DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Bu Şehr-i Sitanbul ki-4

Yayınlanma Tarihi :
Bu Şehr-i Sitanbul ki-4

Bu Şehr-i Sitanbul ki-4

Mehmet SAYIN

 

İstanbul’un sokaklarında gezinmeye devam edeceğiz;

Ama bileceğiz ki bu İstanbul ile 40 yıl öncesinin İstanbul’u arasında dağlar kadar fark vardır.

Öylesine farklıdır ki sadece caddeler ve sokaklar değil o caddelerde yaşayan insanlar da farklıdır ve asla aynı değildir.

40 yıl öncesi İstanbul 2.5 -3 milyon kişi civarında bir nüfusu barındırıyordu ve bugünkü şehrin “arazi olarak” 10 da biri bile değildi.

Peki ne oldu bu şehre;

Ne olacak iç göçle doldu taştı.

Taşarken de bütün alışkanlıklarını ve kültürünü de kaybetti.

Tabii kültürünü ve alışkanlıklarını kaybetmeyen insanları “ve hatta mahalleleri” halen de mevcut ama çoğunlukla bir kaybın olduğunu da rahatça söyleyebiliriz.

Yazılarımın başında Haydarpaşa garını anlatmıştım ve orasının Anadolu’dan İstanbul’a göçün varış noktası olduğunu da belirtmiştim.

Şimdi biraz da o göçten bahsedeceğim;

Zira iç göçü anlatmadan İstanbul’u anlatmak mümkün değildir.

Aslında bu göç sadece İstanbul’un meselesi de değildir,bütün Türkiyeyi de etkilemiştir .

Kendi barınağını da icad etmiştir;

Kendi müziğini de;

Tabii kendi ulaşım aracını da.

Bu göçün içerisinde gurbet vardır,ayrılık acısı vardır,hüzün vardır.

Şimdi o göçten biraz bahsedeceğim.

Burada ilk açıklamamız gereken şey Türkiye’nin son elli yılını şekillendiren köyden şehire göç ve onun sonunda “köylü toplumdan” “şehirli topluma” dönüşümün nasıl olduğu ve ne sonuçlar doğurduğudur.
40 lı ve 50 li yıllarda Türk toplumu daha çok köylerde yaşayan ve tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir özellikteydi. Buna bağlı olarak da sosyo-kültürel özellikleri de köylülüğün niteliklerini taşımaktaydı. Bu özellik ekonomik yönden kendi yağı ile kavrulmak olarak tarif edilebilirdi. Tarım ve hayvancılık üretimi ile kendi gıda ihtiyacını temin etmekte ve bu üretimin bir kısmını satmak suretiyle de giyim kuşam ve ev eşyaları gibi diğer ihtiyaçlarını temin etmekteydiler.
Sosyal yönden de dışa kapalı bir özellik göstermekteydiler.

Başka türlü olması da düşünülemezdi zaten.

Telefon yoktu,elektrik yoktu,radyo yoktu,yol yoktu, tam bir mahrumiyet vardı ama. Böylesine kapalı bir toplumun dış dünya ile tek ilişkisi ise arada sırada kasabaya gidenlerin oradan getirdikleri gazeteler ve radyo vasıtasıyla duydukları haberlerden ibaretti. Gazeteleri ise herkes okuyamıyordu,her köyde okul yoktu çünkü ,ayrıca kız çocukları da çoğu yerde”okumasına ne gerek var”denilerek okutulmuyordu Ergenlik çağına giren kızlar hemen evlendirilmekteydi. Okuma oranıysa yüzde onları ya geçer ya geçmezdi.
Eğlence hayatı da düğünlerle sınırlıydı. Orada bile dışa bağımlılık vardı. Köylerin çoğunluğunda “sırf mal dışarıya gitmesin diye”evlilikler o kapalı toplumların içinden yapılıyordu. Bunun anlamı da kapalı toplumun daha da içine kapanması demekti. Dışa kapalılık mutfak kültüründen müziğe kadar hayatın her alanındaydı. Zaten bu monoton hayat yüzyıllardır pek fazla değişmeden gelmemiş miydi,onun için “böyle gelmiş böyle gider” denmiyor muydu. Akraba evliliklerinin sonuçları da daha sağlıksız yetişen nesillerde görülmekteydi.

