Geçtiğimiz Cumartesi günü, dostumuz Murat Bardakçı Habertürk TV. ”Tarihin Arka Odası” programında yine harikûlede bir çalışmaya imza attı.. Seyretmeyen arkadaşlar internetten sağlayacakları video ile izleyebilirler. M.Ali Öz adlı emekli bir diyanet görevlesinin konuk edildiği program sanıyorum reyting rekorunu kırmıştır. Zevkle seyrettik Allah emeği geçenlerden razı olsun. Şüphesiz ki işin en ilginç yanı M.Ali Öz’in dini câmiadan olmasıydı; çünkü bu güne kadar bilhassa bu cenahtan gelen spekülâsyonlar tam anlamı ile mide bulandırıcı seviyelere ulaşmıştı. Yakın zamanlarda AKP’li bir tıfıl aynı ekranlardan tarihçilik adına abuk subuk lâflar etmiş ve tarafımızdan da bu sütûnlarda eleştirilmişti. Şimdi hak yerini bulmuş ve Habertürk büyük bir vatanseverlik örneği göstererek hiç olmazsa hatasını da düzeltmiştir.
Mustafa Kemal’in din adamları öncülüğünde “Milli Mücâdele”ye ilk adımı attığı bir gerçektir; bu husus milletimizin dini değerlere verdiği yüksek ehemmiyeti ortaya koymaktadır. Lâkin “Milli Mücadele”de sanki ihânetleri unutulmuş gibi susturulan hâinlerden birkaçının da din adamı olması bugüne kadar oldukça istismar edilmiş bir konudur. Mazlumlar edebiyatı adı altında maalesef çirkin, namussuz, hayasız adamlar Mustafa Kemâl’in muhterem annelerine kadar dil uzatmışlar, böylece asıl kahbe döllüğünü kendi hayatlarında icra etmişlerdir. Şimdi Sayın Öz gibi düzgün, dürüst bir din adamı tarafından gerçekler ortaya konarak Ata’nın şeceresinin tam olarak ortaya çıkarılmasından sonra biraz utanmışlar mıdır bilmiyoruz ama bunların pislikleri önce kendi hayatlarındadır.
Esasında Mustafa Kemal’in soy kötüğü büyük ölçüde biliniyordu; lâkin arada ufak tefek kesintiler vardı. Programdan öğrendiğimize göre, Mehmet Ali Öz’ün “Osmanlı Arşivi Belgelerine Göre Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Soy Kütüğü” adlı araştırması inşallah kitaplaşacak ve böylece gerçekleri daha yakından öğrenebileceğiz. Ekrandan gösterilen belgelere göre Atatürk’ün nesiller öncesine dayanan nesep bilgilerini şâhid oluyoruz. Ali Rıza Bey’in ölümünden sonra devlet tarafından Zübeyde Hanım’a bağlanan emekli aylığının belgeleri de gösterilmiştir. Sayın Bardakçı’nın programın ertesi Pazar günü Habertürk Gazetesi’nde sütunlarına taşıdığı şu bilgiler cidden çok önemlidir:
“Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım’ın babası Feyzullah Efendi’nin Selânik’in eski ailelerinden “Nakibzâdeler”in mensubu olduğunu ve 1857’de doğduğunu yazıyor. Selânik’e ait nüfus defterlerinde bulduğu kayıtlara göre Zübeyde Hanım’ın 17. yüzyıl şeyhülislâmı Feyzullah Efendi’nin, Mustafa Kemal’in babası Ali Rıza Efendi’nin de Selânik Mevlevihânesi’nin şeyhlerinden Ahmed Efendi’nin torunu olduğunu ifade ediyor. Emeklilik komisyonu, Zübeyde Hanım’ın dilekçesinin ardından 1870 ile 1880 seneleri arasında “rüsumat” yani gümrük memurluğu yapan, daha sonra istifasını vererek ticaret hayatına atılan ama iflâsının ardından 1888’de vefat eden Ali Rıza Efendi’nin on senelik hizmetinin ayrıntılarını çıkartarak ailesine aylık bağlanmasına karar veriyor. Bu karara göre Ali Rıza Efendi’nin üç çocuğuna, oğlu Mustafa’ya, Selânik’te küçük yaşta vefat edecek olan kızı Naciye ile diğer kızı Makbule’ye ve hanımı Zübeyde’ye yirmişer kuruş aylık bağlanıyor. Kararda, aylığın Mustafa’nın yirmi yaşına gelmesine yahut bir işe girmesine; Naciye ile Makbule’ye de bu maaşın evlenmelerine kadar ödenmesi öngörülüyor.”
Bu büyük hizmetlerinden ötürü arkadaşlarımızı ve konukları M.Ali Öz’ü kutluyoruz.
Muhabbetle