, “Siyasi iktidar 13 yıl boyunca çalışanlar arasında bizden olanlar ve olmayanlar diye ayrım yapmıştır” dedi.
“2015 yılında ilk altı ayda resmi enflasyon %4,8 olarak gerçekleşmiş, Temmuz ayında memurlar %1,8 oranında enflasyon farkı almışlardı. 2015 yılı toplam enflasyonu %8,8 olarak gerçekleşmiş, ikinci 6 aydaki enflasyon farkı birinci aydaki fark düşülerek, %0,9 olarak ödenmiştir. Kamu çalışanları ilk defa böyle bir durumla karşılaşmışlardır. Malum-senin 2013 ve 2015 yıllarında imzaladığı toplu sözleşme metinlerinde hükümet lehine yapılan değişikliğe ses çıkarmadığı görülmüştür. Memurlar 2015 yılında %1,8 oranında kayıpla kapatmıştır.”
MEVCUT 657 SAYILI YASA GÜNÜMÜZ ŞARTLARINA UYGUN DEĞİLDİR
“Türk Kamu Personel Sisteminin temelini oluşturan 657 sayılı Kanun, 1965 yılında kabul edilmiş, mali haklar ise 1970 yılında yürürlüğe girmiştir. 40 yılı aşkın süredir uygulanan bu sistem, değişen şartlara uyarlanmak zorundadır. Kamuda ücret sistemi karmaşık bir hal almış, kamu görevlileri mali haklarını dahi bilemez hale gelmişlerdir. Atama, sicil, yer değiştirme, terfi gibi birçok konuda ise ciddi sorunlar baş göstermiştir.
Ortaya çıkan sorunların bir kısmının idarecilerin keyfi tutumundan kaynaklandığını göz ardı etmeksizin, bu sistemin düzenlenmesi ve içinde bulunduğumuz 21. Yüzyılın şartlarına uygun hale getirilmesi bir gereklilik haline gelmiştir.”
FARKLI İSTİHDAMLAR SEBEBİYLE HİÇBİR PERSONELİN HAKLARI AYNI DEĞİLDİR
Anayasa’nın 128. Maddesinde memur tanımının yapıldığını belirten Yokuş, “Devlet kurumlarında, 657 sayılı kanunun 4/A; 4/B, 4/C, 4/D maddesi, 1309 sayılı Kanun, 2547 sayılı Kanun, 3056 sayılı Kanun, 4059 sayılı Kanun, 5258 sayılı Kanun 209 sayılı Kanun, 5393 sayılı Kanun, 540 sayılı KHK, 399 sayılı KHK, 181 sayılı KHK, 506 sayılı KHK’ya göre çalıştırılan personeller bulunmaktadır. Bu kadar çok çeşitli istihdam rejiminde, görev yapan personelin hiçbiri bir diğeri ile aynı hakka sahip değildir” dedi.
SİYASİ İKTİDAR İŞ GÜVENCESİZ ÇALIŞMA İSTİYOR, MEMUR-SEN’DE BUNU DESTEKLİYOR
“Siyasi iktidar 13 yıl boyunca çalışanlar arasında bizden olanlar ve olmayanlar diye ayrım yapmıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakanlığı döneminden itibaren her fırsatta ” işçi – memur ” ayrımının kaldırılması gerektiğini ifade etmiştir. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde işçi-memur ayrımı olmadığını ve hatta ” Devletin malı deniz ” anlayışının 657 sayılı kanun ile rahatlıkla yapılabileceğini söyleyen Erdoğan, bu düşüncenin yanlış olduğunu Devlet Personel Başkanlığının resmi internet sitesine bakarsa rahatlıkla görebilir. Birçok gelişmiş ülkede kamu çalışanları gibi hayat boyu garantisi olan devlet memurları var. Örneğin Hollanda’da süreli sözleşmeli çalışanların oranı yüzde bir bile değil. Hepsi iş garantili ama Türkiye’de devlet memurların iş garantisi birilerini rahatsız ediyor.”
MEMURUN İŞ GÜVENCESİ KONUSUNDA KAMUOYU YANLIŞ BİLGİLENDİRİLİYOR
“Amerika’nın da Başkanlık sistemiyle yönetildiğini örnek gösteren Sayın Cumhurbaşkanı burada çalışanların %90’ının hayat boyu çalışanlar veya ucu açık süreli sözleşmeliler olduğunu görebilir. Ayrıca, İngiltere, İspanya, İrlanda, Avusturya, Yeni Zelanda, Portekiz, Belçika, Finlandiya’da Devlette çalışanların %90’ı güvenceli sürekli çalışanlardır. Memurun güvencesine göz dikenler, her yıl 500’ün üzerinde memurun işten atıldığını ve 20 binden fazla memura çeşitli cezalar verildiğini de bilmektedirler.
Ayrıca Erdoğan malum yandaş Konfederasyonun toplantılarında da ” işçi memur ayrımının kaldırıp çalışanlar ” kavramının getirilmesini ifade etmiş, Yandaş Konfederasyon da iş güvencesiz çalışmayı destekleyerek, Erdoğan’ı ayakta alkışlamıştır.” Dedi.
PARALEL YAPI İLE MÜCADELE ADI ALTINDA İŞ GÜVENCESİ KALDIRILACAK
“Siyasi iktidar, yarattığı paralel canavarını bahane ederek, her türlü hukuksuzluğu yaptı. 12 yıl birlikte ülkeyi yönetenler; orduya, emniyete, yargıya ve siyasi muhaliflerine birlikte kumpas kurdular. Bugün birbirlerine düştüler. Milletten de kendi yanlarında saf tutmalarını ve destek vermelerini istiyorlar. Ülkeyi 12 yıl boyu paralel paralel yönetenler, şimdi paralel yapı ile mücadele için 657 sayılı DMK’nın değiştirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Bu bahane ile memurların iş güvencesini ellerinden alacaklar. Kamuda paralel bir yapı varsa, oda yandaş sendikadır.”