Köylerde nüfusun artış oranı da şehirler nazaran daha fazlaydı. Doğum kontrolü ise hiç bilinmeyen bir şeydi. Fazla çocuk ise köyde daha fazla çalışacak insan demekti çünkü herkes üreticiydi.
Şehirlerde ise çok çocuk beslenecek daha fazla boğaz anlamı taşımaktaydı ve aynı zamanda daha sonra çekilecek acıların da kaynağıydı.
Köylerin nüfuslarının hızlı bir artışa geçmesi bir noktadan sonra fazla nüfusu daha fazla işgücü olmaktan çıkarmaya başlamıştı. Şehirlere göçün sebeplerinden biri buydu.

Diğeri ise köyde hayatın yüzyıllardır aynı olması ve eğitim,sağlık gibi en temel ihtiyaçlar yönünden de mahrumiyet bölgesi olmasıydı. Kasabasını veya il merkezini gören köylüler tabii olarak oradaki şartlara imrenmekte ve ilk fırsatta oralar kapağı atmak istemekteydiler. “Biz okuyamadık bari çocuklarımız okusun”düşüncesi vardı ve çok doğru bir düşünceydi bu.
Ama köyden şehire göç olayını tetikleyen esas faktör ise sanayileşme ve onun sonucu olarak gelen,sanayinin işgücü talebiydi.

Şehir insanları daha çok ticaret ve esnaflıkla uğraştıkları için bu talebe cevap verememekteydiler.
Şehirli toplumlar da yapıları gereği daha ufku geniş ve daha dışa açıktılar. 40 lı ve 50 li yıllarda bu fark ise bugüne nazaran çok daha fazlaydı.
Şehir insanları ise daha çok esnaflık,ticaret memuriyet gibi işler ile geçinmekteydiler en azından her gün köylü insanlarımıza nazaran çok daha fazla kişiyle karşılaşmakta ve bunun sonucunda çok daha fazla kişiyi tanımaktaydılar bu özellik de şehirlilerin daha geniş ufuklu olmalarına yol açmaktaydı..

Şehirliler köylere nisbeten çok daha iyi ,şartlarda yaşamaktaydılar. Çocuklarını okullara göndermebilmekte,elektrik ,su telefon ve yol gibi medeni ihtiyaçlardan çok daha fazla istifade etmekteydiler. Gerçi Anadolu’da hayat şartları köylere daha çok benzeyen kasabalar da vardı ama oraları zaten köyler ve şehirler arasında geçiş niteliğindeydiler.
Neticede şehirliler köylülere nazaran daha dışa açık insanlardı. Köy şartlarında cahil kalan köylülere göre şehirliler daha fazla okuma şansına sahiptiler. Aslında köylüler ve şehirliler arasında fırsat eşitsizliği de vardı Köylerde iş alanları mahdut iken şehirlerde iş imkanları daha fazla idi.

Tabii ki bu analiz köyden şehire göçün başladığı ve şehirlerin bugüne nazaran çok daha fazla cazibe merkezi olduğu yıllar için geçerliydi.
İşte size köylerden şehirlere göç için bir neden daha.

Hayatın her alanında şehirlerde hayat daha farklıydı. Köy ekonomisinin üretkenliğine nazaran şehir ekonomileri daha ziyade ticarete dönük ve mal ve hizmet arzı alanında etkiliydi. Sanayileşme ise henüz emekleme devrindeydi ve sanayi üretimi küçük atelyelerde ve günlük ihtiyaçlara dönük imalatlar şeklindeydi. Bizim bildiğimiz imalat işçiliği gelişmediği için geleneksel usta-çırak ilişkileriyle üretim yapılmaktaydı.

Şehirler ve köylerin ortak noktaları yok muydu peki?
Tabii ki vardı.

Geleneksel Türk aile yapısı ve ataerkil aile tipi her iki kesimde de egemendi,ancak çekirdek aile dediğimiz daha küçük aile tipi henüz yoktu. Evlerde birkaç kuşağın beraber yaşadığı büyük aile tipleri vardı. Tarihin başından beri olagelen gelin–kaynana kavgaları da ortak noktaların olmazsa olmazlarındandı.

