Ali Bademci
Yeniçağ Gazetesi şu anda ülkücülerin günlük yayın organı; 50.000 civarında tirajı var. Dopdolu ve tertemiz bir gazete; lâkin bu kadar az bir okuyucu ile insan hayıflanıyor, bizim koca bir dünyamız bu kadar mı diye! Yazılı basında, tutunmak zor olduğu gibi devamlılığı sağlamak da o kadar güç! Ehh, kocamış asırlık Bab-ı Ali hâlâ kendini İmparatorluk sanarak cenderesini döndürüyor ve her yayın organına hayat hakkı tanımıyor. Bu tiraj bile bugünün teknoloji imkânları içerisinde başarı sayılabilir. Çünkü hemen hesabını çıkaramayacağımız kadar İnternet Medya ve herkesi birbirine bağlayıp devletler çökerten, insanları her daim birbirine bağlayan bir küresel Sosyal Medya var. Cidden bu duvar karşısında tutunmak ve ayakta kalabilmek çok zor.
Bugün Türkiye’de MHP ile beraber 20 milyon Milliyetçi-Atatürkçü insan var; yani bu sayının %5’i okumaz mı birader! Birleşik milliyetçilik elbette ülkenin temel direği; hiç olmazsa ayda bir kaç defa birbirlerini görse ve okusalar ne olur, dünyanın sonu mu gelir! Hele şu bizim MHP’li milliyetçiler neden hiç okumazlar? Kitap tirajları yılda 1000 adetle sınırlı; aşabilirsen iyi okunuyorsun demektir. Elbette yayın okuyucu ile yaşar ve düşünceler ancak böyle geniş kitlelere yayılabilir. Sonra neden başarılı olunamadığı düşünülüp duruyor! Uydurma bir popülist yayın 100 bin okuyucu ile buluşabiliyor; tevatürden ve günlük dedikodulardan ibaret bu yayınların hiçbir faydası olmadığı gibi, komplo teorileri ile genç dimağların hafızaları siliniyor ve başka tarafa yönlendiriliyor. Bilinmelidir ki, popülizm de küresel tehlikenin en önemli silâhıdır.
Türk insanı, meseleleri ancak kendisi ve bağımsız düşünceleri ile aşabilir, küresel tehlikeyi de öyle! Okuyan bir millet olmayabiliriz ama düşünen bir millet olduğumuz düşüncenin ifâde şekli olan, engin kültürümüzle açıklıkla ölçülebilir.
Yeniçağ Gazetesi yarım asırlık aksiyoner Türk Milliyetçiliği birikiminin ifâdesidir. İçinde yaşadığımız zamanlarda, milliyetçi günlük gazete denemeleri, okumadığımız için ne yazık ki bu noktadan ileriye taşınamıyor. Kabahat yayıncıda veya yazanlarında değildir; bunlar görevlerini fazlasıyla yapıyorlar. Yeniçağ’da sayamayacağımız kadar bilgili ve donanımla yazar-ilim adamı var. Her gün kendimiz konuşup kendimiz dinleyeceğimize, bir aydın hareketi olan ülkücülüğün her ferdi, kendisi için olmasa bile evi için bir Yeniçağ alma yükümlülüğünde olduğunu mutlaka bilmemiz lâzımdır. Hâdi anladık kitap pahalı; fakat gazete hiç de öyle değil. Elimizde şu veya bu gazeteyi teşhir edeceğimize neden Yeniçağ olmasın!
Yeniçağ’ı yayımlayan kişileri tanımam; fakat bir çalışma yapmaları zaruretine inanıyorum. Etkinlikler ve bölge toplantıları şarttır. Siyasete biraz daha câzip görünmek ve mutlaka faydalı olmak için özellikle seçimler arifesinde ağır ve haksız bir
tarzda siyaseti suçlamanın hiçbir anlamı yoktur.. Bizim insanımız oldukça duygusaldır “Pire için yorgan yakar”; bu sebeple daha sorumlu bir yayın politikası izlenmesi gereklidir.
Yeniçağ 200 bin satarsa MHP 10 milyon oy alır; 50 bin satmaya devam ederse bu noktadan ileriye gitmez. Hadi hep beraber bir Yeniçağ alalım ve bugünden tezi yok bayileri boşaltalım. Ben Yeniçağ okuyorum ve onunla övünüyorum. Arşivini de yapıyorum; başka gazete de okumuyorum.
Sağlıcakla kalın.