
Ali BADEMCİ
7 Haziran seçimleri hiçbir partiye tek başına Hükümet olma imkânını vermedi; artık AKP iktidarı ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu gerçeği kabullenmesi gerekiyor. Türkiye’yi havaya uçurmak için HDP destekli bir CHP-MHP Koalisyonu’na MHP şiddetle karşı çıktı. Bu tavrı elbette doğrudur; Meclis Başkanı seçimleri ile “Şaka” yapmadığını da ortaya koydu. Hatta CHP’lilerin değerlendirmesi ile Bahçeli “Başbakanlığı” elinin tersi ile itti; bu sebeble müzmin AKP düşmanlarının linçleri ile karşı karşıya! CHP 13 yıldan beri seçmenin AKP’yi büyük çoğunlukla iktidara taşıdığının farkında değildir. Şimdi de en fazla reyi almış partidir. Neden durumu kabullenmiyoruz? Bu şartlar altında elbette herkesin konuşma hakkı vardır; fakat ne kadar, şüphesiz ki Halk’ın müsaade ettiği kadar! HDP bile aldığı oy kadar konuşurken CHP sanki çok başarı elde etmiş gibi tamamen parti dışı güçlerin egemenliği altına girmiştir.
Şimdi milletin istediği “Anlaşın” talimatı çeşitli yönlere çekiliyor ve Halk’a saygısızlık yapılıyor. Davutoğlu’na Hükümet kurma görevi verilmiştir; şimdi de bu partinin sevilmeyen adamları Salih Kapusuz ve Nabi Avcı, MHP’nin şartlarını “Akla hayale gelmeyen” talepler olarak değerlendiriyor. Ne yazık ki AKP’nin ilk görüntüleri bunlar! Nedir bu talep ve neresi akla hale gelmeyen cinstendir? İlk günden ve seçim ortamından beri MHP; 17-25 Aralık, Cumhurbaşkanı’nın konumu ve çözüm süreci diyor! Bu akıldan çıkmayacak işleri hangi muvazeneye sahip kafa “akla ve hayale gelmeyen” talepler olarak değerlendirebilir? Elbette sadece ilk iki meseleyi seçim ortamında söyleyen CHP bu taleplerini askıyı alabilir; fakat MHP asla alamaz! Neden çünkü MHP yapay reçetelerle iktidar olmak için bir susamışlık içerisinde değildir; zaten millet de verdiği oylarla bu hususu emretmiştir. Bunu bilmeyen ve tanımayan CHP daha ilk günden “%60 Blok” gibi anlamsız, kendine ait olmayan, halkın kendisine vermediği bir hakkı kullanmaya çalışmıştır. Kılıçdaroğlu ülkücülerin CHP sempatisinin Atatürk’den değil Kürtçülük’den kaynaklandığını sanmıştır. İşte yapığı en büyük hata budur! MHP ihanete varan bu önemli gerçeğin tam zamanında farkına varmış ve bu sebeble “Başbakanlık” tuzağına düşmemiştir. Elbette HDP’ye de bu oylar Kürtçülük yapması için değil, rahat durması için verilmiştir. Neden bunların farkında değiliz?
CHP-HDP’nin “Huysuz MHP” nitelemelerine şimdi de AKP eklenmiş bulunuyor. Elbette AKP-MHP gücünden kuvvetli bir iktidar çıkar ve bu durum dört yıl devam ederek ülkeyi istikrara kavuşturur. Fakat siz kalkar da MHP’nin millet adına isteklerini iki akılsız adam gibi “Akla hayale gelmeyen istekler” olarak değerlendirirseniz elbette işin şekli değişir! Diyelim ki şartsız-şurtsuz bu birliktelik gerçekleşti; Cumhurbaşkanı Hükümet toplantılarını gelip MHP’lilere “AKP’li Olun” derse ne yapacağız? MHP gelmişini ve geçmişini askıya mı alacak? Veya iş yürümedi Cumhurbaşkanı halkın karşısına geçip de AKP adına “400 milletvekili istiyorum” mu diyecek? Peki 17-25 Aralık dolandırıcılarının yaptıkları yanlarına kâr mı kalacak? Ya şu “Çözüm Süreci” nedir? Yeniden bir “Akil Adamlar Heyeti” oluşturulup da efendim birkaç akil adam de MHP versin denilse ne olacak? Bunlar “Akla ve hayale gelmeyen” talepler mi olacak? MHP’de hiç “Akil Adam” olmadığı kanaatindeyiz; olmaya oldu artık AKP’li “Ekrat”tan Hüseyin Çelik veya koca kafa Beşir Atalay’ın ithal edilmesi gerekiyor! Eh işte, bulunabilirse birkaç artist, kafası AKP’de kendisi MHP’de; “AKP’nin Kürt politikası doğru” diyen İslâmcı maymun ile bu işi halledip bitirelim de ülke rahatlasın!
Var mı böyle bir yağma? Artık seçim geçti; başımızı ellerimiz arasına alıp düşünelim; MHP listelerden ötürü küçük kaldı; bunu hepimiz biliyoruz! Silâhlı kuvvetlerden emekli işe yaramayanlar, Genel Merkez’de boş dolaşan maaşlılar, ortaokul mezunları, hocalığı akademik ünvandan ibaret olan ve hiç eser vermemiş kafası boş adamların listeleri ancak 80 kuruş edebildi. MHP’nin millet nezdinde 550 vekillik itibarı vardır; ne yazık ki bu coşkuyu hesaba alamadık! Fakat şartlar ne olursa olsun partinin ideal duvarı onu kilit parti konumuna getirdi. Demek ki bu iş sayı ile değil dik durma ve milletin istediği şekille ilgiliymiş! Devlet Bahçeli kimseye aldırmayarak bu sefer tarihe geçecek adımlar atıyor ve bu adımlar ülkenin makus talihini gerçek rayına oturtacaktır.
Seçimse seçim buyurun kardeşim! MHP geçen seçim ortamında TV’lerde “MHP’nin %40 oyu var” diyenlerin iddiaları gerçeğini unutmamalıdır. İş kolay üç vatansever ülkücü vekili Anadolu’ya gönderir bir araştırma yaptırır veya önseçim sandığını ortaya koyarsınız iş biter! Bütün üyelere, yeniden tanzim edilmiş listelere göre oy kullandıracaksınız! Artık içte hile yapma devrini bitireceksiniz! İş bilmeyenleri, kendi memleketinden aday olmaya cesaret edemeyenleri becerileri ve ağırlıkları ile baş başa bırakacaksınız! Herkes Rahmetli Muhsin gibi, her halükârda kendi memleketinden seçilebiliyor mu, buyur edilmelidir! Memleketlerinin dışına yük olanları yeniden denemenin de anlamı yoktur! Elbette BBP’liler-Alperenler bizim kardeşlerimizdir, birlikte devam edeceğiz! Eski ve küçük hesaplaşmalardan da sıyrılılkacağız!
Sayın Bahçeli’ye olağan gücümüzle desteğe devam, yok başka yolumuz vesselam.