Toplumun genel yapısındaki muhafazakar anlayış aynen vardı.

Köylüler ürettikleri mallarını şehirlerdeki tüccarlar ve esnaflar vasıtasıyla piyasaya sunmaktaydılar. Her iki taraf arasındaki ekonomik bağ da buradaydı.
50 li yıllarda hızlanan sanayileşme sonucunda ve yukarda yazdığım sebeplerin de etkisiyle giderek daha da ivme kazanacak olan ““köyden şehire göç dalgası””başlayacaktı. Bu göçün ise kültürel alandan siyasete kadar yansımaları olacaktı. Bugüne etkisinin çok olması bakımından bu bölümde köyden şehire göç olgusunun “İstanbul’ a yansımaları” üzerinde duracağız.
Bu göçün olabilmesinin ilk şartı da insanlara gereken evlerin yapılmasıydı,zira şehirlerde yeteri kadar mesken mevcut değildi.
Köyden şehire göçün meydana çıkardığı ilk şey oturdukları evler oldu. Bu evlere gecekondu denmekteydi.
Göç edenler aynı köylerinde olduğu gibi buldukları ilk arsaya(veya tarlaya) evlerini bir gecede yapıverdiler. Ondan sonraki ilk işleri de hemen yanlarına kardeşlerini veya emmi oğullarını getirip birkaç kondu daha yapmak olacaktı.

İşte İstanbul’un tarlaları bahçeleri bu şekilde gecekondulaştı.

Yapılar aynı köydeki usullerle imece usulü yapılıyordu. Zaten köydeki evlerinin de aynısıydı. Arazinin kimin olduğuna da kimse bakmıyordu. Bazen tapulu arsalara kondular da yapılıyordu ama yağmalanan genellikle devletin arazileriydi. Şartlarının ise köyden pek de farkı yoktu. Yolları hak getireydi,elektrik de yoktu su çeşmeden geliyordu okullar ise uzak mahallelerdeydi.
Yani insanlar göçle yalnız kendileri gelmemişler köylerini de beraber getirmişlerdi. Yazları köylerine giderek erzaklarını da oralardan getirmekteydiler.

Halen de öyledir.

Şehirdeki hayat şartlarının zorluğuna uyum sağlamak için yapılacak başka bir şey de yoktu zaten.
Göç etmek Türk milletinin geçmişinde vardı ve neredeyse genlerine kadar da işlemişti. Aslında göç edenler kendi çözümlerini kendileri uygulamaktaydılar.
Zaten bu kadar hızlı bir değişime devletlerin çözüm üretebilmeleri de çok zordu.

Göçle beraber köylü anlayışı ve kültürü de beraber geldi. Yukarıda da demiştim insanlar köylerini de her şeyiyle beraber getirmişlerdi.
Örnekleri genelde İstanbul’dan vereceğim. Zira İstanbul Türkiye’nin kesiti niteliğindedir ve aynı zamanda sosyo-ekonomik yönden de Türkiye için bir laboratuar dır.
İstanbul için “taşı toprağı altın” diyorlardı göçün ilk yıllarında.

Tabii ki değildi, böyle olmadığı için buraya ümitle gelenler kısa zamanda hayal kırıklığına uğrayacaklardı.

Köylerinde üretken olan insanlar burada iş bulamadıkları anda kolaylıkla tüketici oluveriyorlardı. Buldukları işler de çoğunlukla düşük ücretli ve zor çalışma şartlarına sahiptiler. Köylerinde aslanın ağzında olan ekmek şehirde sanki midesinde gibiydi. İş bulamayanlar zamanla yeni iş alanları buldular.

Bunlardan biri işportacılıktı.

