MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türkiye’nin üniter yapısı sarsılıyor. Toprak bütünlüğü bölünmenin eşiğine getiriliyor.” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türkiye’nin üniter yapısı sarsılıyor. Toprak bütünlüğü bölünmenin eşiğine getiriliyor. Biz MHP olarak, büyük Türk milletinin aziz evlatları hangi kökenden olursa olsun, hangi mezhepten olursa olsun hepsini bütünüyle kavrıyoruz. Tümüyle kucaklıyoruz, kaynaştırıyoruz, birleştiriyoruz ve ‘Ne mutlu Türk’üm’ diyene çatısı altında buluşturuyoruz” dedi.
Bahçeli, partisince Kozan ilçesinde düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti.
Yerel seçimlerin, sosyal ve ekonomik sorunların arttığı, iç ve dış tehlikelerin yükseldiği ve Türkiye’de önemli bazı gelişmelerin de eşiğindeki bir süreçte yapılacağını ifade eden Bahçeli, Büyükşehir Yasası ve getirilen yenilikler hakkında vatandaşa bilgi verdi.
Ülkede yoksulluğun arttığını, açlık sınırının altındaki nüfusun da yükseldiğini dile getiren Bahçeli, şunları söyledi:
“Türkiye’nin üniter yapısı sarsılıyor. Toprak bütünlüğü bölünmenin eşiğine getiriliyor. Biz MHP olarak, büyük Türk milletinin aziz evlatları hangi kökenden olursa olsun, hangi mezhepten olursa olsun hepsini bütünüyle kavrıyoruz. Tümüyle kucaklıyoruz, kaynaştırıyoruz, birleştiriyoruz ve ‘Ne mutlu Türk’üm’ diyene çatısı altında buluşturuyoruz. Ancak, Sayın Recep Tayyip Erdoğan o kadar yanlışın içerisinde, bu kadar kaybettiklerini yerine getirememenin aczinde. Türkiye’nin temel meselelerini çözeceği yerde Türkiye’yi ayrıştıracak, bir daha bir araya getirmeyecek, bir kardeş kavgasına zemin hazırlayabilecek gafilce davranışlarla Türkiye’yi zora koyuyor. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, yoksulluğun, açlığın, kimsesizliğin, öksüzlüğün bu kadar olduğu bir yerde bula bula çocuklarımızın andını kaldırmak mı olmuştur? ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ sözünü dağda, bayırda, parkta silmek mi olmuştur? Çocuklarımız ne deseydi? ‘Türk’üm, çalışkanım, doğruyum’ diyeceği yerde, ‘çalanım, soyanım, hırsızım’ mı deseydi.”
17 Aralık’tan bu yana geçen süre içerisinde Türkiye’nin en önemli meselesinin “yolsuzluk ve rüşvet” olduğunu savunan Bahçeli, “Türkiye’de son konuşulan, ayakkabı kutusu partisi olmuştur. Türkiye’de son konuşulan, bir Başbakana yakıştıramadığımız, ‘montaj’ diyor inşallah montajdır ama gerçekse, evde Bilal oğlanda bir milyar doların ne gereği var? Nereden buldun bu parayı?” diye konuştu.
Bahçeli, Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi sonunun geldiğini iddia ederek, şöyle devam etti:
“Sorunların çözümü demokrasi içerisinde olmalıdır. Baskıyla, zulümle, yasakla, sertleşen bir yönetimle, parti devleti olma ihtiraslarıyla Türkiye’nin sorunu çözülemez. Onun için demokrasi içerisinde çözmemiz lazım. Nasıl çözeceğiz? Seçimle. En yakın seçin ne zaman, 30 Mart. Öyleyse Recep Tayyip Erdoğan 30 Mart’ta bu millet seni uyaracak, ya yola geleceksin ya baştan çıkacaksın. Bu millet yeri geldiğinde senden hesap soracak, ne kadar haram varsa onları yasal yönden helalleştirerek yoksula verilecektir. Zannetme bir milyar dolar senin babanın malı, değil. Kesene kalmayacak.”
Kozan’da stadyum önündeki meydanda yaklaşık 10 bin kişiye konuşan Bahçeli, partisinin Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hüseyin Sözlü ile Kozan Belediye Başkan Adayı Musa Öztürk’e ve Ceyhan Belediye Başkan Adayı Ali Duru’ya oy istedi.
Hüseyin Sözlü’nün üç dönem belediye başkanlığı yaptığı Ceyhan’da Azerbaycan Kardeşlik Parkı önünde de yaklaşık 10 bin kişiye seslenen Devlet Bahçeli, kamuoyu araştırma şirketlerini hedef aldı. Bahçeli, araştırma şirketlerinin yerel seçimlerle ilgili açıkladığı anket sonuçlarının manüple edilerek milletin kandırdığını öne sürdü.
Adana’da da bunun örneklerinin yaşandığını iddia eden Bahçeli, “Adana Büyükşehir Belediyesi ve ilçelerinde yapılan bazı kamuoyu araştırmalarıyla halkımız aldatılıyor, kandırılıyor. Medya de alet ediliyor. Bazı uzmanlar televizyonlara çıkartılarak, Türkiye genelinde seçimlerin iki parti arasında geçtiğini ifade ediyor. Bunlar kamuoyu araştırması yapmıyorlar. Bunlar kamuoyunu oluşturmaya çalışıyorlar. Bunlar kamuoyu şirketleri değil, iktidarın kontrolünde olan ve Türkiye’yi şekillendirmeye çalışan zavallılardır” dedi.
Araştırma şirketlerinin temsilcileri televizyonlara çıkıp, seçimlerin iki parti arasında geçtiği yönünde algı yaratmaya uğraştığını, MHP’nin yok sayıldığını savunan Bahçeli, eleştirilerini şöyle sürdürdü:
“Bunlara soruyorsun, kaç kişiyle bu çalışmayı yaptın? 3 bin 200 kişi. Sonuç ne? Arada 1-2 puan fark var, AKP ile CHP arasında… Siz ne yaptınız? 4 bin denek içinde yaptık. CHP ile AKP arasında 3-5 puan fark var, ama son günde kim kazanır onu bilemiyoruz. Peki bu önceden hazırlanmış, iktidarlar tarafından beslenmiş, kamuoyu araştırması yerine kamuoyu oluşturmakla görevli bu zavallılar Ceyhan’a gelip, şurada şerefli varlıklarıyla hazır olan insanların kanaatini sordu mu? Peki bunlar ne diyor? Bunlar diyor ki Türkiye’de milli iradeyi CHP’nin kafesiyle AKP’nin kafesine hapsedemezsiniz. Milli irade hürdür, hür kalmalıdır. Milli irade hür olarak sesleniyor. Nerede? Ceyhan’da. Ne diyor? Ne AKP diyor, ne CHP diyor, ille de MHP diyor.”
Bahçeli, konuşmasının ardından seçim bölgesi Osmaniye’ye gitti.