ÜLKEDE yer yerinden oynuyor ama başta Tayyip Erdoğanolmak üzere AKP’lilerin kılı kıpırdamıyor…
“Destan yazdınız aslanlarım” diyerek sırtını okşadıkları polislerden hangisininBerkin Elvan‘ı şehit ettiği bir türlü saptanamadıysa kime gam…
Erdoğan’a mı?
Boş versenize siz…
Arap çocuğunu Türk çocuğuna tercih edip kucaklayan AKP lideri değil mi?
Gam da neymiş…
Muhterem meydanlarda hâlâ, basma kalıp lâflarla konuşarak insanların zihinlerini bulandırmayı sürdürüyor.
Seçimi kazanmak için demokrasiyi, hak ve hukuku, adaleti, özgürlükleri, ulusal bütünlüğü ve milletimizin itibarını sahipleneceğine, muhalefete sövüyor, Kılıçdaroğlu‘nu,Bahçeli‘yi, uzun yıllar kader birliği yaptığı ve bazen“Pensilvanya” bazen “Çete” ya da “Paralel devlet” diye andığı cemaatin başını, hatta İmralı’nın talimatı üzerine aldığı kararlara ortak ettiği Demirtaş‘ı bile karalayıp duruyor…
Tiksindirici bir durum!
Hem de ürkütücü!
* * *
Bu propaganda sürecinde o kadar ileri gittiler ki devlet daireleriyle mabetlere “Uzun adam”ın resimlerinin bulunduğu ve AKP propagandası içeren dövizleri astılar.
Öğretmen okurum M.S, bir nedenle gittiği İstanbul Ümraniye‘de gördüğü manzarayı anlatan kısa bir e-posta yollamış.
Adres de vermiş…
Kapısında “Mescit”yazan binanın üzerine Tayyip Bey’in devasa bir resmini asmışlar…
Bolu‘da Özel İdare Binası’nın üzerine asılan ve Erdoğan ile AKP’nin propagandasını içeren dev döviz de CHP’nin başvurusu üzerine mahkeme kararıyla kaldırılmış…
Devlete ait binalara ve mabetlere sadece Erdoğan’ın ve AKP’nin propagandasını yapan dövizleri asmıyorlar; rüşvet aldıkları söylenen ve bu nedenle ya istifa eden ya da azledilen eski bakanların da resimleri asılıyor…
Mersin’de Zafer Çağlayan‘ın gülen fotoğrafı Başbakan’ın fotoğrafıyla birlikte asıldı, yan yana…
Manidar!
Mardin’de de AKP’liler, 10 defada 10 milyon dolar rüşvet aldığı ileri sürülen eski İçişleri Bakanı Muammer Güler‘i kucakladı…
Ne utandılar, ne sıkıldılar…
Onun da fotoğraflarını ortaya buraya astılar…
Garabet dolu bir süreci yaşayarak seçime gidiyoruz. Şimdiden ortamı karıştırıcı tasarruflarda bulunan iktidar partisinin ve liderinin sandıklar açıldığında daha başka garip işler yapmaları olasılığı var. O nedenle görevli görevsiz herkesin, sandıkları sahiplenmesi lâzım.
Yurttaşlarıma hatırlatmak isterim; sandıklar açıldığında sayım alenidir, oylar herkesin gözü önünde sayılacaktır…
Sandık başından ayrılmayın, oyların sayımını dikkatle izleyin, sonuç alındığında da bulunduğunuz ilçedeki seçim kuruluna giderek oy kullandığınız sandığın teslim edilip edilmediğini öğrenin.
Bunları daha kolay ve yetkili olarak yapmanız için partinize başvurarak İlçe Seçim Kurulu‘ndan sandık müşahidi kartı alın…
İktidarın oy çalması ve sonucu değiştirici girişimlerde bulunması ancak bu yolla engellenebilir.
12 EYLÜL ÖNCESİ Mİ YAŞANIYOR
——————————————
İÇİNDE şiddet olmayan gösterileri polise talimat vererek çığrından çıkaran kimlerse Allah onları, bildiği gibi yapsın…
Birileri Türkiye’yi 12 Eylük öncesine benzetmek üzere…
Katili polis olan 14 yaşındakiBerkin Elvan sonsuzluğa yollandığı sırada yaşanan olayları tezgâhlayanlar, şayet ülkede hukukun üstünlüğü, yasaların egemenliği ve devletin dirayeti olsaydı herhalde ortalığı karıştıramazdı…
Varlığımıza düşmanlık besleyenler Okmeydanı’nda ülkücü gençlere silahla saldırarakBurak Can Karamanoğluadındaki genç tezgâhtarı katledemezdi…
Arkadaşlarının sıktığı biber gazından korunmak için polis aracına sığınan ve orada taşlanan Tunceli’de görevli polis memuru Ahmet Küçüktağ da,devlet otoritesi olsaydı kalp krizi geçirerek genç yaşta şehit düşmezdi…
12 yıldan beri demokratik otoriteden yoksun bir anlayışla ve ülkeyi kendi vesayeti altına alarak dine dayalı devlet sistemi statüsüne benzer tarzda yönetmeye kalkan bu iktidar, tutumuyla Türkiye’yi maazallah 12 Eylül öncesine benzeyecek günlere sürüklüyor…
Sokaklara dikkat!
Kimse tahriklere kapılmamalı…
Ülkeye yaşatılan, kahpelik dolu bir oyun olabilir; son kertede “Bu ortamda seçim olmaz”diyerek 30 mart‘ta önümüze gelecek sandığı engelleyebilirler; Erdoğan, bunu dahi yapabilir…
Zira ülkede demokratik bir uygulama yok; var diyen, hikâye anlatmış olur; sistem, tek adam sistemine dönüştürülmüş vaziyette; Tayyip Bey “One man show” peşinde. 12 yıldan beri üniformalı ya da ünformasız eblehler de ağzına bakıyor…
Seçimin ertelenme ihtimali maalesef var; bu inşâllah gerçekleşmez!