Ama bu işi yapmak başlı başına bir sanat gibiydi,bir gözünüzle malınızı satarken diğer gözünüzle de zabıtaları kollamak zorundaydınız. Uzaktan zabıtalar göründüğü zaman da iş tabanlarınızın kuvvetine kalıyordu,kaçamazsanız yakalanıyordunuz.
Diğer yandan düşük ücretli işlerde sigortadan yoksun olarak çalışanlar da vardı.
Onların da iş kazası geçirmeleri halinde hayatları kayıveriyordu.
Ancak şansı yaver gidip de dolgun maaşlı işlerde çalışanlar da vardı .Memleketten gelirken malını satarak birkaç kuruşu olanlar da çiftçilikten esnaflığa adım atıyorlardı ama onların bir kısmı da esnaf olmayı başaramayıp batmaktaydılar.
Çünkü esnaflık da bir yerde çekirdekten yetişmeyi gerektirecek bir yapıdaydı ve sonradan öğrenmek de çok zordu.

Bu zorlukların getirdiği ortak sonuç da tabii ki acı ve ızdırapdan başka bir şey değildi.
Acı ve ızdırap Türk milleti’ne zaten yabancı değildi. Ataları yedi düvelle yedi cephede harp eden insanların torunlarıydık zaten. Her ailenin geçmişinde de birkaç şehit vardı.

Çekilen acılar ise müzikle dışa vurulmaya başlamıştı. Bu müziğin adı da “Arabesk”idi. Arabesk müzik 60 lı yıllardan itibaren ortaya çıkmaya başlamıştı.

Bu arada gecekondu mahallelerine belediye hizmetleri de gitmeye başlamıştı. Yollar yapılmakta ,elektrik su,kanalizasyon ve okul gibi medeni ihtiyaçlar da giderilmeye çalışılmaktaydı. Gecekondu mahallelerinde de ulaşım minibüslerle yapılmaktaydı. Arabesk dediğimiz müzik tarzı da bu minibüslerle beraber anılmaktaydı. Arabeskin kralları da Orhan Gencebay ve Ferdi Tayfur idi. Bu sanatçıların şarkıları minibüslerden yayıldığı gibi resimleri de minibüsleri süslemekteydi. Artık dertleri zevk edinmiştik ve “Batsın bu dünya”diyorduk.

Şarkılarda başta aşk acısı olmak üzere her türlü acı vardı. Bu müzik tarzı da Türk sanat müziği,halk müziği karışımının Arap ritimleriyle çalınmasıydı. Ama içindeki duygu yükü varoşlardan gelmekteydi. Ve o duygu yükü içerisinde de acı ve ızdırap ön plandaydı.

Aslında kimsenin o anda farkına varmadığı ve ancak yıllar sonra fark edebileceği büyük bir kültür değişmesi yaşanmaktaydı. Bu kültür değişmesi bugün Türk siyasetini dahi etkileyebilecek kadar derindi. Toplum katmanları arasında köyden şehre göç ile birlikte birbirinden farklı kültürler de harmanlanmakta ve bunun sonucunda yeni yeni kültürel sentezler oluşmaktaydı. Bu kültürel değişim sonradan farkedildi.
Aslında bir laboratuvar’ın içindeydik hepimiz ve bunun farkında da değildik.
İstanbul da bu labaratuvarın merkeziydi sonuçta Türkiye’nin kültür başkenti değil miydi ?

Türkiye’de Balkan harbinden beri başlayan ve 50 yıllardan iki binli yıllara kadar da devam eden bir göç dalgası daha vardır.
O dalga da Balkanlardan göçen milyonlarca insandır.

Balkan harbinden sonra büyük oranda yapılan göç hiç bitmemiştir. Bugün Türkiye’de Balkan göçmeni milyonlarca insan vardır.

Bunların bir kısmının göçü de burada anlattığım yıllara tekabül etmektedir. Ellili yıllardan sonra çeşitli baskılarla Türkiye’ye göç ettirilmiş milyonlarca insanımız vardır. Bu insanlar da şehirlerimizin varoşlarında Anadolu’dan gelen insanlarımızla yan yana yaşamaktadırlar.
Yan yana yaşamanın sonucunda insanlar kabuklarından çıkmaya başlamışlar birbirlerini fark etmişlerdir. Mesela Urfa’lı ailenin kızı Karadeniz’li ailenin oğluyla, Gaziantep’li ailenin oğlu Bursa’lı bir kızla Üsküp’lü ailenin oğlu Malatya’lı bir ailenin kızıyla evlenmiştir.
Kız alıp verme dolayısıyla yeni yeni akrabalıklar tesis edilmiş ve bunun sonucunda yeni nesiller oluşmaya başlamıştır. Bunun anlamı kapalı toplumların sona ermeye başlaması ve köylü toplumların da şehirliliğe dönüşmesidir.

