Şefkat Çetin: “Yaşadığımız süreç içerisinde, toplumdaki gerginlik, insanlarımızın birlik ve bir arada yaşama kültürünün zarar görmüş olmasından dolayı şu anda yaşadığımız toplumsal yapı gergin. Bu gerginlik sürdürülebilir olmaktan çıkmalıdır.”
- Anayasal hukuk çerçevesi içerisinde yürütme organı görevini yapmalıdır.
- Devletimizin organları; yasama, yürütme ve yargı bağımsız olarak hayatiyetini sürdürmelidir.
- Ülkemizdeki hukuk işler hale gelmelidir.
- Yaşadığımız vatan coğrafyası üzerindeki insanlarımızın birliğini, bütünlüğünü olumsuz etkileyecek söz ve davranışlardan kaçınılmalıdır.
- Yaşadığımız süreç içerisinde, toplumdaki gerginlik, insanlarımızın birlik ve bir arada yaşama kültürünün zarar görmüş olmasından dolayı şu anda yaşadığımız toplumsal yapı gergin. Bu gerginlik sürdürülebilir olmaktan çıkarılmalıdır.
- Birlik, bütünlük sağlanmalıdır.
- Devletimizin yetkili organlarında görev yapanlar anayasal sınırları içerisine çekilmelidir.
- Ülkemizdeki toplumsal bütünlüğümüzü olumsuz etkileyecek, birlikte yaşadığımız vatan coğrafyası üzerindeki insanlarımızın birlikte yaşama kültürünü olumsuz etkileyecek, bir bölgemizi özerklik, federasyon adı altında bölge insanımızın huzursuz olacağı uygulamalardan vazgeçilmelidir.
- Kamu düzeni sağlanmalıdır.
- Kanun hâkimiyeti uygulanmalıdır.
- Hukuk dışı işlemler yapanlar var ise, yargı bunların üzerine gitmelidir.
Bunlar kamuoyuna deklere ettiğimiz prensipler. Aritmetikler üzerinde yorum yapmaktan ziyede ilkeler üzerinde yorum yapmak lazım. Bütün siyasi partiler milletimize hizmet etmek için siyaset yapar, iktidar olduğunda da milletimize nasıl hizmet edeceğini açıklar. Ama burada önemli olan, çıkan Meclis aritmetiği yapısı tek başına bir siyasi partinin iktidar olmasını mümkün kılmamaktadır. Anayasamıza göre bir koalisyon gündemdedir. Önemli olan; hukukun, anayasanın devreye girdiği anda, hükümet kurma yetkisi kime verilecek, yetkiyi alan kişi diğer siyasi parti liderlerine hangi teklifle gidecek, diğer siyasi partilerin ilkeleri bazında hangi noktalarda uzlaşma sağlanacak, bunların açığa kavuşması lâzım.
Aritmetikler üzerinde yorum yapmak sağlıklı olmaz şimdi. Aritmetikler üzerinde yirmiye yakın yorum getirebilirsiniz ama biraz önce de ifade ettiğim gibi ilkeler önemli.
Siyasi partiler kuruluş amaçları ve Anayasamızın çizdiği sınırlar içerisinde, yaşadığımız vatan coğrafyası üzerinde, devletimizin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü prensibine uygun söz ve eylemlerde bulunmak zorundadır. Anayasaya uygun kurulduğunu söyleyen siyasi parti, kullandığı dil itibariyle, insanlarımızı ötekileştiriyorsa, belirli bir bölgenin bir etnik kesimin temsilcisi gibi bir görünüm veriyor ise, bu Anayasamıza da, hukukumuza da aykırıdır.Önce dilin düzeltilmesi lâzım.
Yalnız bizim dile getirdiğimiz değil, Türk Milletinin ezici bir çoğunluğunun istediği, bir suç varsa, o suçun oluşup oluşmadığına yargı karar verir. Siyaset kurumu bu işe müdahale etmesin. Bağımsız yargıya müdahale edilmesin. Gündemde olan kişilere de iyilik yapılmıyor. Bırakın yargı kararını versin. Ama kamuoyunda suçlu algısı oluştuğu kişilerin, siyaseten dosya öteleniyor, dosya kapatılıyorsa, yargıya olan güven sarsılıyorsa, Allah esirgesin, bir süre sonra yargıya güvenin kalmadığı anda herkes, “kendi lişisel hukukumu ben koruyorum” dediği anda ülkede kaos olur. Bırakalım yasama, yürtme, yargı kendi görevini yapsın. Toplumun beklentisi bu.”