Ali BADEMCİ
Biz epey zaman önce yazmış ve gerek Cumhurbaşkanı ve gerekse onun sureti olan sayın Başbakan’ın AKP’nin seçim söylemlerine ilişkin beyanlarının mutlaka milliyetçilik istikametinde olacağını söylemiştik. Şimdi son sür’atle milliyetçilik yapmaya ve diğer partiler ile özellikle MHP ile yarışmaya başladılar. Cumhuriyet tarihi boyunca illegal İslâm mahfillerinde Cumhuriyet-Atatürk-Milliyetçilik düşmanlığı yapıldığını, hatta milliyetçiliğin dinde yeri olmadığını savunanların, bu düşünceyi ayaklar altında aldıktan sonra sırf Takiyye yaparak ortaya çıkmaları cidden calibi dikkattir. Bu hususu aydınlar görüyor, lâkin millet yutuyor ve basit politik manevralarla değişen gündemi kabulleniyor. Yapılan bu değişen bir şey yok; şimdi İslâmcılık ve çözüm işi rafta duruyor! Yani yarın milletin çoğunluğu olan milliyetçiler rey verse bu Hükümet onlar gibi mi düşünüp hareket edecek! Yapılacak şey bellidir, Türk Milletinin kendi kimliğini kanla yazdırdığı Anayasa’da başta bu umdeler değiştirilecek ve stratejik müttefikin emirleri yerine getirilecektir. Başkanlık sisteminden sonra uygulanacak şey bellidir ve bunun adı kesinlikle Fedaralizm’dir. Efendim Osmanlı böyleymiş; nerede böyle, hangi resmi belgede idari olarak Kürdistan yazıyor! Bu deyim İran’a aittir ve Türk siyasi yapısında, ne Osmanlı da ne de Cumhuriyette böyle bir adlandırma yoktur. Hatta Irak’a bile Kürdistan tabiri İngilizler devrinde getirilmiştir. Fakat şuna emin olunuz bugünkü Hükümet ve Devlet kadroları bu mukallid insanların ellerinde bulunduğu müddetçe Devlet ve Hükümet edenler bu deyimi “Millet böyle istiyor” diye en evvel kendileri kullanacaklardır.
Evet durum bu kadar vahimdir ve AKP’ye rey vermek HDP’den daha kötü görülmektedir. Çünkü HDP barajı aşamazsa Kürt reyleri blok olarak AKP’ye gidecek yine tek başına iktidara geleceklerdir. Bu şartlar altında maalesef bazı Türk Solu mensupları gibi HDP’ye rey verilmesini savunur hale geldik! Ülkede ne siyaset bıraktılar ne de doğru düşünce. Başbakan şimdi elinin hamuru ile Milliyetçiliği elden bırakmıyor, Sayın Bahçeli’ye saldırıyor ve MHP reylerini söğüşlemeye çalışıyor. MHP ve CHP’li olup da AKP’ye rey verenler büyük vebal altına gireceklerdir. Bunların İslâmcılık, din, iman, besmele oyunları pazara kadardır. Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın “Bakara Suresi”ne “Makara Suresi” dediğini ne çabuk unuttuk! Yani rahleden yetişen asalak ve hırsızların ondan farklı mı olduğunu düşünüyorsunuz! Bu adamlar; yolsuzluk yapanlar, para sayma makinesi bulunduranlar, ayakkabı kutusunda milyarlarca döviz saklayanlar yine Davutoğlu’nun milliyetçilik bayrağı altında aday değiller mi? Kimi kandırıyorsunuz?
Ülkenin hangi işi yerinde; ekonomide alarm zilleri çalıyor 7-8 ülkede Büyükelçiliklerimizin kapılarına kilit vurulmuş. Cumhurbaşkanı’nın “İç meselemiz “ dediği, Başbakan’ın “Halep Sevdası” fos çıktı, “Stratejik Derinlik” tam olarak stratejik rezilliğe döndü. Şimdi bunların milliyetçilikleri içe dönüktür ve milliyet ifâde etmeyen vatanseverlik gibi çağın dışında kalmış, sosyal boyutları ve halk nezdinde itibarı olmayan kandırmacalardan ibarettir. Ne oldu, iki ağızdan Suriye tehditleri, hikâye değil mi? Hani üç ayda gidecekti de Emevi Camii’nde güya namaz kılacaktık! Filistin sevdaları da güme gitti; şimdi Kıbrıs seçimlerini kazanan Cumhurbaşkanı’na güçleri yetiyor da onu tehdid ediyorlar! Hani, sandığa saygılıydınız, neden ayakta durmak isteyenlere düşmanlık yapıyorsunuz!
Beyler bunların katiyetle doğru sözleri olmaz, milliyetçilikleri de vatanseverlikleri de hikâyeden ibarettir, hiçbir şey de yapamazlar! Bari rahat dursalar da hesaba katmadıkları muhalefeti bu kadar tırmalamasalar! Ne Cumhurbaşkanı’nın ne de Başbakan’ın gücü milliyetçi olmaya yetmez! Zaten olmak isteseler de arkalarındaki güçler buna müsaade etmez. Yazık ki bu kadar güç ve gülünç duruma düşüyorlar.
Muhabbetle efendim.