ÇALIŞMA HAYATINDA NORM VE STANDART BİRLİĞİ SAĞLANMALIDIR
Yokuş, 657 Sayılı Kanunun İş güvencesi korunarak yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirterek, taleplerimizi şöyle sıraladı. Yokuş, “Çalışma hayatında norm ve standart birliği sağlanmalıdır. İşçi, memur ve kendi hesabına çalışanlarla ilgili ekonomik haklar, emeklilik dahil eşitlenmelidir.
Çağdaş, AB standartlarına uygun bir çalışma hayatı düzenlemesi yapılmalıdır. 40 yılı aşkın süredir var olan 657 sayılı yasa yamalı bohçaya dönüşmüştür. Çağdaş bir personel reformu gerçekleşmelidir. Kamuda unvan ve maaş bordrosu sadeleştirilmeli, memur sınıfları arasında ücret ve sosyal haklardaki farklılıklar giderilmelidir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu dışında özel kanunlarla oluşturulan kamu çalışanları ile ilgili yasalar birleştirilmeli, mevzuatları eşit hale getirilmelidir.
Askere ayrı, polise ayrı, yargıca ayrı yasa olmaz. Kamuda çalışma hayatındaki farklı istihdam modelleri kaldırılmalıdır. 4B, 4C, çakılı sözleşme, kadro karşılığı sözleşme, taşeron gibi\’85 Kurumlardaki atama yükselme yönetmelikleri mevzuatı eşit hale getirmelidir. Dışişleri Bakanlığı’nda farklı, Askeriyede farklı, Adliye’de farklı yönetmelikler olmaz. 657 ve diğer memurlarla ilgili yasalardaki ayrıcalıklar kaldırılmalıdır. Özellikle Askeri Sivil personel için istisna olarak düzenlenen 657’nin 232 ve 233. Maddeleri kaldırılmalı, mağduriyetler giderilmelidir.”
ATAMA VE YÜKSELMELERDE LİYAKATI TEMEL ALAN BİR DÜZENLEME YAPILMALIDIR
Yokuş, “Atama ve Yükselme yönetmeliklerinde bir düzenleme yapılarak, Yükselme Sınavlarında sözlü mülakat şartı kaldırılmalı, gerekirse iki kademeli yazılı sınav sistemine geçilmelidir. Ayrıca kurumlara boş kadroları için her iki yılda bir sınav açma zorunluluğu getirilmelidir. İstisnai memur kadrolarına sınavsız atamalar ortadan kaldırılmalıdır. Sınavsız hiçbir şahıs Devlet Memuru yapılmamalıdır.
Kamuda en önemli sorun olan ek ödemelerin emekliliğe sayılması sağlanmalıdır. Ek göstergede, hizmetliden başlamak üzere, Şube Müdürüne kadar 800 puan artış yapılmalıdır. Özel hizmet tazminat oranları ve yan ödeme katsayıları hakkaniyetli bir şekilde memurlara uygulanmalıdır. Memurlara her 10 yılda 1 derece yerine, bütün memurlar işe girişte 1 derece önden başlayacak şekilde düzenleme yapılmalıdır. Her çalışan her yıl terfi edebilmelidir. Çalışanların, çalıştıkları sürece önü açık olmalıdır.
1 dereceye kadar inebilmelidir. Memurlara (işçilerde olduğu gibi) her yıl ikramiye verilmelidir. Bu ikramiyeler dini bayramlarda iki ikramiye şeklinde düzenlenmelidir. Sendika üyelerine her yıl asgari ücret kadar sendika teşvik primi verilmelidir. Nakil ve yer değiştirmelerde aile bütünlüğü gözetilmelidir. Atama ve yükselmelerde liyakatı temel alan bir düzenleme yapılmalıdır.
Fazla çalışma ücretleri İLO standartlarına uygun hale getirilmelidir. Çalışanlara öğle yemeği bedeli verilmeli. Ayrıca, servisi olmayan kurum çalışanlarına yol ücreti verilmelidir. Kamu kurumlarında A grubu kadrolara şartları tutan çalışanların da girebilmesi için düzenleme yapılmalıdır.
Müfettiş Yardımcısı, Denetmen Yardımcısı, Uzman Yardımcısı gibi\’85 Disiplin cezaları yeniden düzenlenmeli, memurların saldırı ve iftiralardan korunması için tedbirler alınmalıdır. Yardımcı Hizmetler Sınıfı kaldırılmalı, tüm çalışanlar Genel İdari Hizmetler Sınıfına geçirilmelidir. Vergi dilimleri yeniden gözden geçirilmeli, memurların maddi kayıplarının önüne geçilmelidir.”
İŞ GÜVENCEMİZDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ
Yokuş iş güvencesiz çalışmayı kesinlikle kabul etmeyeceğimizi bildirerek, “Memurlarımız Devleti somutlaştırır. Memurlarımızın iş güvencesinin kaldırılması demek, devletin birliğinin ve bütünlüğünün bozulması demektir. Biz buna asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye Kamu-Sen olarak 2 milyon 600 bin memurumuz ile iş güvencemiz için mücadele edeceğiz. Memurun iş güvencesiz olarak çalışmasını asla kabul etmeyiz” dedi.