MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Irak’ta Türkmenlerin varlığının sona erdirildiğini ve burada sahipsiz olduklarını iddia ederek, bölgedeki Türkmen varlığının ayrıntı mertebesine indirilmesinin Türkiye’nin AK Parti döneminde aldığı en büyük dış politika darbesi olduğunu savundu.
MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, “Devlet ve devlet sorumluluğu olan kişiler, yurttaşlarına komplo düzenlemezler, entrikalarla etkiselleştirmeye girmezler. Böyle bir işleri yoktur.” dedi. Yeniçeri, ‘Bayrak provokasyonunu’ Pennsylvania’ya bağlamanın ise gerçekte PKK’yı korumak gibi bir amaca hizmet ettiğini söyledi.
Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Yeniçeri, Irak’ta Türkmen varlığının sona erdiriliyor olduğunu, barbar ve vahşi saldırılarla Türkmenlerin, ölmek, köleleşmek ve kaçmak arasında bir kapana sıkıştırıldığını ifade etti. Bölgede her toplumun hem silahlı bir gücü hem de hamisi olduğunu dile getiren Yeniçeri, Türkmenlerin Kuzey Irak’ta tamamen sahipsiz olduğunu kaydetti.
AK Parti’nin, Türkmenlerin sessizce ölmelerine ve teslim olmalarına neden olacak bir siyaset izlediğini anlatan Yeniçeri, “Bölgedeki Türkmen varlığının ayrıntı mertebesine indirilmesi, Türkiye’nin, AKP döneminde aldığı en büyük dış politika darbesidir. IŞİD’in bölgeye taşıdığı şiddet Türkmenleri köşeye sıkıştırmış, büyük bir katliam tehdidiyle onları karşı karşıya bırakmıştır. Irak’ta kan gövdeyi götürüyor. Ortadoğu’da sınırlar yeniden çiziliyor. Stratejik kör AKP iktidarı yüzünden Türkmenler fiziki ve siyasi soykırıma uğruyor. AKP, yalnızca Türkmenleri oyalıyor. Türkmen bölgeleri de peşmerge denetimi altına giriyor. 125 bin Telaferli Türkmen, çöl ortasında Türkiye’den can güvenliklerini sağlanmasını bekliyor.” diye konuştu.
Muhalefetin ‘çatı adayı’ olarak sunulmuş olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Türkiye’nin içinde bulunduğu İslam jeopolitiğini çok iyi tanıyan bir bilim ve fikir adamı olduğunu belirten Yeniçeri, içeriden çok dışarıda tanındığını söyledi. Milli, ilmi, ahlaki ve ilmi tarafıyla tanındığını dile getiren Yeniçeri, Türkiye için İhsanoğlu’nun bir şans olduğunu ifade etti.
“TOPLUMU BİRBİRİNE BAĞLAYAN LİF KOPARILDI”
Yeniçeri, “Türkiye’de toplumu birbirine bağlayan bağlar lif lif koparılmışken, halk damar damar ayrıştırılmışken bardağı taşıracak son damlaya ya da gerilimi ateşleyecek son bir kıvılcım her şeyi berbat edebilir. Mevcut şartlarda devletin tepesine gelecek olan öfkeli, hırçın, buyurgan ve savurgan bir dil halkı iyice bölecektir. Bu nedenle 10 Ağustos tarihinde yapılacak cumhurbaşkanı seçimi kaosa değil barışa hizmet etmelidir. Her şeye muktedir, hikmetinden sual edilmeyen, Anayasa’yla kendisini bağlı görmeyen bir zihniyetin devletin tepesine gelmesi her şeyi çok daha berbat edecektir. Türkiye’nin bugün ihtilafa değil uyuma, çatışmaya değil işbirliğine, tefrike değil tevhide, tehdide değil teklife, kutuplaşmaya değil omuz omuza vermeye her şeyden daha çok ihtiyacı vardır. AKP iktidarı döneminde her alanda kutuplaştırılmış, ayrıştırılmış, ötekileştirilmiş, yarılmış ve karşı karşı karşıya getirilmiş yapıların birliğine ve bütünlüğüne her zamankinden fazla ihtiyaç vardır. Cumhurbaşkanı seçim tarihini kaosun miladı haline getirmemek için sağduyuyu harekete geçirmek gerekmektedir. Türk halkı mevcut Anayasasına göre cumhurbaşkanını seçecektir. Erdoğan ise cumhurbaşkanı değil Başkan seçilmenin yolunu aramaktadır. Türkiye herkese ve herkesime eşit uzaklıkta, tarafsız bir cumhurbaşkanı seçmek için oy kullanacaktır. Erdoğan siyasi partili cumhurbaşkanı ya da tek yetkili başkan olmak için bastıracaktır.” şeklinde konuştu.