Zaman içerisinde mutfak kültürümüzde de değişiklikler oluşmaya başlamıştır.
Anadolu ve Rumeli’nin mahalli lezzetleri büyük şehirlerde artık yan yana durmaktadır. Rumeli işkembecisi,Gaziantep baklavacısı,Adana kebapçısı ve Tekirdağ köftecisi ,Karadeniz pidecisi yan yanadır ve bunun binlerce hatta on binlerce örneği vardır. Bunun sonucunda evlerdeki mutfaklarda da değişim vardır.

Bir diğer sonuç da evlerin yapılaşmalarıyla ilgilidir.

Gecekonduların her türlü işlerini gören ve medeni ihtiyaçlarının tamamını karşılayan devlet onları çıkardığı imar afları vasıtasıyla meşrulaştırmıştır da.
İmar afları ile meşru hale gelen gecekonduların yerine yap satçı denen ve çoğu karadenizli olan müteahhitler kat karşılığı apartmanlar dikmişler ve bu şekilde çok büyük bir rant kapısı açılmıştır.
Köylerinden bir yatak bir yorganla gelen insanlar birkaç sene içinde “çoğunlukla başkasının veya devletin” arsası üzerinde mal mülk sahibi hale gelmişlerdir.

Artık tek katlı gecekonduların yerinde çok katlı apartmanlar mevcuttur. İnsanlarımızın apartman hayatına ayak uyduramadıklarını da burada belirtmeliyim ,apartmanlarda yan yana yaşamak pek de başaramadığımız şeylerdendir. Eski usul gecekondularda veya köy evlerinde insanlar kapılarını kapadıkları zaman birbirlerini duymamakta ve kendi dünyalarına dönmektedirler.
Apartman hayatın yaşayan insanlar buna alışamadılar. Aradan geçen yıllardan sonra dahi alışmış olduklarını da söyleyemeyiz. Apartman sakinleri kendi hakları için her şeyi yapmaktadır ama başkalarının haklarına da hiç riayet etmemektedirler. Apartman aidatlarını ödememek için de herkesin bir bahanesi vardır ve kimsenin aklına da komşularının rahatsız olabileceği gelmemektedir. Ama aynı insanlar komşusu kendini rahatsız edince kıyametleri koparabilmektedir.
40 lı yıllardan 60 lı yıllara kadar köylü ağırlıklı bir toplum olan Türk toplumu 70 li yıllardan itibaren şehir ağırlıklı olmaya başlamıştır ama tam anlamıyla yani kültürel anlamda da şehirli olabilmesiyse 90 lı yıllardan sonradır.

80 li yıllardan sonra Türkiye’de teknolojik anlamda çok büyük değişiklikler olmuştur. Bu gelişimin temel sektörleri ,inşaat ,iletişim enerji ve ulaşımdır. Ancak milli eğitim alanında aynı gelişimin olduğunu söyleyemeyiz.
Bugün neredeyse her köyün yolu ve elektriği vardır,herkesin cebinde ayrı, evinde ayrı telefonu da mevcuttur.
İletişim alanında ülkemizde epeyce mesafe aldığımızı söyleyebiliriz.

80 li yıllardan itibaren televizyonumuz sadece TRT idi ama renkli ve üç kanaldan yayın yapan bir TRT miz vardı. 90 lı yıllarda ise TRT nin yanında özel kanallar da ortaya çıkmaya başlamıştı. Bunları kuranlar özel sektörün patronlarıydı ama basın sektöründen gelmemekteydiler. Bu kişiler sahip oldukları tv leri ve gazeteleri kendi şirketlerinin maddi amaçları için kullanıyorlar ve medya kuruluşlarına sadece ticari menfaat açısından bakıyorlardı,yani medya etiği denen şey de ortada yoktu.

