“
KENAN EROĞLU
… Odgurmuş: Fetö kanlı darbe kalkışmasının yedinci yılındayız.
Siz hala Fetö kalkışması konusunda “kontrollü darbe” düşüncenizde ısrar ediyor musunuz?
Fetö’nün kanlı darbe kalkışması konusunda ve Fetö hakkında pek bir şey söylemezken, kanlı kalkışmaya maruz kalan Türk Milleti ve iktidara bir takım eleştirilerde vs. bulunurken, Fetö kalkışmasına kontrollü darbe derken bu gün yeniden biraz düşünmek gerekmez mi?
…Monşer: Neyi düşünecekmişim. Basbayağı “kontrollü bir darbedir”.
… Odgurmuş: Peki nedir kontrollü darbe biraz açıklar mısınız?
… Monşer: Devletin ve hükümetin dışında organize olmuş bir gurup insanın yaptığı bir darbe olarak bu olaya bakabilir miyiz? Darbe gecesi hakkında pek çok bilinmeyen şeyler var. Kaldı ki; Darbe yapılıyor, Külliye bombalanıyor, hiçbir bomba Külliye binasına isabet etmiyor, Meclis bombalanıyor, Meclis binası çökmüyor. Benim bildiğim kadarıyla bu uçakları kullanan pilotlar attığını vuran pilotlar değil mi. İşte bu yüzden bu darbe kontrollü bir darbedir.
… Odgurmuş: Monşer yani diyorsunuz ki madem darbe oldu yüzlerce hatta binlerce insan ölsün, her yerde büyük tahribatlar olsun, on binlerce yaralı olsun, ülke harabeye dönsün; Peki hiç düşündünüz mü? Bu kontrollü darbe dediğiniz darbe eğer başarılı olsaydı ülkeyi ele geçirselerdi, ne olurdu. Bu soruyu hiç kendinize sordunuz mu:? Belki de ortalık kan gölüne dönerdi.
… Monşer: Hayır sormadım çünkü bu darbede önemli bit yenikleri var ve kontrollü bir darbedir.
… Odgurmuş: Siz bu soruyu kendi kendinize sormaya korkuyorsunuz. Çünkü gerçeklerle yüzleşmek her insan tarafından kolay kabullenilen bir durum değildir.
Peki, Fetullahçı cunta başarılı olsaydı Türkiye’de neler yaşanırdı? Sorusuna cevap arayalım.
Başarılı olsalardı en başta Fetö elebaşısı ilk uçakla Türkiye’ye gelir, Ankara-İncek’te adına yaptırılan saray gibi malikâneye yerleşir. Kısa sürede bir geçici hükümet kurulur, meydanlarda “Başbakan olacağım” diye söz edenler belki de Başbakan olurdu.
Ardından darbeye direnenler olur ve ülkede sürek avı başlar, Türkiye’de belki yüz binlerce insan ölürdü. Ölmeyenler de ya hapishanelere doldurulur ya da idam ederlerdi. Etrafta bir sürü Fetö kılıklı dolaşır, ülkede duruma hâkim olmaya çalışırlardı. Ülkede siyasi partiler kapatılır, parti liderleri tutuklanır, milletvekilleri cezalandırılırdı.
Ardından ekonomi allak bullak olur, dolar belki de 20 liraya çıkar, borsa dibe vururdu.
Fetö örgütünden daha önceleri kopanların ifadelerine göre “Humeyni gibi ülkeye gelir halifeliğini ilan ederdi. Ülkede kaçınılmaz bir iç savaş olurdu. Türkiye gerçekten çok büyük bir felaket atlattı. Bunu bugün anlamamız çok zor. İleride daha iyi anlayacağız. Fetullah Gülen zalim, gaddar, acımasız bir yönetim kurardı.. Kendisinden başka hiçbir varlığa değer vermez. Kimseye bir insafı yoktur. Zalimdir, eline fırsat geçse taş üstünde taş bırakmaz.”
Düşünebiliyor musunuz? Yukarıdan aşağıya tüm kurum ve kuruluşların “imamlar” tarafından yönetildiğini. Zaten biliyorsunuz her kurum ve kuruluşun birer imamı olduğu ortaya çıkmadı mı? Sizin partinizin de bir imam tarafından idare edildiği ve sizin hiçbir söz hakkınızın olmadığını bir düşünün.
Darbe gecesinden itibaren ülkede bulunan tüm televizyon ve radyolarda Fetö elebaşısının konuşmaları, sohbetlerinin, beyanatlarının yayınlandığını..
Belki de televizyona çıkar ve daha önce yaptığı vaazlarda başvurduğu bir yönteme başvurur ve hâşâ; “biz bu hareketi Peygamber Efendimizle birlikte planladık” der. İnsanları etkilemeye çalışırdı.
Hainler bu kanlı darbeyi başarmış olsalardı büyük bir iç savaş olacaktı. Güneydoğu’dan başka unsurların girmesi, infazların başlaması, büyük yargılamaların, evlerden toplatılmaların olması gibi cinnet hali yaşanacaktı. Bu anlamda Allah’a hamd etmemiz gerekiyor. Allah, memleketimizi büyük bir beladan kurtarmış oldu.
Türkiye’de bu duruma rıza göstermeyenlerin olabileceği belki de hesap edilemedi. Türk Milletini zulme rıza göstermeyen bir potansiyeli olduğu bu vesile ile bir kez daha görüldü.
Türkiye’deki bazı ahlaki ve sosyal bozulmalara rağmen, bu son olayda Türk Milletinin zulme rıza göstermeyen bir potansiyel taşıdığı da açıkça görüldü.
Fetö elebaşısı ve ekibi yüzde yüz bu darbeden başarılı olacağını düşünüyorlardı. Eğer başarılı olamayacağını düşünselerdi böyle bir operasyona girişmezlerdi.. Ama Fetö elebaşısı halkı hesaba katmadı. Darbe olduğunda, tanklar sokağa çıktığında halkın karşı çıkmayacağını düşünüyorlardı herhalde. Milletin askere rağmen sokağa çıkabileceğini hesap edemedi. Halk demokrasiye ve mevcut sisteme sahip çıkarak sokağa çıktı ve darbeyi püskürttü.
… Monşer: Bütün bunlar gerçekten olur ülkeyi dört bir yandan imamlar mı idare ederdi?.
… Odgurmuş: Deşifre olmuş planlarında ve mahkemelerde itirafçı olanların ifadelerinden bunlar anlaşılıyor.
Burada ben bir kez daha şunu ifade etmek istiyorum; Ortada bir kalkışma ve bir darbe teşebbüsü var, bunu görmezden gelmenin, önemsememenin bir anlamı yok, Binlerce insan yaralanmış 250 den fazla şehit verilmiştir.
Nedendir bilinmez, siz ve sizin gibi düşünenler darbeye darbe olarak bakmıyor ve iktidar karşıtlığında olayı değerlendiriyorsunuz. “Ülkede bir darbe olduğu takdirde tankın üstüne ilk önce ben çıkarım” diyen muhalefet lideri de ülkede pek çok kaosa sebep olacağı bu gün açıkça anlaşılmış olan bu Fetullahçı darbe teşebbüsüne hala kontrollü darbe diyerek sulandırmakla neyi amaçladığınızı anlamak mümkün değil.
Ayrıca “başımızdakiler gitsin de yerine kim nasıl gelirse gelsin” diyerek Fetö darbe teşebbüsünün başarılı olamamasına hayıflanan gafillerin olduğu da bir gerçektir.
Allah bu millete bir daha ne bir darbe ne de bir darbe teşebbüsü yaşatmasın.