“Yolsuzluk, rüşvet ve sahtekârlığı ortaya çıkarmaya yönelik her operasyon iktidara karşı kurulan komplodur.” diyen Yeniçeri, iktidarın tepesindekilerin mafya modeli havuz oluşturma, sıfırlama yapma ve racon kesme türünden icraatlarına karşı olmanın ise doğrudan meşru iktidara karşı darbe yapmak olduğunu söyledi.
“BAYRAK PROVOKASYONUNU PENNSYLVANİA’YA BAĞLAMAK GERÇEKTE PKK’YI KORUMAK GİBİ BİR AMACA HİZMET ETMEKTEDİR”
İhsanoğlu’na itibar infazı yapıldığının altını çizen Yeniçeri, şöyle devam etti: “Güncel günah keçisi Pennsylvania, Başbakan Erdoğan’ın bütün olumsuzlukları -kötülüklerin kaynağı olarak gördüğü- bir odağa yüklemesi, olanın bitenin anlaşılmasını büyük ölçüde engellemektedir. Diğer yandan sosyal olayları tek sebebe indirgemek de doğru değildir. Eğer Türkiye’de bir takım darbeler oluyorsa bunun sorumlusunu bir odaktan ibaret görmek yanlıştır. Başbakan Erdoğan’ın ‘Bayrak Provokasyonu’ dediği olayın yol kesmeler, kimlik sormalar ve haraç toplamalarla ilgili olduğu herkes tarafından biliniyor. Bu durumda ‘Bayrak provokasyonunu’ Pennsylvania’ya bağlamak gerçekte PKK’yı korumak gibi bir amaca hizmet etmektedir. Sahi AKP, kendi dönemlerinde meydana gelen olumsuzlukları ve kendi yaptıkları haksızlıkları konjonktürel günah keçileri yaratarak onların üzerine atıyor olmasın? Erdoğan’ın bugün kumpasın ve komplonun kaynağı olduğu gerekçesiyle eleştirdiği bazı davaların bir zamanlar savcısı olduğunu söylemesini nasıl açıklayacaktır? AKP iktidarı şark kurnazlığı yaparak sanki kendisi değil de başkaları iktidardaymış gibi davranıyor.”
Başbakan’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik sözlerini de eleştiren Yeniçeri, “Türkçede ‘üslubu beyan aynıyla insan’ diye bir kavram olduğunu yine ‘kem söz sahibinindir’ diye de bir başka deyim olduğunu hatırlatıyoruz. Bizse burada yalnızca ‘Edep ya Hu’ diyoruz.” dedi.
Hizmet Hareketi’ne yönelik kurulan komplo konusundaki bir soruya Yeniçeri, “Devlet ve devlet sorumluluğu olan kişiler, yurttaşlarına komplo düzenlemezler, entrikalarla etkiselleştirmeye girmezler. Böyle bir işleri yoktur. Suç işleyenleri yasalar çerçevesinde etkisiz hale getirir, yasaların karşısına çıkarırlar. İne girmek, İstiklal Savaşına girmek ki düşmana karşı girişilir, bir grubu hedef almak ve ocağına ağaç dikmek gibi bir çaba içinde olmazlar.” diye konuştu.
Böcek soruşturması kapsamında polislere yeniden tutuklama kararının çıkarılmasıyla ilgili olarak da Yeniçeri, yargının, Başbakan’ın iki dudağı arasında olduğunun bir göstergesi olduğunu ifade etti. Başbakan’ın, HSYK’yı da iki dudağı arasına yerleştirdiğini vurgulayan Yeniçeri, çözüm sürecine ilişkin yeni yasal düzenleme konusunda, “Başbakan’ın cumhurbaşkanlığına tutkusu var. Olamaması halinde vatana ihanetten Yüce Divan’ın karşısına çıkacağını çok iyi bilir. O yüzden bunları suç olmaktan çıkarmaya çalışıyor. Bu kadroyu korumaya yöneliktir. Bunun çözümle alakası yoktur. Çözümcüler zaten çözmüşler. 26 gün yol kapatmıştır. Onlar devlet kurmak istiyor, aklınızı başınıza devşirin. Onlar yasalarla ikna edilmez.” şeklinde konuştu.
Dağlara çıkarılan çocuklarda flu şeyler olduğunu belirten Yeniçeri, “Organize şekilde çıktığı, AKP senaryosu olduğunu söylemeye gerek bile yoktur. AKP buradan kendine pay çıkarmaktadır.” ifadelerini kullandı.