Bu arada basın kelimesinin yerini yazılı ve görsel medya kelimelerinin aldığını da burada belirtmem gerekiyor,ayrıca 70 li yılların basınının da 2000 li yılların medyasının da İstanbul merkezli olduğunu yazmadan geçemeyeceğim.

Medyada öne çıkan sektör de reklamcılık sektörüydü.

Çok kanallı TV lerle beraber hem medya sektöründe hem de reel sektörlerde kıyasıya rekabet ortamı oluşmuştu. Liberal kapitalizmin “tam rekabet” dediği bu ortamdı.
İşte reklamcılık sektörü tam da burada devreye girmişti.

Özel televizyonların idaresini ve kuruluşunu yapanlar de TRT nin yetiştirdiği elemanlardı. Zaten başka türlü olması da mümkün değildi.
Bugünün TV lerini “bir anlamda” yöneten ise reyting belirleme kuruluşlarıdır. Onların belirledikleri reytinglere göre tv ler reklam pastasından pay almakta reytingi düşük olan diziler de hemen yayından kaldırılmaktadır.
Reyting belirleme kuruluşu ise yabancı menşelidir.
70 li yıllarda tv karşısında yenilen ve salonlarının çoğunu kaybeden sinema sektörü de 90 lı yıllardan itibaren, kendini hem sinema salonları ve hem de çevrilen filmlerin kalitesi bakımından yenilemiş ve bir anlamda dirilmişti ve film piyasasının merkezi de İstanbul değil miydi
?.

