Ali BADEMCİ
İhtiyar politikacı yine kurtluğunu gösterdi ve Halaçoğlu gibi bir kıymetin üzerine çamurlarını bulaştırdı. Elbette Deniz Baykal’dan bahsediyoruz; demek ki Allah bazı insanları böyle balon üfürmek için yaratmış. Elbette üzerinde bu kadar oyun dönen bir politikacı makamında kalamaz; Bahçeli de görevini yaparak onu istirahate çekmiştir. Yapılan açıklamalara göre varılacak sonuç tamamen bir oyundur; şükür ki Halaçoğlu 80’li yaşlarda hovardalıktan basılmamış, hırsızlık da yapmamıştır. Elbette Baykal’ın söylediğini iddia ettiği lâfları da söylememiştir. Haklı çıkışları ve “Asla özür dilemem” demesindeki asabiyet de bunu göstermektedir. Baykal tilki gibi köşesine çekilmiş belki de kıs kıs gülmektedir!
AKP’nin, iktidar olduğundan beri CHP Teşkilâtı’nda dozunu çoktan aşmış bir Tayyip Bey düşmanlığını görmemek mümkün değildir. Halbuki Tayyip Bey’i politikaya yine kapalı kapılar ardındaki görüşmeler sonucu Bay Baykal taşımıştı. Şimdi seçimlerin mürekkebi kurumadan alelacele Köşke celbi mutlaka CNN TÜRK’de anlattıklarından ibaret değildir; Kılıçdaroğlu Baykal ismi ortaya çıktığında ona sıcak bakmamıştı; lakin birden bire durum değişiverdi. Bir eksiği ile atladığımız husus MHP de bu işe âlet edilecekti ama başarılamadı; ama neticede fatura adresi gerekiyordu bunu da hemen MHP’ye kesiverdiler. İşte tam bir Alicengiz oyunu ile linç hareketi MHP’ye yönlendirildi.
Elbette Sayın Bahçeli ve Genel Merkez yöneticilileri işin farkındadır. Hele hele CHP-AKP Koalisyonu gerçekleşirse biliniz ki önceden Meclis Başkanlığı için bir anlaşma yapılmıştır. Sinyali alan Baykal durumu Kılıçdaroğlu ile paylaşmış ve Koalisyon karşılığında Meclis Başkanlığı onaylanmıştır. Saatler döndükçe ve kısa zamanda bu hinliğin detaylarını mutlaka öğreneceğiz. O zaman bakalım ihtiyar ne yapacak?
Sayın Yusuf Halaçoğlu Haber-Türk’ten Kübra Par’a konu ile ilgili geniş açıklamalarda bulunmuş; tamamını dikkatle okumanızı tavsiye ediyoruz. Halaçoğlu’nın çarpıtılan sözleri aynen şöyle: “Deniz Baykal’ı destekleseydik, AK Parti’nin tabiriyle, inançsız bir partinin adamını seçtik diye bize yükleneceklerdi.” Bu sözlerden dinsizlik anlamı çıkarılabilir mi? Halaçoğlu’nun en önemli tesbiti ise,”MHP üzerinde sürekli oyunlar oynanıyor.” sözleridir. Önemli olan bunun farkına varmaktır; tesbit harfi harfine uygulanmaktadır.
Halaçoğlu; Sayın Cumhurbaşkanı’nın, İzmir için “Gavur İzmir”, HDP’liler için Zerdüşt, CHP’lilerin de camilere hayvan bağladığını ve “Kâbe Arap’ın olsun, Çankaya bize yeter.” sözlerini sarfettiklerini ifâde ederken bunlar neredeydi diye haklı olarak soruyor! Öyle sen bu haltların hepsini işleyeceksin de Arınç çıkıp inkâr edecek! Esasında Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın CHP için sarfettiği daha ağır laflar var, istersek hepsini çıkarabiliriz! Şimdi AKP’li Arınç başta olmak üzere MHP’ye yüklenmek mübarek günlerde ne kadar dine sığan bir husustur!
Şahsen hiçbir şekilde Yusuf Halaçoğlu’nun hata yaptığına inanmıyoruz; Sayın Genel Başkan da bu kanaattedir. Oktay Vural’ın, “Halaçoğlu’nun sözlerine katılmıyoruz. MHP’yi temsil etmiyor.” gibi ham sözlerine de kimsenin katılması mümkün değildir; çünkü bu açıklamanın yapıldığı varsayılan saatlerde Halaçoğlu hâlâ Gurup Başkanvekili makamında bulunuyordu. Kaldı ki o aynı zamanda MHP Kayseri milletvekilidir; başarılı bir siyasetçidir; iyi bir akademisyendir, nasıl olurda sözleri MHP’yi bağlamaz! Hele hele bu sözler söylenmemişse! Bunun da ötesinde Halaçoğlu milliyetçi bir âlimdir ve beyanları elbette Türk Milliyetçilerini bağlar. Âlimin hakkını mutlaka vereceksiniz, Türk siyasetinde Halaçoğlu tesadüfî bir insan değildir. Aşağıdaki düşünceleri ile yazımızı noktalayalım:
“Amerikan arşivlerinde Ermeni meselesini araştırırken birtakım listeler elimize geçti. Haliyle hangi Ermeni cemaatinin hangi Kürt aşiretinin adını aldığının, hangi köylerde oturduklarının kayıtları var. Buna dayanarak söyledim. Terör örgütü ASALA dediğimde aşağılamış mı oluyorum? ASALA Ermeniler tarafından kuruldu ve masum erkek çocuklarını katletti. PKK Kürtlerden oluşuyorsa neden Kürt köylerine saldırıp çocuk, bebek demeden insanları katletsin? Güneydoğu’da, Doğu’da öldürülenlerin hepsi Türk müydü? Askeri birimlerin telsiz konuşmaları da yayınlandı. 1915’in intikamını alacaklarını konuşuyorlardı. Bitlis Valisi, öldürülen 10 teröristin 6’sının sünnetsiz olduğunu söyledi. PKK ve PYD’nin Ortadoğu’daki Amerika ve Batı politikası içindeki önemini artık herkes daha iyi anlıyor. Bugün Ermeni dönmelerinin sayısı 500 binden daha az değildir. 1922 Kasım’ında Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre 95 bin Ermeni kadın ve çocuğun Müslüman olduğu ve Kemalist Türkiye bölgesinde yaşadığı söyleniyor. Nüfus artış hızına göre hesaplarsanız bugün 500 bin civarında olur.”
Muhabbetle.