Ali BADEMCİ
AKP Kurultayı’nı izlediniz mi bilmiyorum; Başbakan’ın sözlerine iyi dikkat edin! Cumhurbaşkanı ve zatı alilerinin muhayyel millet düşüncesini nasıl Orta Asya’ya bağlıyor ve kimlere mesaj gönderiyor! Terör izahatına bakın; sanki MHP’nin genel başkanı! AKP’nin postacıları Anadolu’ya para taşıyor, tanıdığınız postacı varsa sorun! Cumhurbaşkanı ve Başbakan parti dışında kalan ülkücülere geçim ve vekillik teklif ediyor. Bize bile bir AKP kurmayı “Birşeye ihtiyacınız var mı?” diye sordu. Kendilerine kitap gönderdim ki tanımıyorlarsa tanısınlar diye! Kitap Fuarı’nda bir AKP vekiline MHP’ye göbekten bağlı olduğumuzu söylediğimiz zaman “Keşke herkes sizin gibi olsa” demişti ki sanki arkadaşlarımız hırsızlık yapmış gibi kendi partilerini tarif etmiştir.
Her AKP mahfili, bugünkü AKP Kurultayı’nın en çok tenkid edilen şahsiyeti Devlet Bahçeli’dir. Gün geçtikçe ve 1 Kasım’a yaklaştıkça bu işin dozu da artıyor! Hani şu hiçbir kehaneti tutmayan “Stratejistler” belki de ilk olarak doğru söylüyor ve “AKP Milliyetçi çizgiye kayıyor” diyorlar. Hiç korkmayın bunlar bir tarafa kaymaz, hele seçimlerde yeniden bir iki puan fazla oy alırlarsa yeniden “33 Millet” çizgisine dönerler. Çünkü onları yetiştirenler böyle bir kalıba koydu; evveli de geleceği de değiştiremeyiz! HDP’yi Kandil’e kovacaklarını söylüyorlar da kendilerinin nereye gideceklerini hiç düşünmüyorlar! Artık Gazze’ye de gemi kalkmıyor; fakat hiç merak etmeyin Kasım’dan sonra başlar!
Güneydoğu ne zaman silahlandı; mayınlar ne zaman döşendi, kablolar ne zaman şekildi, tonlarla patlayıcı ne zaman stoklandı? Kime yutturuyorsunuz ve kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Hiç merak ettiniz mi size yöneleceğini umduğunuz halk bunları konuşuyor? Artık insanları din ile iman ile “Allah”la kandıramazsınız!
AKP’nın söğüşçülüğüne bakıp da sakın moralinizi bozmayın! Size empoze edildiği gibi lideriniz ve teşkilat güçsüz değildir! Belki hastalık derecesinde değildir ama, bizim genetiğimizde bir esinti olarak kendini küçük görme vardır. Bu sebeble A.Nihat “Küçük görme hor görme delikanlım kendini” deme ihtiyacını duymuştur. Yuvayı terketmenin elbette zararı vardır ve eksikliklerini hissedeceğiz! Fakat bu işin dozu Bay Tuğrul gibi olmamalı! Daha erkekçe ve insana yakışır biçimde olmalı; etrafını kırıp dökmeden gitmelidir.
Bir kere MHP içinde dedikodusu yapıldığı şekilde, Genel Başkan’a kendi kuşağından bir muhalefet katiyyetle yoktur. Bu dedikoduyu kendini ispat etmek isteyen küçük adamlar yapıyor. Bu hususu Sayın Bahçeli’nin bilhassa bilmesi ve iyice inanması gerekiyor! Artık duygusallık yaşını da çoktan devirdik. Bu kadar saldırılar karşısında Genel Başkan’ın yalanlar ve polis kurgularına kıymet vermemesi gerekiyor. Özellikle iktidar mahfillerinden gelen istihbarat doğru değildir; ellerinden gelse bir dakikada MHP’yi AKP’ye yapıştıracaklar. Bahçeli bu işlere meydan vermediği için ona yükleniyorlar! Bu bir psikolojik savaştır ve AKP bütün güçleri ile bu işi yapmaktadır!
Muhterem Devlet Bahçeli bu oyunlara gelmeyerek 1 Kasım’dan MHP’yi zaferle çıkarmak zorundadır. Şu günlerde Türkiye’nin iklimi buna müsaittir! AKP tutarlılığını kaybetmiş, Kongre çalışmalarında ne kadar döküldükleri görülmektedir! Mutlaka MHP üzerine başka hesaplar da vardır. Sayın Bahçeli’nin sabırla fasit daireyi kırması, gemiyi batmaktan kurtarması ve tarihe geçmesi gerekiyor! Bunun yolu da bellidir ve geçmişe süngere çekerek camiada bir barış ortamı sağlayarak vaziyete hakim olmaktır. Bu işe BBP’den başlanmıştır inşallah genişleyerek devam edecektir. Tabandan tavana kadar MHP’de ayrılık gayrılık istemiyoruz! Gerekirse bir takım insanların yakasına yapışıp yuvaya dönmesini sağlayacağız! Hep birlikte ve itirazsız Genel Başkan’ın emrine gireceğiz.
Hoşçakalın.