YORUM YAP

Bağdar Caddesi Escortmaltepe escortbostancı escortanadolu yakası escortdeneme bonusu veren sitelerhttps://www.tedxpenn.com/escort ankarahttps://greenhousecraftfood.com/ataşehir escortstarzbetpiabetbonusxslotistanbul escort bayanbetturkeybetturkeystarzbetxslotxslotzbahiszbahisBetpas thebarbeehousewife.comhacklinkGrandpashabetdeneme bonusuOnwin ankara escortlarHoliganbet girişhttps://www.cafeneve.com/holiganbethttps://www.corkbin.com/istanbul escortdeneme bonusukingroyaljojobetmatbet girişartemisbetgaziantep escortgaziantep escortporno izleimajbetbahis forumCASİBOMAsyabahisdeha tuzcuşişli escortcasibomcasibom girişCasibom Girişelitcasino girişultrabetmarsbahis girişmaltcasinoonwinmatadorbetMatadorbet jojobet girişjojobet mobilmatbetjojobet güncel girişjojobet güncel girişholiganbet güncel girişonwin güncel girişimajbet güncel girişonwin güncel girişholiganbet güncel girişholiganbet güncel girişkralbet girişholiganbet girişcasibommarsbahisMarsbahisMarsbahisMarsbahisMeritkingonwinholiganbet girişcasibomsekabetbetsat girişholiganbetsavoybettingnakitbahiscasibomgobahisAsyabahismarsbahisBetebet Girişcasibommarsbahiskingbettingonbahissonbahisklasbahisorisbetmarbahiscasibom girişşişli escortbeylikdüzü escortMarsbahiscasibomtipobetholiganbetmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahis girişpusulabetsupertotobetparibahismatadorbet güncel girişbetebet güncel girişpiabellacasino güncelsekabet güncel girişsahabet güncel girişmarsbahis güncel girişimajbet güncel girişmarsbahis güncel girişjojobet güncel girişjojobet güncel girişonwin güncel girişjojobet güncel girişholiganbet güncelsekabet güncel girişbahsegel güncel girişmarsbahis güncel girişcratosslot güncel girişsupertotobetsupertotobetmarsbahis güncel girişmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahis girişmarsbahismarsbahisimajbet girişgrandpashabet güncel girişgrandpashabet güncel girişjojobet güncel girişsekabet güncel girişimajbet güncel girişpusulabetbetboobettinenakitbahis günceldinamobet güncel girişMeritkingMeritkingCasibom GirişMeritkingjojobetSahabet girişvaycasino güncel girişdinamobet güncel girişwinxbetwinxbetfethiye escortwinxbetwinxbetmatbet girişwinxbetwinxbetwinxbetsultanbetjojobetMarsbahisTümbetbetebet giriş mariobetmatbet girişmarsbahisjojobetcasibomultrabetultrabet girişmatadorbet girişmatadorbet girişmariobetcasibom girişcasibom güncelsahabet girişbetmarino girişcasibom girişmeritkingjojobetmarsbahisSahabetPusulabetmatadorbet resmiPusulabetbetcioholiganbet girişmarsbahis güncel girişiptvbets10 girişbetkomcasibom girişCasiBomimajbet girişCasibom Girişbetist girişcasibom giristipobetjojobetjojobet girişcasibomgiriş casibombetwoonMeritkingMeritkingdeneme bonusuAtaşehir Escorttipobetroyalbetjojobet girişjojobet951matadorbetbahiscomjojobet girişfixbet twittermatadorbetmarsbahismarsbahisimajbetmarsbahismarsbahismarsbahismarsbahismarsbahismarsbahisimajbetOnwinXslotimajbetimajbet resmi girişjojobetcasibom girişCasibom Girişjojobetpusulabetsupertotobetsupertotobetholiganbet girişcasibomcasibomcasibom girişkalebetbustabitmarsbahis giriştümbetEscortmeritkingmeritking giriştarafbetmeritking twittergrandpashabetgrandpashabetgrandpashabetBEYLİKDÜZÜ ESCORTCasino slotcasibomtipobettipobetcasibom girişgüvenilir casino sitelerimeritkingCasibomcasibom girişmeritking güncelMeritkingcasibomcasibom girişholiganbet güncel girişcasibom girişlunabetwww.medlockprimaryschool.com
escort Bağcılar escort Bahçelievler escort Bakırköy escort Bayrampaşa escort Beylikdüzü escort Güngören escort İstiklal escort Kadıköy escort Sultanbeyli escort Üsküdar escort Avsallar escort Mahmutlar escort Oba escort Mecidiyeköy escort Ölüdeniz escort Güllük escort Kültür escort Ataşehir escort Avcılar escort Başakşehir escort Esenler escort Esenyurt escort Fatih escort Gaziosmanpaşa escort Kartal escort Küçükçekmece escort Maltepe escort Pendik escort Sultangazi escort Ümraniye escort Adapazarı escort Yalıkavak escort güvenilir casino siteleri Yalova escort Muğla escort Aydın escort Çanakkale escort Balıkesir escort Tekirdağ escort Manisa escort Trabzon escort Kahramanmaraşescort Kütahya escort Osmaniye escort Sivas escort Tokat escort Çorum escort Yozgat escort Isparta escort Elazığ escort Ordu escort Edirne escort Erzincan escort Zonguldak escort Rize escort Uşak escort Kırşehir escort Erzurum escort Giresun escort Amasya escort Sinop escort Niğde escort Bolu escort Karaman escort Kırıkkale escort Bayburt escort Ardahan escort