MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. E. Semih Yalçın, Aydınlık Gazetesi Yazarı Sabahattin Önkibar’a Açık Mektup gönderdi.”MHP, bölücü örgüt militanlarıyla aynı karede yer almak istememiştir ve bunda da haklı çıkmıştır. Ölümlere, kalıcı sakatlıklara ve kamu mallarına zarar verilmesiyle sonuçlanan terör eylemlerine sizin emrine girdiğiniz siyasi hareket onay verebilir; ancak MHP’nin bunu tasdik etmesi mümkün değildir.”dedi.
Yalçın mektupta şu ifadelere yer verdi:
Sayın Sabahattin Önkibar,
Bütün uyarılarımıza rağmen uzun bir süredir, MHP hakkında kamuoyunda hiçbir değeri ve karşılığı olmayan sakil ve edepsizce yazılarınızı sürdürüyorsunuz.
Görev yaptığınız mahfil tarafından size ayrılan kulübede dikilip yüksek sesle MHP’ye sataşmanızın, tedavisi imkânsız patolojik bir düşmanlıktan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Gazetecilik ve köşe yazarlığının gereklerini bir kenara bırakıp MHP aleyhtarlığını meslek ve geçim kapısı hâline getirmek, sizin gibilere yarar sağlamayacak, hayır ve ekmek getirmeyecektir.
Yetersizliğiniz yüzünden gazetelerin kapısından kovulmak ve itibar görmemekle elde ettiğiniz kötü şöhret herkesin malumudur.
Sizin şirretliğiniz ve çıkarcılığınız yalnız MHP camiasında değil, meslektaşlarınız arasında da iyi bilinmektedir.
Millet de sizin gibi kalemini üç kuruş menfaate satan bir nifak erbabının kıratı hakkında yeterince bilgi sahibi olmuştur.
Çalıştığınız gazetenin adına nazire yaparcasına MHP’ye yönelttiğiniz seviyesiz saldırılar, nasıl bir karaktere sahip olduğunuz konusunda kamuoyunu aydınlatmaktadır.
MHP’ye saldırarak ününüzü arttırmak niyetindeyseniz, biliniz ki bu ancak kötü şöhretinize katkıda bulunacaktır.
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin ve partimizin Gezi Parkı olayları hakkındaki açıklamaları ve tutumuna gelince…
MHP’nin Gezi Parkı eylemleri dolayısıyla sergilediği soğukkanlı ve yapıcı tavrı, sizin gibi hasta ruhlu birinin saptırmasını olağan karşılıyoruz.
Bununla birlikte, feraset ve aklıselimden mahrum bulunmanıza rağmen, taşıdığımız siyasi sorumluluğun gereği olarak, partimizle ilgili isnatlarınızın dayanaksızlığını ortaya koymayı görev sayıyoruz.
Gezi Parkı olaylarının hemen sonrasında MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin bilgisi ve talimatı doğrultusunda İstanbul İl Teşkilatımız tarafından Taksim Meydanı’nda yapılan açıklamada partimizin net tavrı ortaya konmuştur.
Ancak Gezi parkı protestolarının daha başından bölücü örgütün temsilcileri ve militanları tarafından manipüle edilerek çığırından çıkarılması üzerine MHP, olayların büyümesini önlemek için dikkatli bir tutum sergilemiştir.
MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli tarafından, AKP iktidarının insanları ötekileştiren icraatına, Başbakan Erdoğan’ın uzlaşma kültürü ve hoşgörüden yoksun üslubuna gereken cevabın sandıkta verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Demokrasinin sandıktan ibaret olmadığına, ancak hükümete yönelik protestoların da demokrasinin kuralları ve yasalar çerçevesinde sürdürülmesinin önemine işaret edilmiştir.
Ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Taksim’e çıkarma yapacağız” şeklinde bir açıklaması olmamıştır. Bununla birlikte Sayın Bahçeli, gençlerin Gezi Parkı’ndan yükselen haklı taleplerine kulak verilmesi gerektiğini de vurgulamıştır.
MHP, bölücü örgüt militanlarıyla aynı karede yer almak istememiştir ve bunda da haklı çıkmıştır. Ölümlere, kalıcı sakatlıklara ve kamu mallarına zarar verilmesiyle sonuçlanan terör eylemlerine sizin emrine girdiğiniz siyasi hareket onay verebilir; ancak MHP’nin bunu tasdik etmesi mümkün değildir.
Taksim’de PKK eylemcilerinin yer aldığı doğrudur. Fakat Gezi Parkı Eylemcileri de bölücü örgüt militanlarının aralarına sızmaması için elinden geleni yapmıştır. Gezi Parkı eylemcilerinin gayesi başka, bölücü örgüt mensuplarının ki başkadır.
Hâl böyle iken, MHP’nin gençlerin masum ve iyi niyetli talepleriyle sokakları yangın yerine çeviren örgüt militanlarının eylemlerini birbirinden ayırma hassasiyetini görmezden gelmeniz, kötü niyetinizin işaretidir.
Ne yazık ki siz, sapla samanı ayırt edemediğiniz gibi, haklıyla haksızı da birbirine karıştıracak kadar basiretsiz ve bilgisizsiniz.
Siz ne gazeteci, ne aydınsınız; siz hiçbir şey değilsiniz. Sadece sıfatını çalıştığı mahfilden alan sahibinin sesisiniz.
Yel kayadan ne götürürse, sizin çirkin ve dayanaksız iftiralarınız da MHP’den onu götürür.