Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası
Tuzla azeri escort Alanya azeri escort Kayseri azeri escort Antalya azeri escort Diyarbakır azeri escort Anadolu yakası azeri escort Adana azeri escort Ataşehir azeri escort Şirinevler azeri escort Beylikdüzü azeri escort Halkalı azeri escort Maltepe azeri escort Ümraniye azeri escort Samsun azeri escort Avcılar azeri escort Pendik azeri escort Beylikdüzü azeri escort Maltepe azeri escort Ümraniye azeri escort Mersin azeri escort Avrupa yakası azeri escort Kocaeli azeri escort Bodrum azeri escort Bakırköy azeri escort Kadıköy azeri escort İzmir azeri escort bayan Beşiktaş azeri escort Eskişehir azeri escort Bursa azeri escort Şişli azeri escort Şişli escort bayan azeri escort İzmir Gaziantep azeri escort Ankara azeri escort Denizli azeri escort Samsun escort kızlar Malatya azeri escort İzmir azeri escorts Samsun azeri escort İzmir eskort bayanlar
ÜLKÜCÜ ÖĞRETMENLER BİRER MÜRŞİD GİBİYDİ.
12 Eylül öncesinde ÜLKÜ-BİR mesleki ülkücü teşkilatlanmanın amiral gemisiydi diyebiliriz. Hatta köylerdeki imamın Erbakan’ın acentesi, öğretmenin ise Türkeş’in temsilcisi sayıldığı yaygın konuşulan bir olay, bir yönüyle de gerçekti.
“Türk Siyasetinde MHP” kitabımda ayrıntılı olarak verdiğim şekilde MHP’nin sandıktaki gücünün çok ötesinde bir etki alanı oluşturmasında bu örgütlenmenin payı büyüktü. Devletin rakamlarına göre 12 Eylül öncesinde ÜLKÜ-BİR’in resmi kayıtlı üye sayısı 40.000’in üzerindeydi. O günkü öğretmen kadrosunu düşünürseniz bu muazzam bir potansiyeldir.
***
Bu satırları yazmama vesile olan Ali Bademci’nin “Bir Ülkü Dervişi: Şeyhim Ayhan Aksu” kitabında anlatılan kişi de işte o kahraman ülkücü öğretmenlerden birisi idi. Ali Bademci’nin fillen öğretmeni olmamış olan bu İngilizce öğretmeni kitapta tatlı tatlı anlatıldığı üzere, Ali Bademci ve Adanalı ülkücüler için “”İRŞAD EHLİ BİR ŞEYH” gibi hayatlarını yönlendiren gerçek bir mürşid idi.
***
Ali Bademci’nin daha önce tanıttığım “12 EYLÜL İŞKENCESİNDE BİR ÜLKÜCÜ GAZETECİ” kitabının tamamlayıcısı olan bu kitabı da bir gün bir gecede okudum.
Ali Bademci ile konuştuğumuz üzere birbirini tamamlayan bu iki hatıratın tek cild olarak (tekrarlardan arındırılarak) basılması Adana özelinde ülkücü hareketin Ankara-İstanbul dışında nasıl çalıştığının kanıtı olarak gelecek kuşaklardan ülkücüler için bir işaret taşı olacaktır.
Bu vesile ile Ayhan Aksu’ya ve başta Tevfik Pampal gibi Adana’da şehid düşenleri olmak üzere ahirete göç etmiş bütün ülkücü öğretmenlerimize, Allah’tan rahmet niyâz ederim. Eseri yayınlamakla büyük bir hizmeti yerine getiren POST YAYIN sahibi Hayri Ataş da kallavi bir teşekkürü hak ediyor. Önümüzdeki sezonda yeni kitapları ile tanışacağımız POST yayına neşriyat hayatında başarılar dilerim.
SON SÖZ: Var olasın Ali Bademci; Türkistan tarihi için olduğu gibi ülkücü hareket adına da bu örnek çalışmalara imza atmanla tarihe bir çentik attığın için ellerin dert görmesin.