Gümüşhane escort Artvin escort Çankırı escort Bartın escort Sinop escort Bilecik escort Karabük escort Burdur escort Nevşehir escort Kıbrıs escort Kırklareli escort Kastamonu escort Düzce escort Aksaray escort Adıyaman escort Afyon escort Arnavutköy escort Bebek escort Beşiktaş escort Beykoz escort Beyoğlu escort Büyükçekmece escort Çatalca escort Çekmeköy escort Eyüpsultan escort Kağıthane escort Sancaktepe escort Sarıyer escort Şile escort Silivri escort Şişli escort Taksim escort Zeytinburnu escort Aliağa escort Balçova escort Bayındır escort Bayraklı escort Bergama escort Beydağ escort Bornova escort Buca escort Çeşme escort Çiğli escort Karşıyaka escort Fehiye escort Marmaris escort Gaziemir escort Dikili escort Menderes escort Menemen escort Torbalı escort Atakum escort Çerkezköy escort Yenişehir escort Bodrum escort Toroslar escort Tarsus escort Silifke escort Mezitli escort Erdemli escort Anamur escort Akdeniz escort Melikgazi escort Elbistan escort Lüleburgaz escort İzmit escort İlkadım escort Çorlu escort Battalgazi escort Yeşilyurt escort Milas escort Ceyhan escort Çukurova escort Kozan escort Sarıçam escort Seyhan escort Emirdağ escort Sandıklı escort Merzifon escort Suluova escort Taşova escort Altındağ escort Batıkent escort Çankaya escort Çubuk escort Etimesgut escort Haymana escort Kahramankazan escort Keçiören escort Kızılcahamam escort Mamak escort Polatlı escort Pursaklar escort Sincan escort Ulus escort Yenimahalle escort Aksu escort Alanya escort Belek escort Demre escort Döşemealtı escort Elmalı escort Finike escort Gazipaşa escort Kaş escort Kemer escort Kepez escort Konyaaltı escort Korkuteli escort Kumluca escort Lara escort Manavgat escort Muratpaşa escort Serik escort Side escort Didim escort Efeler escort Nazilli escort Söke escort Altıeylül escort Ayvalık escort Bandırma escort Bigadiç escort Burhaniye escort Dursunbey escort Edremit escort Erdek escort Gömeç escort Gönen escort Havran escort İvrindi escort Karesi escort Kepsut escort Susurluk escort Büyükorhan escort Gemlik escort Görükle escort Gürsu escort Harmancık escort İnegöl escort İznik escort Karacabeyescort Kestel escort Mudanya escort Mustafakemalpaşa escort Nilüfer escort Orhangazi escort Osmangazi escort Yıldırım escort Biga escort Çan escort Gelibolu escort Karahayıt escort Merkezefendi escort Pamukkale escort Keşan escort Aziziye escort Palandöken escort Yakutiye escort Odunpazarı escort Tepebaşı escort Araban escort İslahiye escort Karkamış escort Nizip escort Nurdağı escort Oğuzeli escort Şahinbeyescort Şehitkamil escort Yavuzeli escort Bulancak escort Espiye escort Görele escort Altınözü escort Arsuz escort Antakya escort Defne escort Dörtyol escort Erzin escort Hassa escort İskenderun escort Kırıkhan escort Kumlu escort Payas escort Reyhanlı escort Samandağ escort Eğirdir escort Yalvaç escort Foça escort Karabağlar escort Kemalpaşa escort Kiraz escort Kınık escort Konak escort Narlıdere escort Ödemiş escort Tire escort Urla escort Safranbolu escort Akhisar escort Alaşehir escort Kırkağaç escort Salihli escort Sarıgöl escort Şehzadeler escort Soma escort Turgutlu escort Yunusemre escort Akkışla escort Bünyan escort Develi escort Kocasinan escort Talas escort Yahyalı escort Gazimusağa escort Girne escort İskele escort Lefke escort Lefkoşa escort Başiskele escort Çayırova escort Darıca escort Afşin escort Dulkadiroğlu escort Göksun escort Onikişubat escort Türkoğlu escort Kızıltepe escort Mut escort Dalaman escort Gümbet escort Datça escort Kavaklıdere escort Köyceğiz escort Menteşe escort Turgutreis escort Ula escort Yatağan escort Fatsa escort Altınordu escort Ünye escort Düziçi escort Kadirli escort Ardeşen escort Akyazı escort Arifiye escort Erenler escort Geyve escort Hendek escort Karasu escort Kaynarca escort Sapanca escort Derince escort Dilovası escort Gebze escort Gölcük escort Kandıra escort Karamürsel escort Kartepe escort Körfez escort Akşehir escort Beyşehir escort Bosna escort Ereğli escort Karapınar escort Meram escort Selçuklu escort Gediz escort Simav escort Tavşanlı escort Doğanşehir escort Bafra escort Çarşamba escort Boyabat escort Kapaklı escort Süleymanpaşa escort Erbaa escort Niksar escort Turhal escort Akçaabat escort Of escort Ortahisar escort Yomra escort Armutlu escort Çiftlikköy escort Çınarcık escort Akdağmadeni escort Boğazlıyan escort Sarıyaka escort Sorgun escort Alaplı escort Çaycuma escort Devrek escort Ereğli escort Kilimli escort Kozlu escort