Ali BADEMCİ
MHP 11.Büyük Kurultayı dün tamamlandı, aziz milletimize hayır, huzur ve saadet getirmesi en büyük arzumuzdur. Maşeri bir kalabalık, düşmanların yüreğini ürpertecek bir coşku! Güzel ülkemizin iyi yönetilmediği bir gerçek; yoksa ülkücüler öyle görülmesine rağmen çok fazla politize insanlar değil! Dünkü izdiham artık millet olarak aldatılmışlıktan usanıldığının açık ifâdesidir. Coşku ile beraber birlik ve beraberlik tam olarak ortaya konmuş durumda. Kalabalıktan iğne atsan yere düşmüyor; genel kurul delegelerin dışında salona girmek mümkün değil! Şahsen böyle bir heyecanı Türkeş Bey zamanında “Büyük Tandoğan Mitingi” nde görmüştüm, bir an için aklımızdan da o geçti. Keşke seçimlerden evvel öyle gözdağı versek ne güzel olur!
Sayın Bahçeli olgunluk devri ile mütenasip çok önemli mesajlar verdi; irticalen konuşması ayrı bir güzellik. Bölücülük meselesini teferruatı ile ve eksiksiz olarak ortaya koydu; iktidarın ülkeyi götürdüğü belirsizliği çok da güzel aydınlattı. Artık tamamen bizden saydığı için, sanıyorum “Alevilik” meselesine pek dokunmadı. Lâkin uzun yer ve zaman verdiği ayrıştırılmak istenen Türkiye manzaraları içerisinde bunları da görmek mümkündür. Birbuçuk saatlik konuşmada hemen hemen boş laf yoktu; her satırında ülke meseleleri ve yapılan hatalar, hatta ihanetler gözler önüne serilmiştir.
Elbette konuşmada Atsız Beğ adının geçmesi de ayrı bir güzellikti; çünkü azgın mahfiller sürekli olarak bu hususu kaşımaktaydı. Sayın Bahçeli’nin Türk Milliyetçiliği fikrine ne derece hakim olduğu; saygı, sevgi ve temel olarak Atsız’ı gördüğünün en güzel delili değil midir?
Kurultay’dan evvel Nevruz mesajları da elbette çok önemli idi; Türklüğün her şeyi ile bir bütün olduğu ifadeleri salonu sallamıştır. Bu gösteriler ve verilen mesajlar dolayısıyla Türk Dünyası’nın kalbi dün Ankara Arena’da atmıştır. Türk Milliyetçiliği dersinden sonra Nevruz gösterileri de konuşmalarla tam örtüşmüştür.
En büyük eksiklik daha evvelki yazılarımızda da vurguladığımız gibi Atatürk ve Cumhuriyet özlemleridir. Bahçeli bu hususları ortaya koyduğu zaman salon inlemiştir. Büyük bir ustalıkla pekiştirdiği “Osmanlı-Cumhuriyet” işte Türk milliyetçiliğinin kendisi değil midir? “Vatan Ankara’da Mustafa Kemâl’dir” sözleri insanımızın kalbine vecize gibi oturmuştur! Demek ki “Gazi”yi ne kadar özlemişiz!
11.Kurultay göstermiştir ki, artık MHP kendine ait olan kitleleri toparlamak ve müttehid bir cepheye sevketmek için kişisel tartışmaları çok gerilerde bırakmıştır. Bu sebeble iki eski vekilin vekil olmak için müracaat etmemesi onların şahsi tercihleri olarak nitelendirilmiştir. Mutlaka “Liste” işini de böyle değerlendirmek ve Genel Başkan’a istediği insanlarla çalışma hakkını vermek lâzımdır. Şükür ki böyle tartışmalar ve memnuniyetsizlikler de yaşanmamıştır.
İnşaallah 7 Haziran MHP için büyük bir başlangıç olacak, başarı diliyoruz.