İNKAR ETMEK BEYHUDEDİR; “TAŞ KIRILIR, TUNÇ ERİR, FAKAT TÜRKLÜK EBEDİDİR” Türklüğü red ve inkar boşuna, parçalama, bölme ve etnik kökenlerine ayırma çabaları beyhudedir. Türk düşmanlarına inat Atatürk’ün sözüyle haykırıyoruz: “Taş kırılır, tunç erir, fakat Türklük ebedidir.” Türküm diyenlerin ırkçı, Ermeni’yim ya da Rum’um diyenlerin mazlum diye gösterilmesi ne yaman bir çelişkidir. Amaç Türklüğü parçalamaktır. Yapılmak istenen bütünü parçalara ayırmak, parçayı da bütünün önüne geçirmektir.
Sözde “Barış ve Demokratikleşme” sürecinin başında, birbiri ardına konulan uygulamalarla Türklüğü hedef alan AKP iktidarı, artık gerçek niyetini açığa vurmuştur.
AKP ve Sayın Başbakan’ın gözde danışmanlarından Prof. Unvanlı bir MYK üyesi Dede Korkut diyarı Bayburt’ta; yani Türklüğün öz yurdunda Türklüğe saldırmıştır.
AKP-BDP-PKK ortaklığında ve küresel emperyalistlerin desteğinde yürürlüğe konulan Bölünme Projesi, Türklük yok edilmeden başarıya ulaşamaz.
Tarihteki Haçlı Seferleri’nin amacı; İslam dünyasının çetin cevizi olan Türk milletini yok etmekti. Bu günkü saldırının da bundan hiçbir farkı yoktur.
Sözde “Barış ve Demokratikleşme” sürecinin Türklüğün idam fermanı olduğunu söylediğimizde, işte bu günleri görmüştük.
İktidarda kalabilmek için her yolu mübah sayan AKP, nihayet gerçek niyetini açığa vurmuş ve Türklüğü red ve inkar etmiştir.
MOZAİKÇİLERE CEVABIMIZ; TÜRKLÜK MERMERDİR MERMER
Türklüğün red ve inkarı için türlü yol ve yöntemler denenmiş, AKP sözcülerinin dediği etnik topluluk, melez halk ve mozaik tezleri hükümet politikası haline gelmiştir.
Oysa bütün dünyanın bildiği gibi Türk milleti, kültür, inanç ve ülkü birliğini tahakkuk ettirmiş, adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır.
Türklüğü parçalamak isteyen bütün bu mozaikçilere Başbuğ Alparslan Türkeş’in cevabını veriyoruz: “Ne mozayiği…, Türklük, mermerdir, mermer.”
TÜRKLÜK; ÇİN SEDDİNDE METE HAN, HAÇLI KARŞISINDA KILIÇ ARSLAN, İSTANBUL’DA FATİH, KOCATEPE’DE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’TÜR
Türk düşmanlarına tarihi gerçekleri bir kez daha hatırlatıyoruz: Türklük Çin Seddin’de Metehan, Haçlı Seferleri karşısındaki Kılıç Arslan’dır.
Türklük, İstanbul ve Trabzon’da Fatih Sultan Mehmet Han, “Hakimül Haremeyn değil, hadimül Haremeyn” diye haykıran Yavuz Sultan Selim Han’dır.
Türklük, rahat yatağında değil, Zigetvar Seferi’nde Hakk’ın rahmetine kavuşan Cihan Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’dır.
Türklük, tam haritadan silinmek istendiği anda, emperyalizmin bütün oyunlarını Kocatepe’de başlarına geçiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk’dür.
MHP ve Ülkücü Hareket’in yıllar yılı haykırdığını bu vesileyle bir kez daha haykırıyoruz: “ Türklük bedenimiz, İslamiyet ruhumuzdur.”
Red ve inkarcılara Atatürk’ün sözüyle cevap veriyoruz: “Türk, yıldırımdır, kasırgadır, bu dünyayı aydınlatan güneştir.”