30 senedir uğraşıp da baş edemediğimiz, en son masaya oturmak zorunda kaldığımız PKK’nın, sınır ötesinden peydahladığı gayri meşru çocuğu PYD’miz hayırlı olsun! Babasından görmediğimiz hayrı şimdi çocuğundan mı göreceğiz? Siz “Allah razı olsun Türk Devletinden” teranelerine aldırmayın; daha sınırı geçer geçmez “Asker taşlamalarına” bakın sana!
Evvelki gün Bayır-Bucak’ta, 40 yıl öncesi Suriye’nin tıpkı PYD gibi gayri meşru çocuğu, Esad’ın oğlu Beşir de Türkmenleri bombalamış, Allah’ın kulu ses çıkarmadı; Yayladağı karşısında sınırlar da kapalı, açan maçan hak getire! Elbette IŞİD bir katliam yapıyor; hatta geçen yıl Bayır’ın gözetleme kulesi ve Ermeni yerleşim bölgesi Keseb’e kadar geldi. Ermeniler için bir vaveyla koptu; Rusya Erivan’a hava köprüsü kurdu; ama Türkmenlerin soy kırımını kimse görmedi! Şimdi sıra “Kürt”e gelince dünya ayaklanıyor!
Çok tabii ve medeni bir memleket olarak sınırları kapalı tutamazsınız; elbette işin insani boyutları vardır, lâkin bu istikamette zaten sınır mı vardı? Bir yıldan beri aynı mevkide hudut teli çekmek, duvar yapmak, temel kazmak gibi hududu sağlama almak tedbirlerine zaten “Baba PKK” var gücü ile karşı çıkıyordu. Hatta yapılanların bunlar tarafından tahrip edildiğini sineye çekmedik mi? Demek ki adamlar bugünü tahmin ediyor ve Türkiye’ye yeni misafirlerin geleceğini biliyormuş? Biz ne yapıyoruz, inşallah uyumuyoruz!
Evet okullar açıldı; ama güneydoğuda eğitim ve öğretim yok, yaptırmıyorlar; o güzelim okulları ateşe veriyorlar. Eh biraz insan gitmişti şimdi yerine tam zamanında yenileri geldi. Öğrendiğimize göre evlere misafir muhacir kabul etmek serbest! Gelenlerin ciddi bir istihbarat süzgecinden geçirilip geçirilmediğini elbette bilmiyoruz; lâkin bu kargaşalıkta böyle bir süzgecin sağlıklı çalışması da mümkün müdür? Başbakan yurt dışında; Cumhurbaşkanı “Paralel Devlet” gibi iç politika uydurmaları ile meşgul! Böyle bir ortamda devlet nerede ki, sağlıklı kararlar versin ve uygulasın! Bal gibi yıllardan beri söylenen İsrail’in “Büyük Kürdistan”özlemlerine yaklaşıyoruz!
Peki, muhalefet nerede? İşin can damarına basan yok; tabii olarak en küçük fakat en etkili “Ayrılıkçı Muhalefet” akrabalarını ağırlamak ile meşgul. Peki, CHP can çekişen serçe gibi iç politikaya ayak uyduruyor ve hâlâ kendini AKP Genel Başkanı gibi gören muhtereme laf yetiştirmeye çalışıyor! Ya MHP, orada da kış gelmiş kar yağmış, tipi var kimse evinden dışarıya çıkamıyor! O evde de bir doğum olmuş, sesiz sedasız Anadolu’da “Erzurum” kalıntılarını toplamaya ve bunlardan parti yapmaya çalışıyorlar.
Zavallı Türkiye, sahipsiz milletim bu durumlara da mı düşecektin?
Muhabbetle.