MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, “Hükmet çok geç olmadan gereken tedbirleri almalı; bugüne kadar vatandaşı kandırmaktan, PKK’yı palazlandırmaktan ve bölücü başını siyasi figür haline getirmekten başka işe yaramayan sözde çözüm sürecinden vazgeçmelidir. Vahim olaylar karşısında şaşkın ve ne yaptığını bilmez vaziyetteki AKP iktidarını, hainlerin başını ezmeye davet ediyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan güdümlü Davutoğlu hükmetini Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda devlet otoritesini bir an önce sağlamaya, sokakları eli kanlı katillerden temizlemeye çağırıyoruz” dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, PKK-HDP’nin bir amacının da kanlı sokak hareketleriyle aba altından sopa göstermek, hükümeti Ayn-el Arap’a destek olmaya zorlamak olduğunu söyledi.
“Gaziantep’te meydana gelen olaylar” üzerine yazılı basın açıklaması yapan Semih Yalçın, Ayn-el Arap’a (Kobani) yönelik IŞıD saldırısını bahane ederek sokakları kan gölüne çeviren ve vatandaşlarımıza günlerdir hayatı zehir eden bölücü örgüt militanlarının, devlete karşı toplu isyanın yeni bir konjonktürel provasını yaptığını belirterek, “Açıktır ki bölge koalisyon güçlerinin genel bir müdahalesi sonucunda karıştığı takdirde fırsat ganimet bilinip başkaldırı genişletilecektir.” dedi.
“HÜKÜMET EYLEMCİLERE VE TAHRİKÇİLERİNE FAZLASIYLA HOŞGÖRÜLÜ DAVRANDI”
Bunlar demokratik eylemler olmadığını ama hükmetin eylemcilere ve tahrikçilerine fazlasıyla hoşgörülü davrandığına işaret eden MHP’li Yalçın, Gezi olayları sırasında genç kalabalıklara ve muhalefete gösterilen huşunetin, sözde “çözüm süreci” bozulur korkusuyla yerini ürkekliğe bıraktığını kaydetti.
Yalçın, Başbakan Davutoğlu’nun ‘Çözüm sürecini vandalizme kurban vermeyeceğiz.’tarzındaki açıklamasının caydırıcılıktan uzak olduğu kadar ‘ıstediğiniz gibi şımarıp eylem yapabilirsiniz.’mesajı taşıdığını söyledi.
Son olarak Bingöl’de bir emniyet müdür yardımcısıyla bir polisin şehit edilmesi, Gaziantep’te halkın sokaklara dökülmesi ve 4 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların endişelerini arttırdığını dile getiren Semih Yalçın, “Tahriklerin, provokasyonların odağında ise PKK’nın siyasi temsilcisi konumundaki HDP vardır. İlküdaşımız Cengiz Akyıldız’ın şehit edilmesinin üzerinden çok geçmeden ıstanbul’da bazı MHP teşkilatları yeni bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya kalmıştır. Bu, özellikle MHP’ye yönelik bir eylem değildir. Bütün Türkiye’yi hedef alan bir tertibin parçasıdır. Zaten camiamızın mensupları da bu oyunlara gelmeyecek kadar bilinçli ve sağduyuludur.” diye devam etti.
“HADDİNİ BİLMEZ BİR HDP’Lİ MıLLETVEKİLİ”
PKK-HDP’nin bir amacını da kanlı sokak hareketleriyle aba altından sopa göstermek, hükümeti Ayn-el Arap’a destek olmaya zorlamak olduğuna dikkat çeken MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, “Haddini bilmez bir HDP’li milletvekili hem askeri hem de polisi taşlayarak ‘Niye Kobani’ye yardım etmiyorsunuz’diye hesap sormaya cüret etmiştir. Bu milletvekilinin ‘Kobani düşerse Adana da Mersin de Türkiye de düşer.’demesi ise dudak uçuklatan cinsten daha büyük bir cüretk‰rlıktır. Hem askeri hem polisi taşlamak, devlet ve millet malına zarar vermek, sonra da eylemlerinin haklı bir sebebe dayandığını iddia etmek. Bu, ‘açılım süreci’nden beslenen PKK-HDP’ye özgü bir şımarıklıktır. Buna karşılık hükmetten sadece cılız açıklamalar gelmiştir.” dedi.
“PKK-HDP, TÜRKİYE’DE BÜTÜN GÜNDEMİN KOBANİ’YE ENDEKSLENMESİNİ İSTİYOR ”
Yalçın, PKK-HDP’nin, bir taraftan “Tezkere hayata geçirilir ve Suriye’nin kuzeyinde bir tampon bölge oluşturulursa çözüm süreci biter.” demekte diğer taraftan da “Kobani’yi kurtarın.” diye feryat ettiğini hatırlatarak, şunları dile getirdi:
“Türkiye’de bütün gündemin Kobani’ye endekslenmesini isteyen PKK-HDP, bir kaşık suda fırtına koparmaktadır. Oysa IŞıD belasından Kürtler kadar Türkmenler de mustariptir. Hem Irak’ta hem de Suriye’de Türkmen kardeşlerimizin binlercesi öldürülmüştür.
Onlar, akla hayale gelmedik işkence ve haksızlıklara uğramışlar ama AKP hükmeti sadece olup biteni seyretmiştir. Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki silahlı Kürt grupları da Türkmenlere her türlü haksızlığı ve şiddeti reva görmüştür. Buna rağmen Kobani’deki IŞıD saldırısının acısını masum vatandaşlarımızı, asker ve polisimizi kurşunlayarak kamu mallarına zarar vererek halkın işyerlerini yakıp yıkarak çıkarmak büyük ihanettir. PKK-HDP; bu ihanetin, çapulculuk ve yağmacılığın hesabını vermelidir.
Meselenin acı taraflarından biri de ülkede kan gövdeyi götürürken yandaş medyanın olayları görmezden gelmesi, her şeyi güllük gülistanlıkmış gibi göstermeye çalışmasıdır. Yandaş televizyon kanalları ve gazetelerin çoğunun ana gündemi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın etkinlikleri ve hükmetin icraatıdır. Ayrıca durmadan iktidarı öven reklamlar yayınlanmaktadır. Vatandaşlarımız, haber saatleri dışında pembe dizilerle avutulmaktadır.”
“İKTİDARI, HAİNLERİN BAŞINI EZMEYE DAVET EDIYORUZ”
Yalçın AKP iktidarını da, “Hükmet çok geç olmadan gereken tedbirleri almalı; bugüne kadar vatandaşı kandırmaktan, PKK’yı palazlandırmaktan ve bölücü başını siyasi figür h‰line getirmekten başka işe yaramayan sözde çözüm sürecinden vazgeçmelidir. Gaziantep’te meydana gelen olaylar karşıt grupların mücadelesi değil, terör örgütü üyelerine karşı halkın ortaya koyduğu tepkidir. Gaziantep gibi gerginliğin ve olayların her an tırmanma potansiyelinin yüksek olduğu illerimizde süknet bir an önce sağlanmalıdır.
Vahim olaylar karşısında şaşkın ve ne yaptığını bilmez vaziyetteki AKP iktidarını, hainlerin başını ezmeye davet ediyoruz. Türkiye güçlü bir devlet, Türk milleti bu badireleri atlatacak kadar büyük bir millettir. Cumhurbaşkanı Erdoğan güdümlü Davutoğlu hükmetini Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda devlet otoritesini bir an önce sağlamaya, sokakları eli kanlı katillerden temizlemeye çağırıyoruz. Ancak o takdirde yanlarında milletin desteğini bulacaklardır” sözleriyle uyardı.