Anayasa’dan “Devlet Memuru” tanımının kaldırılmak istendiğini belirten Fahrettin Yokuş, “Başbakan Erdoğan Kürdistan Devletini resmen tanıdı. Kürtçe afişlerle karşılandı. Bu gelişmeler Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti için oldukça vahimdir.” dedi.
“Bizler AKP iktidarı boyunca, Türkiye Kamu-Sen’liler olarak çeşitli baskılara maruz kaldık, ötekileştirme politikalarıyla yıldırılmak istendik” diyen Fahrettin Yokuş,
“Erdoğan Diyarbakır’da peşmerge bozuntusu Barzani ve Türkiye terörist devlettir diyen Şivan Perver ile bir araya gelerek, Kürdistan Devletini resmen tanıdı. Kürtçe afişlerle karşılandı.” diye sert tepki gösterdi.
Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş açılış konuşmasında toplu sözleşme sürecine değinerek, “Anayasa referandumunda ” evet ” diyenler, bugün toplu sözleşmede de hiçbir kazanım elde edemediler. Bu referandumda toplu sözleşme hakkı verildi fakat bağımsız hakem kurulu, 6’ya 5 olarak bağımlı hale getirildi. Toplu sözleşmede hükümetin önerdiğinin de altında bir zam alınarak, memurlarımız hayal kırıklığına uğratıldılar, kandırıldılar. ”
MEMURUN İŞ GÜVENCESİNE GÖZ DİKTİLER
Yokuş, “Yine büyük sıkıntılarımızdan biri yeni hazırlanacak Anayasa’dan ” Devlet Memuru ” tanımının kaldırılmak istenmesidir. Bu memurun iş güvencesine göz dikmekten başka bir şey değildir. İktidar sahiplerinin kadrolaşma çalışmasıdır. Yandaşlarını istedikleri gibi istihdam etme çabalarıdır. Bizler AKP iktidarı boyunca, Türkiye Kamu-Sen’liler olarak çeşitli baskılara maruz kaldık. AKP’nin ötekileştirme politikalarıyla üyelerimiz yıldırılmak istendi. Bizden olmayan bertaraf olsun dediler ama biz onurlu mücadele arkadaşlarımızla yolumuza yılmadan devam ediyoruz. Tüm yıldırma politikalarına rağmen Türkiye Kamu-Sen büyümeyi sürdürmektedir. Anayasa’dan ” Devlet Memuru ” tanımını çıkarttırmayacağımızı üstüne basarak tekrar ediyoruz” dedi.
DİYARBAKIR’DA PKK İLE BULUŞTULAR
“Erdoğan Diyarbakır’da peşmerge bozuntusu Barzani ve Türkiye terörist devlettir diyen Şivan Perver ile bir araya gelerek, Kürdistan Devletini resmen tanıdı. Kürtçe afişlerle karşılandı. Bu gelişmeler Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti için oldukça vahimdir. ” Ne Mutlu Türküm Diyene ” tabelalarının kaldırılmasının sebebi, Barzani’nin yol güzergahında olmasıymış. Böyle bir düşünce olabilir mi? Bu yapılanlar Türkiye Cumhuriyeti’ne ihanettir. Başka hiçbir açıklaması yoktur. Bizler son nefesimize kadar Cumhuriyetimizi, milli kimliğimizi ve milli değerlerimizi koruyacağız.”
TÜM KURUMLARIMIZ ELE GEÇİRİLDİ
“Erdoğan iktidarı boyunca hep şikayet etti. Medya’ya saldırdı, yargıyı karaladı, hukuk kararlarını hiçe saydı. Halbuki, medyada, yargıda, sivil toplum örgütleri de siyasi iktidar tarafından ele geçirilmiş durumda. Neden hala şikayet ediyor. Bağımsız kalmış, kendisine biat etmeyen birkaç kurumdan mı şikayet ediyor. Kusura bakmasın biz Türkiye Kamu-Sen olarak, asla teslim olmayacağız. Sızlanmayı bırakıp, Türkiye’nin sorunlarına bir çözüm bulsunlar. ülkemizde işsizlik, eğitimsizlik, hukuksuzluk, yolsuzluk, asayişsizlik almış başını gidiyor. Bu problemler bir türlü gündeme gelmiyor. Gerçekler, suni gündemlerle perdeleniyor” dedi. .
