ERMENİ TERÖRİZMİ ÖZENDİRİLİYOR – Alev KILIÇ
Otuz yıl önce, 27 Temmuz 1983’te, Türkiye’nin Lizbon Büyükelçiliği kendisini ‘Ermeni Devrimci Ordusu’ olarak adlandıran terörist bir grubun saldırısına uğradı. Beş Ermeni terörist Büyükelçiliği işgal girişiminde bulundu. Birisi eylemin başında güvenlik güçleriyle çatışmada öldürüldü. Bu arada bir Portekiz görevli de hayatını kaybetti, diğeri yaralandı. Dört ermeni terörist binada müsteşar Yurtsev Mıhçıoğlu’nun eşi Cahide hanımı rehin aldı ve tüm binayı havaya uçurmak üzere bulundukları bölgeye bomba yerleştirmeye başladı. Cahide hanım eşini ve oğlunu korumak üzere canını feda etme pahasına, bir bombayı patlatarak dört ermeni terörist ile birlikte can verdi. AVİM ermeni terörizmi kurbanı şehidimiz Cahide Mıhçıoğlu’nun aziz anısını saygıyla ve tazimle yadeder.
Terörizm günümüzde de maalesef daha yaygın biçimde değişik gruplarca ve değişik amaçlarla başvurulan insanlık dışı bir eylem olarak güncelliğini korumaktadır. Bütün uygar ülkeler tarafından kınanmasına ve karşı çıkılmasına rağmen, uluslararası alanda, terörizmi tanımlayan ve önleyebilmek üzere bir işbirliği mekanizması oluşturan bir düzenleme henüz sağlanabilmiş değildir. Ortak bir düzenleme ve yaptırım boşluğu, daha da vahimi, terörizmi özendirme girişimlerine ve çağrılarına da zemin hazırlayabilmektedir. Bunun son, meşum bir örneği Lizbon terör saldırısını düzenleyen beş ermeni için saldırının yıldönümü münasebetiyle törenler düzenlenmesinde ve eylemin meşrulaştırılmasından da öteye, destanlaştırılması çabalarında görülmektedir. Ermeni haber ajansları, bu törenlerin ABD’nin Kalifornia eyaletinde, Şikago ve Nevyork kentlerinde de yapıldığını kaydetmektedir.
Ermeni basınında yer alan haber ve yorumlarda, beş Ermeni terörist “Lizbon kahramanları” olarak adlandırılmakta ve o gün dünyayı Türkiye’ye karşı ayağa kaldıran bu teröristlerin verdiği ilhamın günümüzde de Ermenistan’ın işgali altındaki Dağlık Karabağ’da mücadeleye ışık tuttuğu ifade edilmektedir. Ajanslarda yer alan ifadelere göre, bu “kahramanca” eylemin ermeni ulusal emellerinin canlı tutulmasını sağladığı ve her Ermeni’nin bu beş kişiyi hatırda tutarak bugün gerekli özveriyi kendisinin yapıp yapmadığını sorgulaması gerektiği kaydedilmektedir. Yeni, genç nesle de çağrıda bulunulmakta ve bu beş kişiden ilham alınması gerektiği vurgulanmaktadır. Düzenlenen törenlerde yapılan çağrıda ise, ‘bağlılığımız törenlerin, günlük rutinin, gösterişin ötesine geçmelidir’ denmektedir.
Türkiye terör belasından çok çekmiş bir ülkedir. Buna ermeni terörizmi de dâhildir. Ermeni terörizminin yaraları hala taze ve elem vericidir. Türkiye terörle mücadele konusunda uluslararası işbirliğinin öneminin bilincinde ve bu konuda etkili bir tutum içindedir. Bu nedenle, Lizbon’daki terör saldırısının meşrulaştırılması, genç neslin bu terör eylemi kahramanlık olarak tanıtılarak terör eylemlerine özendirilmesi kabul edilemez olmanın yanı sıra, insanlık dışıdır. Terörizm özendirmesi bu kez gizli ayinlerde, kapalı kapılar arkasında değil, açıkça, basın yoluyla yapılmaktadır. Bu aleni suça teşvik ve terör övgüsüne bir müeyyide uygulanıp uygulanmayacağı da ilgili ülkeler bakımından bir ilkelere bağlılık ve samimiyet testi oluşturacaktır.
avim.org.tr